Botların nehirlerde, keşif ve yük taşıma amacıyla kullanılması sonucu,
bununu bir doğa sporuna dönüşmesi kaçınılmazdı. Dünyadaki ilk raft kulübü
Amerika’da kurulmuş ve daha sonra bu kulüp, “Sobek Expedition” adını alarak
1973’ten bu yana keşif amacıyla ve profesyonel hizmet vermek üzere
etkinliklerini yaymıştır. Rafting, “raft” adı verilen ve kauçuk ağırlıklı
malzemeden yapılan, zorlu akarsu koşullarında hacimlerinin verdiği stabilitenin
avantajlarını da kullanarak ağır yükleri de taşıyabilecek biçimde tasarlanmış,
şişme botladır. Dünyada iki tip raft kullanılmaktadır. Birinci tip, büyük
nehirlerde, yük taşıma amacıyla kullanılan, ancak son yıllarda yolcu da
taşınan, kullanımı kürekli sandalla aynı olan ve bir kişinin rahatlıkla
kullanıp yönlendirdiği botlardır. İkinci tip ise, Türkiye’de kullanılan tek
sistem olan, botta bulunan herkesin kürek çektiği, sabit bir kürek yeri olmayan
ve botun arkasında oturan bir rehberin, kürekçiler ile botu yönlendirdiği
sistemdir. Rafting yapmak için iyi bir rehber eşliğinde birkaç saatlik, teknik
ve acil yardım konusunda bilgilendirme, eğer rafting yaptığınız nehrin zorluk
derecesi “klas 3”ü geçmiyorsa başlangıç için yeterlidir. Akarsular, debilerine,
yataklarındaki doğal kaya engellerine, ağaç gövdelerinin ve bazen de yükseklik
farklarının (çavlanlar) yarattığı zorlulara göre uluslararası standartlarda
sınıflandırılır. Bu sınıflandırmanın özü, akarsudaki rapid ve çağlayanların
aşabilme zorluğuna dayanır. Rapid, akarsuyun önüne bir kaya, kayalar topluluğu
ya da ağaç gövdeleri gibi engeller çıktığında suyun akış hızı ve yönünün
değişmesiyle birlikte akış hızının ani artışıyla burgaçlar ve dalgalanmanın
oluşmasıyla ortaya çıkan duruma, uluslararası akarsu sporları literatüründe
verilen addır. Büyük bir engele çarpan ya da yüksekten akan akarsuyun çarptığı
bu engelin arkasında veya düştüğü yerin hemen altında dönmeye başlayarak
oluşturduğu ters akıntıya da “stopper” denir. Bunun bir benzeri de “back-ward
washing” (geriye yıkama) denilen durumdur. Bu durum da, çok dik şelalelerin
dibinde, akarsular üzerinde, insan yapımı setlerin dibinde oluşur. Bir de
nehirlerde sifonlar vardır. Su tüm hızıyla yatağın altına girer ki, buraları
geçmek olanaksızdır. Rapidlere botun mümkün olduğunca dik girmesi
sağlanmalıdır. Amaç, suda mümkün oldukça daha hızlı hareket ederek manevra
kabiliyetini artırmak. Rafting için bu mevsim gerekli olan giysi, dayanıklı bir
can yeleği ve kasktır. Suya düştüğünüzde
mutlaka sırt üstü duruma gelip ayaklarınızı, akıntı yönünde önde tutarak
yüzmeniz en doğru hareket olacaktır. Türkiye rafting sporuna geniş olanaklar
sunan bir ülkedir. Örneğin, Çoruh nehri, dünya raftçılığı sıralamasında en
büyük ilgi gören ilk 10 nehirden biridir. Zorluk derecesi 5’e kadar çıkan bu
nehirde, özellikle Bayburt, Yusufeli ve Oltu arasındaki bölümde uluslararası
yarışmaları ve 5 günlük ekspedisyonlar düzenlenmektedir. Akdeniz’de ise Dalaman
Çayı ve Köprüçay’ın yanı sıra Manavgat, Göksu dereleri, Dim Çayı, Alara Çayı,
Seyhan’ın Göksu ve Zamantı kolları da rafting için çok uygundur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder