27 Eylül 2013 Cuma

Hoştur bana senden gelen,


Hoştur bana senden gelen,
Ya gonca gül, yahut diken.
Ya hayattır, yahut kefen.
Nârın da hoş, nurun da hoş.
Kahrın da hoş lütfun da hoş... 

26 Eylül 2013 Perşembe

kulüp sandviç




3 dilim kızarmış tost ekmeği, 100 gr. haşlanmış tavuk eti, 100 gr. kaşar peyniri, ince kıyılmış göbek salata, ince kıyılmış roka, biraz havuç rendesi, 1 çorba kaşığı mayonez, 1 adet küçük domates, 1 adet haşlanmış yumurta, tuz, karabiber.
Tost ekmeklerini makinede kızartın. Bir kabın içinde ince kıyılmış göbek salata, roka, rendelenmiş havuç, mayonez, tuz ve karabiberi karıştırın. İlk kata ekmeğin üzerine hazırladığınız karışımdan koyun, üzerine didilmiş, tuz ve kara biberlenmiş tavuk serpiştirin. Daha sonra dilimlenmiş yumurta ilave edin. Diğer kızarmış ekmek dilimini üzerine kapatın. Domates ve kaşarları ise ikinci kata koyun. Üçüncü dilim ekmeği de üzerine örterek, istediğiniz şekilde dilimleyin.

25 Eylül 2013 Çarşamba

bal



İspanya, Orta Afrika ve Orta Hindistan’da bulunan pre-historik duvar resimlerinde erkeklerin yüksek yamaçlar, ağaç kovukları ve kayalardaki kovanlardan bal topladıkları görülüyor. Ancak arıcılıkla ilgili ilk belgeler İ.Ö. 2400 yılına rastlıyor. Kahire yakınlarındaki Sakhara’da Ne-user-re’nin yaptırdığı güneş tapınağında arı kovanlarına rastlanıyor. Hatta Dokki müzesinde ikibin yıl sonrasına ait, içi hâlâ balla dolu iki kap bal sergileniyor. Bronz devrinde ise arıcılığın yanı sıra balmumundan kalıp mumu yapıldığı biliniyor.
Arılar ve Çiçekler: Bal, bilimsel olarak “Apis mellifera” diye anılan bal arılarının çiçeklerden topladıkları nektardan yapılıyor. Nektar ise tozaklama gerçekleşsin diye çiçeklerin, kanatlıları çekmek amacıyla kullandıkları tatlı bir sıvı. Bala dönüşürken yoğunlaşan bu sıvı yaklaşık yüzde 80 şeker (früktoz ve glikoz), sukroz maltoz ve başka kompleks şekerler içeriyor.
Nektarın Kaynağı:
Çiçek Balı: En meşakkatli üretim. Bir bal üreticisinin tek çiçek balı üretebilmesi için kovanları o yöreye taşıyıp kontrol altında tutması ve az miktarda bal üretmeyi peşinen kabul etmesi gerekiyor. Karışık çiçeklerden üretilmiş balın rengi koyu olurken, yaban çiçeklerinin uçuk, yoncanın ise yeşil-bej bir rengi oluyor.
Baharat Balı: Biberiye keskin ancak açık amber renginde bala yol açarken, kekik balı keskin ve yoğun bir lezzetle altın sarısı bir renge sahip oluyor. Provence’ın karışık baharatlarından elde edilen balın rengi uçuk bej, lavantadan elde edilen balın ki ise açık sarı oluyor. Kekik bir şekilde harmana karışmışsa balın rengi koyulaşıyor.
Ağaç Balı: Birçok ülkedeki nektarın kaynağı meyve ağaçları. Bu yüzden tomurcuklar açmaya başlayınca üreticiler bazı ağaçların yoğunlaştığı yerlerde kovan kuruyorlar. Macaristan akasya, Polonya misket limonu, İspanya portakal çiçeği, Avusturya okaliptüs çiçeği balıyla ünlü... Elma çiçeğiyle aksaya balının lezzeti hafif, rengi uçuk bej olurken portakal çiçeği balının lezzeti kuvvetli, rengi boz oluyor. Çam balının rengi koyu, lezzeti ise çok daha kuvvetli oluyor.

23 Eylül 2013 Pazartesi

meditasyon yaparak rahatlamak...



Fransa'da 600.000 civarında Budist bulunuyor. Yoga, zen veya chi-kong (rüzgârın sesi) tekniklerini öğrenmek isteyen bir sürü insan sırada bekliyor. Meditasyonun amacı ruh gücüne esas değerini kazandırmak. Böylece iç dünyamızla ilişkilerimizi sıkılaştırıyoruz. Çünkü durmadan dış dünyaya yer almaktan yakınıyor, her şeye yetişebilmek için sürekli fırsat kolluyor ve bu durumda daha sinirli oluyoruz. Her zaman bitmek tükenmek bilmeyen yorgunluğumuz işte bu güncel koşuşturmalar sonucunda artık bir alışkanlık, bir yaşam tarzı halini almaya başladı. Böyle bir hayatı yaşadığımız sürece vücudumuzu olduğu kadar zihnimizi de zorladığımızı unutmamak gerekir. Kendimize ayıracağımız birkaç dakika tüm bu sıkıntıların üstesinden gelmemizi, çok daha enerjik olmamızı ve moral depolamamızı sağlayacaktır.
Kayıp Sessizliği Bulmak: Meditasyon yapmak, gözlemlemek, hissetmek, yargılamadan ve analiz etmeden algılama durumuna geçmektir. Michael Serres'in felsefesine göre ise "kendini dalgalara bırakmak". Meditasyon şu sevimli formülle özetlenebilir: "Bir çiçeğe baktığında, düşün ki o da sana bakıyor". Zen felsefesine göre bir objeye sahip olmak değil onu hayranlıkla seyretme önemli. Dünyada var olan her şeye değer vermek ve sevmek hayata olan bağlılığı, çevremizde gelişen her türlü olaya daha olumlu bakmamızı sağlayacaktır. Duygulara dönüş evresi, meditasyonunun giriş bölümünü oluşturuyor. Hiçbir şey düşünmeme niyetiyle bir yere oturulduğu andan itibaren, beyin meditasyon durumuna geçiyor.
Konsantrasyonla Her Şeye Ulaşabilirsiniz: Konsantrasyon durumuna geçebilmek için, temel ilke, duyular üzerinde yoğunlaşmaktır. İlk önce, dışarıdaki sesler dinlenir, daha sonra ise içinde bulunduğumuz ortamın sesleri... Ve sonra da bu mekândaki varlığınızı hissetmek için yavaş yavaş soluk alıp verirsiniz.

22 Eylül 2013 Pazar

Aradan, bir ömür geçmiş olsa bile………..



Sahip olmayı isteyip de, sahip olamadığımız her şey unutulmazdır.
Aradan, bir ömür geçmiş olsa bile………..