Tropikal bir
meyve olan ananas, inanılmaz tatlı suyu ile canlı bir lezzettir. Amerika’da
muzdan sonra en popüler 2. tropikal meyve olarak tüketilmektedir. Asıl sezonu
Mart ile Haziran ayları olmasına rağmen, yerel manavlarda tüm yıl boyunca
bulabilirsiniz. Ananas merkezi bir çekirdek etrafında meyve tabakasının
ardından, çiçek yapraklarına benzer katı yapraklardan meydana gelmektedir.
Büyük bir silindirik şekle sahip, pullu yeşil, kahverengi ve sarı kabuklara
sahip mavi-yeşil yapraklı ve sarı renkte etli bir tropikal meyvedir. Meyvenin
tabanında şeker miktarı daha fazla miktarda bulunmakta ve daha tatlı bir
lezzeti barındırmaktadır.
Ananasın
sağladığı besin değerleri hakkında bilgi verecek olursak. C vitamini ve
manganez bakımından zengin, tropik bir tedavi meyvesidir. Ayrıca diyet lif ve
bromelain adlı bir enzimi de barındırmaktadır. İçerisinde bulunan manganez,
antioksidan savunması için hayati önem taşımaktadır. Bir diğer faydalarından
biri de tiamin ve B vitamini içermesidir. Bu maddeler enerji üretiminde önemli
bir role sahiptir. Tüm bu saydığımız besin değerlerine rağmen bir porsiyon
ananas sadece 82 kalori içermektedir. Düşük sodyum, sıfır-kolesterol ve
sıfır-yağ içermektedir. Ancak 16 gram kadar bir miktar şeker içermektedir.
Ananasın Faydaları Nelerdir?
Ananasa ait
genel bir özet geçip bu bilgileri verdikten sonra şimdi de ananasın faydaları,
fazla tüketilmesi sırasında oluşabilecek yan etkileri ve son olarak da besin
değerleri tablosuna ait bilgileri siz değerli okurlarımız ile paylaşıp,
yazımızı noktalayacağız.
1.Serbest Radikaller
Serbest
radikal olarak isimlendirilmiş bu hücreler zararlı hücrelerdir. Kontrolsüz bir
şekilde büyüyerek başta kanser olmak üzere kötü hastalıklara sebep olabilirler.
Bu serbest radikaller vücutta serbest halde dolaşmaktadır. Bu durumu önlemenin
yolları arasında bol miktarda antioksidan almak gerekir. Alacağınız bol
miktardaki antioksidan, bu serbest radikaller ile savaşarak hastalıklardan uzak
durmanızı sağlayacaktır. Ananas tüketerek, bu antioksidanları vücudunuza
alabilir ve serbest radikaller ile savaşmada vücut direncinizi
arttırabilirsiniz.
2.Soğuk Algınlığı
Gribal
enfeksiyona dayalı hastalıklar genelde vücut direncinin düşmesi sonucu meydana
gelir. Bedeniniz zayıf kalır ve bu tip hastalıklar ile savaşamaz. Bu durumu
önlemenin en iyi yolu şüphesiz ki bol miktarda C vitamini almaktan geçer. Bu
ihtiyacınızın bir kısmını ananas tüketerek sağlayabilirsiniz. Sonuç itibari ile
C vitamini alımı ile hastalıklar ile daha iyi savaşarak, grip ve öksürüğün
önüne geçebilirsiniz.
3.Kemikler
Günlük
belirli miktarlarda ananas tüketerek manganez ihtiyacınızın yaklaşık yüzde
73’ünü karşılayabilirsiniz. Manganezin bol miktarda tüketilmesi de kemik
sisteminizin daha güçlü bir hale gelmesini sağlayacaktır.
4.Makula Dejenerasyonu
Yetişkin
insanların görme yetisinin azalması, okumada ve tanımlamada bazı sorunlar
yaşamasına makula dejenerasyonu denir. Göz sağlığınızı korumak için
beta-karotene ihtiyacınız vardır. Beta-karoten ihtiyacınızı da ananas tüketerek
sağlayabilirsiniz.
5.Sindirim Sistemi
Daha
sağlıklı bir sindirim sistemine sahip olmak için ananas tüketimine özen
gösteriniz. İçerisinde yer alan bromelain enzimi, C vitamini ve diyet lifi ile
birlikte sindirim sisteminizi güçlendirecek ve daha sağlıklı bir sindirim
sistemine sahip olacaksınız.
6.Hipertansiyon
Yüksek
tansiyon olarak da bilinen hipertansiyon, kan basıncının kontrolsüz bir şekilde
artması sonucu meydana gelir. Hipertansiyon rahatsızlığının önüne geçmek için
ise vücudunuzda bulunan potasyum seviyesini arttırmalı ve sodyum seviyesini
düşürmelisiniz. Ananas tüketerek bu işlemi sağlayabilirsiniz.
7.Cilt
Ananasın
cilde olan etkilerini alt paragraflar halinde inceleyerek daha detaylı bilgiye
sahip olabilirsiniz.
Akne
tedavisinde ananas önemli bir role sahiptir. İltihaplı ve akneye sahip olan
ciltlerde içten ve dıştan bir tedavi olarak ananası önerebiliriz. Bromelain,
iltihap önleyici bir enzimdir ve C vitaminin etkilerini arttırmaktadır.
Daha
kırışıksız ve genç bir cilde sahip olabilmek için ananas tüketmeniz
gerekmektedir. Bu tropikal meyve vücudunuzdaki kolajen sentezini
arttırmaktadır. Hızlı miktarlarda üretilen kolajen sentezi de daha sıkı ve esnek
bir cilde sahip olmanızı sağlar. İçerisinde bulunan C vitamini ve amino asitler
de hasar görmüş cilt hücrelerinizin daha hızlı bir şekilde onarılmasını
sağlamaktadır. Ananas suyunu cildinize sürünüz. 10 dakika beklettikten sonra
yıkayınız. Böylece göz çevresinde ter ve diğer nedenler ile biriken asidik
özelliğe sahip maddelerin etkisinden korunmuş olursunuz.
Ayaklarınızda
oluşan çatlaklardan ananas yardımıyla kurtulabilirsiniz. Ananasın doğası gereği
kolajen sentezini arttırması ve peeling özelliği ile ayaklarınız için doğal bir
fırçalayıcı özellik gösterecektir. Bu da ayaklarınızda oluşan nasırlı ve sert
derinin atılmasını, daha düzgün, pürüzsüz ve yumuşak bir ayak yapısına sahip
olmanızı sağlayacaktır.
A vitamini
eksikliği tırnaklarınızın kurumasını ve kırılganlığını arttırmaktadır. Daha da
kötüsü B vitamini eksikliğinde ise tırnaklarınızın kırılmasına ve çatlakların
oluşumuna sebebiyet verecektir. Bu durumu önlemek için herhangi bir ilaca
ihtiyaç duymayacaksınız. Bol miktarda ananas tüketerek bu vitamin eksikliğinizi
tamamlayacak ve daha sağlıklı tırnaklara sahip olacaksınız.
Saç
dökülmesini önleyen en önemli unsurlardan biri de C vitaminidir. Ananas
tüketerek C vitamini ihtiyacınızın bir kısmını karşılayabilir ve saç
dökülmesinin önüne geçmede tıbbi desteğe gerek kurmadan sağlığınızı
koruyabilirsiniz.
Çatlamış
dudaklar için doğal bir tedavi olarak ananası kullanabilirsiniz. Ananas,
hindistan cevizi yağı ile birlikte tüketildiğinde cilt nemlendirici ve
besleyici özelliklere sahip olmaktadır. Çatlak dudaklarınızı nemlendirecek ve
bu çatlaklara son verebilmek için bu karışımın tüketilmesine önem göstermeniz
gerekmektedir.
Parlak bir
cilde sahip olabilmek için, cildinizde bulunan gözeneklerin temizlenmesi
gerekmektedir. Bu ihtiyacı sağlamak için sizlere bir karışım önereceğiz. 3
çorba kaşığı ananas suyu, 1 adet yumurta sarısı ve biraz sütü karıştırıp,
cildinize sürünüz. Kuru cilt üzerinde birkaç dakika bekletiniz. Son olarak ılık
su ile yıkayınız. Daha nemli ve parlak bir cilde sahip olduğunuzun farkına varacaksınız.
Ananasın bu
faydalarından bahsettikten sonra, fazla tüketilmesi durumunda oluşabilecek yan
etkilerden bahsetmeden önce ananası tüketebileceğiniz yöntemlerden bahsetmek
istiyorum.
Ananası
meyve salatasına ekleyebilir ve o tropikal lezzeti meyve salatanızdan elde
edebilirsiniz. Rendelenmiş rezene, kıyılmış ananas ve kaju fıstığını
karıştırarak tavuğun yanında harika bir yan ürün elde edebilirsiniz.
Kıyılmış
karides, rendelenmiş zencefil, biraz zeytinyağı ve doğranmış ananası karıştırıp
marul ile servis ederek bir karides salatası elde edebilirsiniz.
Fazla Ananas Tüketmenin Bir Zararı Var Mıdır?
Ananasın
bilinen pek bir yan etkisi olmamasına rağmen, aşırı miktarlarda tüketilmesi
belirli hasarlar verebilir. Olgunlaşmamış ananas yemeniz kusmanıza sebep
olabilir. Çok miktarda ananas tüketiminde dudaklarınızda, yanaklarınızın iç
kısmında ve dilinizde şişme ve hassasiyet meydana gelebilir. Hassasiyet bir
sıkıntı teşkil etmez ve birkaç saat içerisinde geçer. Ancak şişme durumunda
deri döküntüsü ve kurdeşen meydana gelebilir. Bu durum ananasa alerjiniz olduğu
anlamına gelmektedir. Bu yüzden ilk olarak doktorunuza danışınız. Fazla
miktarda C vitamini alımında bir sakınca yoktur. Çünkü idrar atımı sırasında
fazla miktardaki C vitamini atılır. Ancak atılmadan önce ishal, bulantı, kusma
ve kas ağrısına sebep olabilir.
Böylece
ananasın faydaları ve fazla tüketilmesi durumunda oluşabilecek yan etkilerine
ait bilgiler verdikten sonra, son olarak besin değerlerine ait bir tabloyu
sizler ile paylaşıp yazımızı bitireceğiz. Umarız vermiş olduğumuz bilgiler
sonucu ananasın önemini bir kez daha anlamış olursunuz.
Besin Değerleri
Porsiyon
Miktarı: 100 g
- Kalori (kcal): 50
- Toplam yağ: 0,1 g
- Kolesterol: 0 mg
- Sodyum: 1 mg
- Potasyum: 109 mg
- Karbonhidrat: 13 g
- Diyet lifi: 1,4 g
- Şeker: 10 g
- Protein: 0,5 g
- A vitamini: 58 IU
- C vitamini: 47,8 mg
- Kalsiyum: 13 mg
- Demir: 0,3 mg
- D vitamini: 0 IU
- Piridoksin: 0,1 mg
- B12 vitamini: 0 µg
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder