Koku, duyuların en eski ve en içgüdüsel olanıdır; kelimelerin henüz doğmadığı çağlardan beri, insanın varoluşunu anlamlandıran sessiz bir dildir. Parfüm ise bu dilin rafineleşmiş, kültürel bir tezahürüdür. Her damlası, bir kimliğin, bir geçmişin, bir arzunun izlerini taşır. İnsan, kendini kokusuyla duyurur; varlığını mekâna kazır, yokluğunda bile iz bırakır. Bu bağlamda parfüm, yalnızca bir estetik tercih değil, aynı zamanda benliğin dışavurumudur. Kişilik, kokuda kendine bir yansıma bulur; çünkü parfüm, kim olduğumuzu değil, kim olmak istediğimizi fısıldar.
Bir parfüm seçimi, bilinçli bir estetik karardan öte, bilinçdışının dile gelişidir. İçinde bulunduğumuz ruh hâli, arzularımız, korkularımız ve özlemlerimiz, burnumuzun seçtiği notalarda yankı bulur. Odunsu bir baz, bireyin köklerine olan bağlılığını; narenciye notaları, hayata karşı duyulan taze bir iştahı; amberin sıcaklığı ise içsel bir sığınma arzusunu temsil eder. Bu bağlamda parfüm, bir tür varoluşsal alegoridir: insanın kendini hem dünyaya sunma hem de dünyadan saklama biçimi. Koku, görünmeyenin görünür hâlidir; bir nevi metafizik bir imzadır.
Parfüm, zamanla da bir ilişki içindedir. Tenin sıcaklığıyla temas ettiğinde, sabit bir formdan çıkar, dönüşür, evrilir. Bu değişim, insanın daima oluş hâlinde olan doğasını yansıtır. Sabahın ilk saatlerinde taze ve umut dolu bir başlangıç olan koku, günün ilerleyen saatlerinde derinleşir, ağırlaşır, hatta bazen melankoliye bürünür. Bu yönüyle parfüm, Heidegger’in “varlık zamanla açığa çıkar” düşüncesine paralel bir seyir izler. Koku, yalnızca bir anı değil, bir süreci temsil eder; kişiliğin durağan değil, akışkan doğasını duyular aracılığıyla dile getirir.
Ve nihayetinde, parfüm bir hafıza mimarıdır. Bir yabancının teninden yükselen tanıdık bir esans, bizi yıllar öncesine, unutulmuş bir bakışa, yarım kalmış bir cümleye taşıyabilir. Bu yönüyle parfüm, zamanın doğrusal akışını kırar; geçmişi şimdiye taşır, şimdiyle geleceği örer. Kişiliğin anahtarıdır çünkü kim olduğumuzu değil, kim olarak hatırlanmak istediğimizi belirler. Parfüm, insanın kendine yazdığı bir mektuptur; görünmez, ama kalıcı… uçucu, ama unutulmaz.
Bir parfüm seçimi, bilinçli bir estetik karardan öte, bilinçdışının dile gelişidir. İçinde bulunduğumuz ruh hâli, arzularımız, korkularımız ve özlemlerimiz, burnumuzun seçtiği notalarda yankı bulur. Odunsu bir baz, bireyin köklerine olan bağlılığını; narenciye notaları, hayata karşı duyulan taze bir iştahı; amberin sıcaklığı ise içsel bir sığınma arzusunu temsil eder. Bu bağlamda parfüm, bir tür varoluşsal alegoridir: insanın kendini hem dünyaya sunma hem de dünyadan saklama biçimi. Koku, görünmeyenin görünür hâlidir; bir nevi metafizik bir imzadır.
Parfüm, zamanla da bir ilişki içindedir. Tenin sıcaklığıyla temas ettiğinde, sabit bir formdan çıkar, dönüşür, evrilir. Bu değişim, insanın daima oluş hâlinde olan doğasını yansıtır. Sabahın ilk saatlerinde taze ve umut dolu bir başlangıç olan koku, günün ilerleyen saatlerinde derinleşir, ağırlaşır, hatta bazen melankoliye bürünür. Bu yönüyle parfüm, Heidegger’in “varlık zamanla açığa çıkar” düşüncesine paralel bir seyir izler. Koku, yalnızca bir anı değil, bir süreci temsil eder; kişiliğin durağan değil, akışkan doğasını duyular aracılığıyla dile getirir.
Ve nihayetinde, parfüm bir hafıza mimarıdır. Bir yabancının teninden yükselen tanıdık bir esans, bizi yıllar öncesine, unutulmuş bir bakışa, yarım kalmış bir cümleye taşıyabilir. Bu yönüyle parfüm, zamanın doğrusal akışını kırar; geçmişi şimdiye taşır, şimdiyle geleceği örer. Kişiliğin anahtarıdır çünkü kim olduğumuzu değil, kim olarak hatırlanmak istediğimizi belirler. Parfüm, insanın kendine yazdığı bir mektuptur; görünmez, ama kalıcı… uçucu, ama unutulmaz.
Oryantal Tutku:
Roshas
Absolu özgür, gururlu, ateşli, güzelliğini ve dişiliğini ortaya koyan kadının
sembolü. Oryantal bir tarzı olan Absolu mandalin, portakal, incir yaprağı,
zambak, siyah biber, amber, iade, tolu balzamı ve benzoinin birleştiği bir
çiçeksi bir koku.
Sportif Ruh:
Boss in
Motion kendine güvenli, sağlıklı v güçlü, aktif yaşam tarzını benimseyen
erkekleri simgeliyor. Çok yönlü parfüm turunçgiller, pembe biber, zencefil ve
kakule, sandal ağacı, vetiver ve misk esanslarıyla yaratılmış.
Duyguların Keşfi:
Bağımsız
ve feminen kadınlara hitap eden Emanuel Ungaro’nün parfümü Desnuda çiçeksi
oryantal bir koku. Bergamot, mandarin, böğürtlen, şeftali, kırmızı erik,
frezya, siklamen, yasemin, vanilya, tarçın, sandalağacı birleşimi Desnuda,
hafif esansıyla gayet kalıcı bir parfüm.
Kanatsız Melekler:
Şekerleme
ve meyvelerin ekşimsi kokusunun birleştiği Thierry Mugler Angel Innocent
şımartan esintisiyle sevimli, masum ve seksi kadınlara ayrı bir hava veriyor.
Fark edilmeyi seven kadınların tercihi.
Lüks Zarafeti:
Fransız
modasının önde gelen isimlerinden Rose Torrente-Mett’in parfümü L’or de
Torrendte baş döndüren kokusunun yanı sıra şişe dizaynıyla da dikkat çekiyor.
Şişe şehvetli kadını simgeleyen 12 ayar altın kaplama yapraklarla sarılmış.
Zengin meyve kokulu bir parfüm.
Sevginin Dili:
Christian
Dior’un Sevgililer Günü için özel olarak sınırlı sayıda ürettiği I Love Dior,
koleksiyon şişesiyle de çok özel. Şişe Galliano’nun Dior için tasarladığı
“jean” koleksiyonundan esinlenerek yapılmış. Şehirli ve çağdaş kadının kokusunu
I Love Dior frezya, manolya, gül, müge, hanımeli, mandalina, portakal, misk ve
amber esanslarından ortaya çıkıyor.
Egzotik ve Çarpıcı:
Cartier’nin
birbirinden farklı ve hoş kokularının arasında Must; çiçek esanslarının yoğun
birleşiminden meydana geliyor. Baharatlı kokuları tercih eden erkeklerin kokusu
Pasha kalıcı ve canlandırıcı tazeliğiyle dikkat çekiyor. Cartier’nin hafif ve
fresh unisex parfümü Eau de Cartier, birbirini tamamlayan çiftler için çok
uygun.
Su Enerjisi:
Avon’un
yeni parfümü L’eau Spray Eau de Toilette suyun enerjisi ve tazeliğinden ilham
alınarak yaratılmış. Mandalina, greyfurt ve taze bergamotun; nergis ve fulya
ile karıştığı parfüme meşe, amber ve misk kadınsılık katıyor.
Işıltılı Neşe:
Yves
Rocher’in parfümü Ode ala Joie modern ve aktif bayanların duygularını uyandıran
çiçek ve meyve esintisi taşıyor. Mandalina, bergamot, limette douce, ananas,
şeftali, yasemin, Kazablanka zambağı, sedir ağacı, mask pudrası parfümün ana
temasını oluşturuyor.
Şehvetli ve Büyüleyici:
Cacharel’in
yeni parfümü Gloria iddialı ve kendini ifade etmeyi bilen kadınların tercihi
olacak. Amber, Madagaskar karabiberi, Bulgar gülü, sandal ağacı, vanilya ve
amaretto Gloria’da bir araya getirilmiş.
Ferah Esinti:
Kadınsı ve
gizemli kadının tercihi Roberto Cavalli Parfum etkileyici mandalina, bergamut,
kırmızı elmanın birleşiminden oluşuyor. Ayrıca alt notalarda mayıs gülü,
frezya, yaban orkidesi, paçuli, sandal ağacı ve miskin muhteşem uyumu yer
alıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder