Probiyotik Nedir?
Bazı
literatürlere göre Yunanca bazı literatürlere göre ise Latince bir kelime olan
“pro” yani “için” sözcüğü ile, Yunanca “biotikos” yani “canlı” kelimesinin bir
araya gelmesi ile meydana gelen “probiyotik” kelimesi “yaşam için uygun, canlı”
anlamına gelmektedir. Bu adlandırılmadan da anlaşılacağı üzere probiyotikler,
vücut için fayda sağlayan mikro canlılar olarak tanımlanmıştır.
Normalde
doğada iki bakteri türü bulunmaktadır. Bu bakteri türlerinden biri,
hastalıklara sebep olan ve insan sağlığını olumsuz yönde etkileyen patojen
bakteri sınıfıdır. Diğer bakteri türleri ise, vücut için fayda sağlayan ve
özellikle de sindirim sistemi sağlığını destekleyen yararlı bakterilerdir.
Zararlı bakteriler vücudun her hangi bir bölgesine yerleşip, yaşayabilirken, yararlı
bakteriler sadece bağırsaklara yerleşmekte ve böylece sindirim sisteminin
faaliyetlerine yardımcı olmaktadır. Öyle ki, yararlı bakteriler olmadan,
besinlerin sindirimini dahi gerçekleştirmek mümkün değildir.
Probiyotik
olarak kullanılan faydalı bakterilerin başında ise sıklıkla, “laktik asit”,
“bifidobakteriyum”, “bifidus regularis”, “lactobacillus bulgaricus” ile
“lactobacillus acidophilus” bakterileri gelmektedir. Ancak bazı durumlarda,
basil ve mayalar da probiyotik olarak kullanılabilmektedir.
Bağırsaklarda
yaşayan probiyotiklerle, insan vücudu arasında, tıp dilinde “simbiyozis” olarak
adlandırılan bir ilişki bulunmaktadır. Yani iki tarafın da faydalandığı bir
ortaklık söz konusudur. Probiyotikler, vücuda mikroplar ile mücadelede yardımcı
olurken, insan vücudu da onlara ev sahipliği yapmakta ve onlara yaşam alanı
sağlamaktadır. Yetişkin bir insanın bağırsaklarında bulunan probiyotik miktarı
ise, yaklaşık olarak 100 trilyon civarındadır ve bunların toplam ağırlıkları da
neredeyse 1,5 kilo kadardır. İnsan vücudundaki toplam hücre sayısı ise sadece
10 trilyon civarındadır. Yani, bağırsaklarda toplam hücre sayısının neredeyse
10 katı kadar faydalı bakteri bulunmaktadır.
Sağlık için
zararsız ve hatta faydalı olan probiyotikler, antibiyotik gibi bazı ilaçların
kullanımı ve yanlış beslenme sonucu imha edilebilmektedir. Çünkü, antibiyotik
ilaçlar, zararlı patojenleri yok etmesinin yanı sıra, faydalı bakterileri de eş
zamanlı olarak imha etmektedir. Bundan dolayı da, sürekli ve yüksek dozlarda
antibiyotik tüketimi, bir takım sağlık sorunlarının oluşmasına neden
olabilmektedir. Öte yandan, aşırı derecede işlenmiş olan gıdaların tüketilmesi
ya da lif bakımından zengin gıdaların az tüketilmesi sonucu, probiyotik üretimi
azalmakta ve bundan dolayı da, probiyotiklerin miktarında azalma yaşanmaktadır.
Ayrıca, uzun süre devam eden ishal, stres, alkol ve uyuşturucu kullanımı da,
probiyotik oranının azalmasına ve sonuç olarak da, sindirim sistemi sağlığının
bozulmasına neden olmaktadır.
Probiyotiklerin Faydaları
Probiyotikler,
vücutta, toksin ve kanserojen maddeler gibi, zararlı bileşiklerin oluşmasını
önlemeye, zararlı bakterilerin ise çoğalmasını engellemeye yardımcıdır.
Sindirim sistemi sağlığı için etkili olan probiyotiklerin faydaları şu
şekildedir;
- İshal ve kabızlık oluşumunun önlenmesine yardımcı olmaktadır.
- Şişkinlik, hazımsızlık ve gaz problemlerinin giderilmesine yardımcı olmaktadır.
- Mide bağırsak (gastrointestinal) rahatsızlıkların ve enfeksiyon oluşumlarının engellenmesine katkı sağlamaktadır.
- İrritabl bağırsak sendromu, kolit ve diğer bağırsak sorunlarının önlenmesine yardımcı olmaktadır.
- Bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlamaktadır.
- Kandaki kolesterol ve şeker dengesinin sağlanmasına yardımcı olmaktadır.
- Kilo kontrolünü sağlamaktadır.
- Hastalık sonrası hızlı iyileşme sağlamaktadır.
- Mantar enfeksiyonu ve alerjik reaksiyon riskini azaltmaktadır.
- İdrar yolları enfeksiyonlarının önlenmesine yardımcı olmaktadır.
- Diğer besinlerde bulunan vitamin ve mineralleri vücut tarafından emilmesine katkı sağlamaktadır.
- Mesane kanseri riskini azaltmaya yardımcı olduğu düşünülmektedir.
- Çocuklarda gelişen egzama semptomlarının azaltılmasına ve önlenmesine katkı sağlamaktadır.
Probiyotiklerin Olası Yan Etkileri
Aslında
probiyotik, bazı besinlerin içeriğinde doğal olarak bulunan faydalı
bakterilerdir. Fakat, yapay şekilde de probiyotik bakterisi üretilebilmektedir.
Doğal olmayan ve bitkisel destekli ya da organik ve doğal etiketleri ile
birlikte piyasa sunulan probiyotik besinlerin bir takım yan etkiler
bulunabilmektedir. Probiyotiklerin yan etkileri hakkında yapılan çalışmalar her
ne kadar yeterli olmasa da, aşırı miktarda probiyotik katkılı besinlerin
tüketilmesi sonucu, bağırsaklardaki doğal probiyotikler zarar görebilmektedir.
Bunun dışında, şişkinlik ve gaz da probiyotiklerin diğer yan etkileri arasında
bulunmaktadır.
Probiyotik İçeren Besinler
Probiyotikler
bazı besinlerin yapısında doğal olarak bulunmaktadır. Genellikle de, süt
ürünlerinde bulunan probiyotikler, diğer bazı besinlerin de yapısında vardır.
Buna göre, probiyotik içeren bazı besinler şu şekildedir;
1. Yoğurt:
En bilinen
doğal probiyotik kaynağı besin yoğurttur. Yoğurtta bulunan faydalı bakteriler
yani probiyotikler ise “Lactobacillus” ve “Acidophilus” bakterileri
şeklindedir. Bu bakterilerin esas faydası ise, sindirim sistemini zararlı
bakterilere karşı korumak ve gerekirse de onlarla mücadele etmektir. Özellikle
de ev yoğurdunun probiyotik içeriği daha yüksektir ve vücuttaki T hücrelerinin
aktifleşmesini sağlayarak, bağışıklığın artırılmasına yardımcı olmaktadır. T
hücreleri ise, vücuttaki zararlı mikroorganizmalara karşı savaşan hücrelerdir.
2. Peynir:
Kahvaltıların
vazgeçilmez besini olan peynirin de probiyotik içeriği yüksektir.
Thermophillus, bifudus, bulgaricus ve acidophilus isimli faydalı bakterileri
içeren peynir, bu sayede, bağışıklık sistemi sağlığının güçlenmesine yardımcı
olmaktadır.
3. Kefir:
Bir tür
fermente (mayalanma) sonucu meydana gelen kefir, keçi, koyun ya da manda gibi
hayvanların sütünden elde edilebilmektedir. Fermentasyon yardımı ile meydana
gelen kefirin, probiyotik içeriği sütün içerdiği probiyotiklerden daha
fazladır. Üstelik kefiri, laktoz intoleransı olanlar da tüketebilmektedir.
Bağırsakların sağlıklı şekilde çalışmasına yardımcı olan kefir, bağışıklık
sistemi sağlığını da korumaktadır.
4. Lahana Turşusu:
Mükemmel bir
beta karoten, demir, kalsiyum, A vitamini, B1 vitamini, B2 vitamini ve C
vitamini kaynağı olan lahana turşusu aynı zamanda, çok iyi bir probiyotik
kaynağıdır. Üstelik lahana turşusunun içerdiği probiyotik doğal probiyotiktir.
5. Salatalık Turşusu:
Hem lezzetli
hem de faydalı olan salatalık turşusu, iyi bir probiyotik kaynağıdır. Özellikle
de yemeklerin yanında tüketilen salatalık turşusu, bağırsak ve sindirim sistemi
sağlığı açısından oldukça faydalıdır. Hatta salatalık turşusunun suyu dahi, iyi
bir probiyotik kaynağı olduğundan, suyunu içmek de, oldukça faydalıdır.
6. Ayran:
Yoğurt ile
suyun karıştırılması ile oluşan ayran, yoğurt bazlı olduğu için, çok iyi bir
probiyotik kaynağıdır. Ayranın yapısında doğal olarak bulunan probiyotik,
sindirim sistemine yerleşmiş olan zararlı bakterilerin yok edilmesine ve
yararlı bakterilerin ise artırılmasına yardımcı olmaktadır.
7. Keçi Sütü:
Koyun, inek
ve manda sütlerine nazaran daha sert ve koyu bir yapıya sahip olan keçi sütünün
içeriğinde doğal olarak bulunan faydalı bakteriler ise, actobacilli ile bifidus
bakterileridir. Bu faydalı bakteriler, vücut için enerji sağlayarak, bağışıklık
sisteminin güçlenmesine yardımcı olmaktadır.
8. Kombu Çayı:
Bir tür
fermente çay olan kombu çayı, bundan dolayı da, probiyotik içeriği yüksek bir
çay çeşididir. Türk kültüründe fazla bilinmeyen kombu çayı, vücut için enerji
sağlamakta ve rahatlama sağlamaktadır.
9. Mikro Yosunlar:
Mavi yeşil
algler, spirulina ve chlorella gibi bazı alg (yosun) türlerinin probiyotik
içerikleri yüksektir. Bu gibi mikro yosunlar, aktarlar tarafından toz şekilde
satılmaktadır. Mikro yosunların probiyotikleri de, bağışıklık sisteminin
güçlenmesine yardımcı olmaktadır.
10. Bitter Çikolata:
Özellikle
de, sütü değil ama çikolatayı sevenler için ideal bir probiyotik kaynağı olan
bitter çikolata, yani süt ve şeker içermeyen çikolata, diğer bazı süt
ürünlerinden dahi daha fazla miktarda probiyotik içerebilmektedir.
11. Probiyotik İçeren Diğer Besinler:
Probiyotik
içeren ya da probiyotiklerin çoğalmasına yardımcı olan bazı besinler ise şu
şekildedir;
- Nar ekşisi,
- Turşu,
- Sirke,
- Şalgam,
- Boza,
- Süzme peynir,
- Pastörize edilmemiş zeytin,
- Dhokla (nohutun fermente edilmesiyle yapılan Hint aperatifi)
- Dosa (pirinç ve siyah mercimeğin fermente edilmesiyle yapılan geleneksel Güney Hint yemeği)
- Idli (pirinç ve siyah mercimeğin fermente edilmesiyle yapılan Hint aperatifi)
- Kim Chi (baharatlı ve keskin fermente edilmiş lahana, geleneksel Kore yemeği)
- Miso (bir sos veya yaymak olarak kullanılan fermente soya salçası, popüler Japon gıdası)
- Natto (fermente edilen soya fasulyesinden yapılmış Japon gıdası).
Bu gibi
besinler, fermente sonucu elde edildikleri için probiyotik içeriği yüksek
gıdalardır.
Uyarı:
Her ne kadar probiyotik, bazı besinlerin yapısında
doğal şekilde bulunuyor olsa da, yapay şekilde probiyotik üretilmesi ve bir
takım besin maddelerin içerisine eklenmesi mümkündür. Fakat probiyotik
ihtiyacını doğal yollardan karşılamak çok daha sağlıklı ve etkilidir. Öte
yandan, doğal olmayan probiyotikleri, düzenli olarak ilaç kullanan kişilerin
tüketmesi zararlı olabilir. Çünkü ilaçlar, doğal olmayan bu gibi maddeler ile
etkileşime geçebilmektedir. Ayrıca, bazı kronik hastalıkları bulunan kişiler,
bebekler, çocuklar, hamile ve emziren kadınların, bu gibi doğal olmayan
probiyotik besinlerden uzak durmaları tavsiye edilmektedir. Hatta bu konu
hakkında bir doktora danışılmasında fayda vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder