24 Ağustos 2015 Pazartesi

ton balıklı pide

Ton balıklı pide, ilk bakışta basit bir soğuk sandviç gibi görünse de, aslında modern insanın doğayla, bedenle ve tatla kurduğu ilişkinin çok katmanlı bir alegorisidir. Bu yemeğin yapısal sadeliği, Derrida’nın “yapısöküm” kavramıyla okunabilir: her bir malzeme, kendi başına bir anlam taşırken, bütünün içinde yeni bir semantik düzleme taşınır. Pide ekmeği, gündelikliğin taşıyıcısıdır; içindeki ton balığı ise doğanın endüstriyel dönüşümle yeniden sunulmuş bir fragmanıdır. Bu karşılaşma, hem bir çelişkiyi hem de bir uzlaşmayı temsil eder.

Ton balığının zeytinyağı, tuz ve karabiberle harmanlanması, yalnızca bir lezzet tercihi değil, aynı zamanda bir ethos’tur. Bu karışım, Antik Akdeniz’in sade ama derinlikli mutfak felsefesini çağrıştırır: azla yetinmek, doğanın özüne sadık kalmak ve her bir malzemeye hak ettiği saygıyı göstermek. Mayonezin bu karışıma eklenmesi ise modernliğin tat arayışındaki müdahalesidir; doğallığın üzerine sürülen rafine bir yorum, bir tür postmodern dokunuş. Bu bağlamda pide, hem geçmişin hem de şimdinin tatlarını aynı yüzeyde buluşturan bir palimpsesttir.

Yeşil salata yaprakları ve domatesin çiğ hali, pişmemişliğin ve doğrudanlığın temsilidir. Onlar, pişirme eyleminin arındırıcı şiddetinden geçmemiş, doğanın ilk hâlini koruyan unsurlardır. Bu yönüyle, pide içindeki yeşillikler, Rousseau’nun “doğal insan” idealine gönderme yapar: bozulmamış, işlenmemiş, saf. Ancak bu saflık, pide ekmeğinin içine yerleştirildiğinde, kültürle doğa arasında kurulan geçici bir barışın simgesine dönüşür. Bu barış, insanın hem doğaya hem de kendi bedenine karşı geliştirdiği yeni bir etik anlayışın habercisidir.

Sonuç olarak, ton balıklı pide yalnızca bir öğün değil, bir düşünme biçimidir. Onunla kurulan temas, insanın doğayla, teknolojiyle ve tatla kurduğu ilişkinin yeniden müzakere edilmesidir. Bu pide, tüketilmek için değil, okunmak için de vardır. Her ısırık, bir anlam katmanını daha açar; her malzeme, bir felsefi soruyu çağırır. Ve belki de en nihayetinde, bu sade sandviç, bize şunu hatırlatır: hakikat, çoğu zaman en basit olanın içinde gizlidir—bir parça pide, biraz balık ve suskun bir mayonez çizgisinde.


2 kutu dardanel ton
60 gr mayonez
1 yemek kaşığı zeytinyağı
Yeşil salata yaprakları
1 orta boy ince kesilmiş domates
4 adet pide ekmeği
Tuz
Karabiber
Dardanel ton’u iyice küçük parçalara ayırıp; zeytinyağı, tuz ve karabiber ile karıştırın.
Pide ekmeklerini bir tarafından ikiye kesin. İçerisine yıkayıp süzdürdüğünüz yeşil salata yapraklarını yerleştirin.
Daha sonra dilimlenmiş domates ve dardanel ton balığını ekleyin. Üzerine mayonez koyarak soğuk servis yapın.
Bu pideyi dardanel somon füme ile de yapabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder