F Vitamini
Nedir?
F vitamini, her ne kadar vitamin olarak lanse edilse
de aslında bir doymamış yağ asidine verilen isimdir. Linoleik asit, liolenik
asit ve araşidonik asit olarak üç gruba ayrılan doymamış yağ asitlerinin diğer
adı F vitaminidir. F vitamininin adı, İngilizce bir kelime olan ve “arkadaş”
anlamına gelen “friend” kelimesinin baş harfinden gelmektedir. Sağlığa dost bir
vitamin türü olan F vitamini bu ismi almıştır. F vitamini, vücudun kendisi
tarafından üretilemeyen ve mutlaka dışarıdan besinler yoluyla alınması gereken
bir vitamin türüdür. A, D,E ve K vitaminleri gibi, F vitamini de yağda
çözünebilme özelliği göstermektedir ve tüketilen yağların ya da karaciğer
tarafından üretilmiş olan safranın yardımı ile vücut tarafından
emilmektedirler. F vitamini bu şekilde yağda çözünebildiği için, vücut içinde
depolanabilmektedir ve bundan dolayı da, her gün düzenli olarak alınması
gereken bir vitamin değildir. Hatta, F vitamini de dahil, diğer yağda çözünen
vitaminlerin, günlük belli bir dozun üzerinde alınması olumsuz etkiler
gösterebilmektedir. Öte yandan F vitamininin, aşırı tüketilmesi sonucu
zehirleme etkisi yoktur fakat istenmeyen fazla kilolara neden olabilmektedir.
Doymuş yağ tüketimi ise, vücutta F vitamini kaybına yol açabilmektedir.
Yağda çözünen F vitamininin, cildin su tutması ve
gerginliğinin korunması ile bağlantısı olduğu bazı araştırmalar sonucu tespit
edilmiştir. Dengeli olarak (2’ye 1 oranında) doymamış yağ (F vitamini de bir
doymamış yağ asidi türüdür) alındığında, doymuş yağların yanmasına yardımcı
olmaktadır. Öte yandan, aşırı şekilde karbonhidrat tüketilmesi sonucu, vücudun
F vitamini ihtiyacı artmaktadır.
F Vitamininin
Vücuttaki Görev ve Fonksiyonları
F vitamininin vücuttaki görev ve işlevleri aşağıda
belirtildiği şekilde sıralanabilmektedir;
- F vitamini, kötü kolesterolün atardamarlarda depolanmasının önlenmesine yardımcı olmaktadır.
- X ışınlarının zararlı etkilerine karşı koruma sağlayan F vitamini, hormonel salgı bezlerinin fonksiyonlarını olumlu yönde etkilemektedir.
- Sağlıklı ve güzel bir cilt ile saç eldesinde F vitamininin etkisi büyüktür.
- F vitamini, kalsiyumun hücreler için ulaşılabilir hale gelmesinde etkilidir.
- Büyümeye ve sağlığa olumlu yönde etkileri bulunmaktadır.
- Kalp hastalıkları ile savaşan F vitamini, doymuş yağların yakılmasında ve böylece de fazla kiloların azaltılmasında etkilidir.
- F vitamini, oksijenin vücut tarafından verimli şekilde kullanılmasına yardımcı olmaktadır.
- Kan basıncının düzenlenmesine yardımcı olan F vitamini, hücrelerin uygun şekilde çalışmasına yardımcı olmaktadır.
- Son olarak F vitamini, bağışıklık sisteminin güçlenmesine katkı sağlamaktadır.
F Vitamini
Eksikliği
F vitamini eksikliğinde ortaya çıkabilecek tipik
sağlık sorunları, bir cilt hastalığı olan egzama ve sivilce problemleri
şeklindedir. F vitamini eksikliği sonucu ortaya çıkabilecek diğer sağlık
sorunları ise, cilt kuruluğu, görme problemleri, geç iyileşen yaralar ile
sağlıksız saç ve cilt şeklinde sıralanabilmektedir. F vitamini eksikliğinde
tedavi, 100 ila 150 miligramlık kapsüller yardım ile uygulanabilmektedir.
Ayrıca, vücuttaki F vitamininin azalmasına neden olan etkenler, doymuş yağlar,
oksijen ve ısıdır.
Aşırı F
Vitamini Tüketimi
F vitamininin şu ana kadar bilinen her hangi bir
zehirlenme etkisi bulunmamaktadır. Ancak, aşırı şekilde tüketilen F vitamini,
istenmeyen fazla kilolara neden olabilmektedir.
F Vitamini
İçin Öneriler ve Uyarılar
Vücut tarafından F vitamininin en iyi şekilde emilmesi
için, F vitamini ile birlikte E vitamini içeren besinlerin de alınması
gerekmektedir. Öte yandan, eğer aşırı derecede karbonhidrat bazlı beslenme söz
konusu ise, vücudun F vitamini ihtiyacı da artacaktır. Ayrıca, kolesterol
konusunda endişeleri bulunan kişiler, F vitamini tüketimini dikkatli şekilde
yapmak durumundadırlar.
Günlük
Alınması Tavsiye Edilen F Vitamini Miktarı
Belirlenmiş her hangi bir günlük alımı olmayan F
vitamininin, Ulusal Araştırma Konseyi tarafından önerilen bazı kıstasları
bulunmaktadır. Buna göre, günlük sağlanan toplam kalori değerinin en az % 1’ini
temel doymamış yağ asitlerinin oluşturması tavsiye edilmektedir. Öte yandan, 12
çorba kaşığı ay çekirdeğinin, 1 günlük toplam F vitamini ihtiyacını karşılayacağı
belirlenmiştir.
F Vitamini
İçeren Besinler
F vitamini içeren en doğal kaynaklar, bitkisel yağlar,
tohumlar ve çekirdeklerdir. Bunların dışında bazı sebzeler ve kabuklu yemişler
de F vitamini içerebilmektedir. Bu doğrultuda, F vitamini içeren bazı besinler
şu şekildedir;
1. Bitkisel
Yağlar:
Çeşitli türlerdeki yağlar, doymamış yağ asitleri yani
dolayısı ile F vitamini içermektedir ve F vitamini içeren bu yağlar aşağıda
belirtildiği şekildedir;
- Soya fasulyesi yağı,
- Aspir yağı (yalancı safran) – 1 çorba kaşığı aspir yağı 10,1 gram linoleik asit içermektedir.
- Mısır yağı
- Keten tohumu yağı – 1 çorba kaşığı keten tohumu yağı 7,3 gram alfa-linolenic asit içermektedir.
- Ceviz yağı,
- Kanola yağı.
2. Kabuklu
Yemişler ve Tohumlar:
En iyi linoleik asit kaynağı, yağda kavrulmuş ayçiçeği
tohumudur ve 28 gram (1 ons) başına düşen linoleik asit miktarı 9,7 gramdır.
Diğer F vitamini bakımından zengin olan kabuklu yemişler ise, çam fıstığı,
pekan cevizi, ceviz, badem, fıstık, fındık ve Brezilya kestanesidir. İngiliz cevizinin
içerdiği F vitamini miktarı 28 gram başına 2,6 gramdır ve siyah ceviz de az
miktarda olsa, F vitamini içermektedir.
F vitamini bakımından zengin olan tohumlar ise; keten
tohumu ve buğday tohumu şeklindedir.
3. Balık:
Balık ve diğer bazı hayvansal kaynaklı besinler, F
vitamini içeriği bakımından zengin olan besin maddeleridir. Özellikle de, somon
balığı, ton balığı ve trança balığı omega-3 yağ doymamış yağ asitleri
bakımından zengin balık türleridir. F vitamini içeriği bakımından zengin olan
diğer balık türleri ise; göl alabalığı, uskumru ve sardalye şeklindedir.
Amerikan Kalp Derneğine göre, haftada 2 defa bu gibi balık türlerini tüketmek,
vücudun ihtiyaç duyduğu F vitaminini alması bakımından yeterlidir.
4. Soya
Fasulyesi ve Mamulleri:
Soya fasulyesi gibi bazı sebzeler de, F vitamini
içeriği bakımından zengin besin maddeleridir. Üstelik sadece soya fasulyesi
değil, soya fasulyesinden elde edilen ve bir peynir türü olan tofu, her türlü
soya bazlı yiyecek ile soya sütü de F vitamini içeriği bakımından zengin besin
kaynaklarıdır.
5. Avokado:
Tropikal bölgelere özgü bir meyve olan avokado, diğer
meyvelerden farklı olarak yağ içeriği yüksek bir meyvedir. Bundan dolayıdır ki,
doymamış yağ asidi içeriği sayesinde avokado, F vitamini bakımından iyi bir
besin kaynağıdır.
6. Anne
Sütü:
Yeni doğan bebeklerin temel besin ihtiyaçlarını eksiksiz bir şekilde
tamamlayan anne sütü, elbette ki doymamış yağ asitleri bakımından da zengin bir
süt türüdür. Özellikle de, Linoleik Asit (LA) ve Alfa Linolenik Asit (ALA)
bakımından çok güçlü bir kaynak olan anne sütü, bebeğin ihtiyaç duymuş olduğu
enerjinin sağlanmasında oldukça önemlidir. anne sütünün içerdiği sağlıklı yağ
içeriği ise, anne sütünün tamamının % 55’i kadardır.