Bir zamanların ender hastalığı kanser günümüzde
nüfusun üçte birini etkileyen yaygın bir şikayet haline geldi. Batıda kanserin
yükselişi, fabrika çiftçiliği ve bitkisel yağlar ve katkı maddeleri içeren
işlenmiş yiyeceklerin kullanımının yükselişle birlikte yaşanıyor.
Kanser tedavisi için kullanılan geleneksel yöntemler
(kemoterapi ve radyasyon) maalesef ki insan yaşamını uzatmıyor. Bu yüzden
kanserin, daha ortaya çıkmadan önlenmesi bu konudaki en iyi yaklaşımdır.
Zehirli olmayan yöntemlerle yetiştirilmiş hayvan ve
bitkileri kapsayan geleneksel beslenme biçimleri, kansere karşı korunma
açısından oldukça etkililer. Bu korunmanın çoğu hayvansal yağlarda bulunuyor.
Vejetaryenlik de kansere karşı korumuyor. Aslında
vejetaryenler sinir sistemi ve üreme organları kanserlerine daha da yatkınlar.
Kansere
karşı koruma
Yiyeceklerin hepsinde bulunan aşağıdaki besin
maddelerinin kansere karşı koruma sağladığı bilinmektedir.
A vitamini
Bağışıklık sistemini güçlendirir. Mineral metabolizma
ve içsalgı işlevi için çok gereklidir. Detoksifiyeye (zehirlerden arınmaya)
yardımcı olur. Gerçek A vitamini, yalnızca balıkyağı, balıklar ve kabuklu deniz
hayvanları, ciğer, tereyağı, merada beslenmiş hayvanların yumurtalarının sarısı
gibi hayvansal besinlerde bulunur. Geleneksel beslenme biçimleri günümüzün
modern beslenme biçimlerine göre 10 kat daha fazla A vitamini içermektedir.
C vitamini
Serbest radikallerin neden olduğu zararları önlemede
çok önemli bir antioksidandır. Birçok meyve ve sebzede, bunların yanı sıra
ilkel insanlar tarafından tüketilen bazı hayvan iç organlarında bulunmaktadır.
B6 vitamini
Bu vitaminin eksikliği kanserle ilişkilendirilir.
100’den fazla enzimin fonksiyonuna katkı sağlar. En çok hayvansal besinlerde
bulunur.
B12 vitamini
Bu vitaminin eksikliği kanserle
ilişkilendirilmektedir. Yalnızca hayvansal besinlerde bulunur.
B17 vitamini
Kansere karşı koruma sağlar. Organik olarak
yetiştirilmiş birçok tahıl, baklagiller, kuruyemiş ve (dut, kiraz, çilek gibi)
etli-kabuksuz meyvelerde bulunmaktadır.
D vitamini
Mineral emilimi için gereklidir. Göğüs ve kolon
kanserine karşı güçlü koruma sağlar. Yalnızca balıkyağı, kabuklu deniz
ürünleri, süt yağı/kaymağı (tereyağı) ve otla beslenmiş hayvanların
organlarında ve yumurta sarıları gibi hayvansal besinlerde bulunur. Geleneksel
beslenme biçimleri modern beslenme biçimlerine göre 10 kat fazla D vitamini
içerir.
E vitamini
Selüler (hücresel) seviyede antioksidan işlevi görür.
Tereyağı gibi hayvansal yağlar, yumurta sarısı ve işlenmemiş yapılarda bulunur.
Konjuge
Linoleik asit
Göğüs kanserine karşı güçlü korunma sağlar. Tereyağı
ve geviş getiren otlak hayvanlarının et yağlarında bulunur.
Kolesterol
Hücre zarlarındaki serbest radikallere karşı etkili
bir antioksidandır. Yalnızca hayvansal besinlerde bulunur.
Mineraller
Vücudun kendini kansere karşı koruması için geniş
çeşitlilikte, bolca minerale ihtiyacı vardır. Çinko, magnezyum, selenyum gibi
mineraller vücudun kanserojenle savaşmasını sağlayan enzim bileşenleridir.
Minerallerin emilimi hayvansal besinlerle daha kolaydır.
Laktik asit
ve iyi bakteriler
Sindirim bölgesi sağlığına katkıda bulunur. Eski
usulle sütle mayalanmış yiyeceklerde bulunur.
Doymuş
yağlar
Bağışıklık sistemini güçlendirir. Esas yağ asitlerinin
düzgün bir şekilde kullanımı için gereklidir. Akciğerler doymuş yağlar olmadan
çalışmazlar. Çoğunlukla hayvansal besinlerde bulunurlar.
Uzun
zincirli yağ asitleri
Araşidonik asit (AA), eikosapentaeonik asit (EPA) ve dokosaheksaenoik
asit (DHA) selüler seviyede kansere karşı korunmaya yardımcı olur. Çoğunlukla
tereyağı, organ etleri, balıkyağı ve deniz ürünlerinde bulunur.
Koenzim Q10
Kansere karşı oldukça etkilidir. Yalnızca hayvansal
besinlerde bulunmaktadır.
Kanserojen
maddeler
İşlenmiş yiyeceklerde bulunan aşağıdaki bileşenler
kansere yol açmaktadır.
Trans yağ
asitleri
Bu yağlar, katı yağlar, margarinler ve ticari amaçla
üretilmiş yiyeceklerin ve atıştırmalıkların çoğunda bulunan yapay yağlardır.
Özellikle akciğer ve üreme organları kanserleriyle ilişkilendirilirler.
Küflü/bozulmuş
yağlar
Endüstriyel işlem ticari bitkisel yağlarda bozulmaya
neden olmaktadır.
Omega-6 yağ
asitleri
Az miktarı vücut için gerekli olsa da aşırı, Omega-6
yağ asidi tüketimi kansere katkıda bulunmaktadır. Omega-6 yağ asitlerinin
tehlikeli ölçülerde alınmasının nedeni modern beslenme biçimlerinde çok fazla
bitkisel yağ kullanımına bağlıdır.
Monosodyum
Glutamat (MSG)
Beyin kanseriyle ilişkilendirilmektedir. Etiketinde
“MSG” yazmasa bile neredeyse işlenmiş bütün yiyeceklerde bulunur.
Tatlandırıcılar, baharat karışımları ve hidrolize proteinler MSG içermektedir.
Düşük
kalorili tatlandırıcı (aspartam)
Diyet yiyecek ve içeceklerde bulunan yapay
tatlandırıcılar. Beyin kanseriyle ilişkilendirilir.
Tarım ilacı
(pestisit)
Birçok kanser türüyle ilişkilendirilmektedir. Birçok
ticari bitkisel yağda, meyve suyunda, sebze ve meyvede bulunmaktadır.
Hormonlar
Kafeslerde soya ve tahıllarla beslenen hayvanlarda
bulunur. Soya besinlerinde fazlasıyla bitkisel hormon bulunmaktadır.
Yapay
tatlandırıcı ve renklendiriciler
Özellikle besin değeri düşük yiyeceklerin oluşturduğu
beslenme biçimlerinde büyük miktarlarda tüketildiğinde, birçok kanser türüyle
ilişkilendirilmektedir.
Rafine/işlenmiş
karbonhidratlar
Şeker, yüksek fruktozlu mısır şurubu ve beyaz unda besin maddeleri
bulunmaz. Vücut işlenmiş karbonhidratları işlemek için diğer gıdalardaki besin
maddelerini kullanır. Tümör büyümesi şeker tüketimine bağlanmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder