Ben hiçbir konuda sahiplenici bir tutum sergilemiyorum ama kitap konusunda çok ‘tutucuyum.’ Benim kişisel hatıralarım, ayak izlerim onlar. Bir kitabı aldığımda hemen içine tarihi ve nereden aldığımı yazarım.
Dünyanın dört bir yanında, nereye gitsem soluğu sahaflarda alırım. Bence sahaflar farklı bir insan ırkı. Çoğunluğunun kedisi var, çoğu eşinden gizli kitap alıyor, bazıları yeni bir ev tutuyor sırf kitaplarını muhafaza edebilmek için ve ne yazık ki hepsi de yavaş yavaş tükeniyor. Bu çok üzücü… İstanbul’da çoğu sahaf ders kitapları satıyor artık. Osmanlıca bilen, kitapların değerini anlayan çok az kitapçı var.
İnsanlar kitaplarını bile iPad’den okuyorlar artık ama ben bir kitabın kokusunu duymalıyım, altını çizebilmeliyim. İçinde bir not ya da yazı kalmışsa onları keşfetmeyi de seviyorum. Yeni kitap almayı da sevmiyor değilim. Robinson Crusooe gibi dükkanlardan sanat kitapları almayı çok seviyorum örneğin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder