Bilmelisin
ki, güzel bir anı bırakmanın ve Yüce Yaratıcı’nın hoşnutluğuna ermenin dışında,
senin için başka bir değer yoktur. O’na tutunacak olursa, seni herkesin
şerrinden korur.
Bilmelisin
ki, sen kötü oldukça halkını düzeltemezsin. Sen azgın ve sapık oldukça onlara
doğru yolu gösteremezsin. Kör olan nasıl yol gösterebilir! Fakir olan nasıl
zengin edebilir! Aşağılık biri nasıl yüceltebilir! Zayıf olan nasıl güçlü
kılar!
Sorumluluğunu
üzerine aldığın kimseleri düzeltmek istiyorsan, önce kendinden başla.
Başkalarının ayıbını gidermek istiyorsan, önce kendi kalbini o şeyden temizle.
Kendin kirli iken başkasını temizleyemezsin. Bu doktorluk iddiasında bulunan
birinin aynı hastalık kendisinde bulunduğu halde başkasını tedavi etmeye
kalkışması gibi olmayacak bir şeydir. Sözünle davranışın, içinle dışın
birbirine uymadıkça güzel sözlerle dinleyicilere bir şey verdiğini sanmayasın
ha!
Bilmelisin
ki, insanları ıslah etmek için dürüst idarecilerden daha iyisi, kendilerini ve
başkalarını bozmak için yine idarecilerden daha kötüsü olamaz. İdarecinin
halkla olan ilişkisi ruhla ceset arasındaki ilişki gibidir, ruhsuz cesette
hayat yoktur.
Kanunları
uygulamaya çalış, çünkü sürekli huzur bununla sağlanır. Azgınlıktan sakın,
çünkü gücünü tüketip bitirir. Kendini beğenmişlikten sakın. Zira bu durum
erdemle bağdaşmaz.
Bilmelisin
ki, bozguna uğramanın başlıca sebebi kibirlenmektir. Doğruluk yaratıkların
yaşama güvencesidir. Yalan bir hastalıktır, yakalanan bir daha
kurtulamaz. Ölümü gözü önünde bulunduran kendini ıslah eder. İnsanlara
yüzsuyu dökmek yok mu, işte küçük ölüm odur.
İskender'e
şöyle yazmıştı: "Halka iyi davran ki sevgisini kazanasın. İyilik ve
sevgiye dayanan yönetim, baskı ve zulme dayanandan daha devamlıdır. Bilmelisin
ki, sen sadece bedenlere hükmedebilirsin, ama iyilik yaparak gönüllere
hükmetmeye bak." Yiyip içtikleri şeylerle övünen bir topluluk görmüş,
"Bırakın böyle şeyleri, bunlar bayağılıktır, edebinizle övünün, edep
şereftir" demiştir.
İlimden
başka her şeyin azı çoğundan daha hafiftir, oysa ilim arttıkça taşıması
kolaylaşır. İlim aklın kılavuzu, akıl ise iyiliğin komutanıdır. Kişinin dili
aklının kâtibidir, akıl neyi yazdırırsa dil onu söyler. A1tın ateşte eritilerek
saflaştırıldığı gibi, kişi de mesleğinde pişerek olgunlaşır.
Her şeyin
yenisi iyidir, ama sevginin eskisi daha iyidir. Kişinin bilmediğini öğrenmesine
engel olan şey, bildiğinden az yararlanmış olmasıdır. Yaptığı işten zevk alan
yani severek yapan adam, bu konuda önüne çıkan engellere de katlanmasını bilir.
İlmin yararını gören adam, daha çok öğrenmek için güçlüklere göğüs gerer.