31 Mayıs 2018 Perşembe

Yavaşlat beni Tanrım!


Yolunu kaybetmiş bir köpeği okşamayı, Ağ yapan bir örümceği izlemeyi, Bir çocuğa gülümsemeyi, Anımsat her gün bana.

Beni yavaşlat Tanrım!
Yüreğimin atışlarını düşüncemin sakinliğiyle rahatlat.
Zamanın sonsuz görüntüsüyle hızımı azalt!
Bana güncel kargaşanın ortasında,
Tepelerin ölümsüz sakinliğini ver.
Bir çiçeğe bakmayı,
Eski bir dostla sohbet etmeyi
Ya da yeni bir dost edinmeyi,
Yolunu kaybetmiş bir köpeği okşamayı,
Ağ yapan bir örümceği izlemeyi,
Bir çocuğa gülümsemeyi,
İyi bir kitaptan birkaç satır okumayı -ve-
Yarışın daima daha çok hız için olmadığını
Anımsat her gün bana.
Yavaşlat beni Tanrım!
Bana ilham ver.
Köklerimi,
Yaşamın katlanılan değerler toprağının
derinliğine göndermek,
Kaderimdeki yıldızlara doğru -daha çok-
Büyüyebilmek için…
Yavaşlat beni Tanrım!

30 Mayıs 2018 Çarşamba

Vücudu İyileştirmek İçin Zihni Kullanmak


İyileşmiş olmak sizin için ne anlam ifade ediyor? Bir kayıp yaşadıktan, bir ameliyat geçirdikten ya da bir hastalıktan sonra beyniniz, iyileşebilmenizi ciddi anlamda ne kadar etkiliyor? Beyin-vücut bağlantısı yıllarca araştırıldı ve belgelendi. Çalışmalar gösteriyor ki, iyileşme arzusu ve iyileşme arasında bir ilişki gerçekten var ve beyin gücü bu amaca pozitif yönde bağlanırsa, bahsedilen bu ilişki gelişme sağlayabilir. İşte size vücudunuzu iyileştirmeniz için, beyninizi nasıl kullanacağınıza dair ipuçları:
Gülmek en iyi ilaçtır
Hepimiz eski söylemlerden gülmenin en iyi ilaç olduğunu duymuşuzdur. Görünen o ki bu tavsiyeyi haklı çıkaracak bilimsel kanıtlar da mevcut. Amerika Kanser Tedavi Merkezi, kahkahayı tedavi yöntemlerinden biri olarak merkezinde uyguluyor.
Kahkaha terapisinin sağlığa faydaları
Amerika Kanser Tedavileri Merkezi uzmanları, kahkaha terapisinin psikolojik ve fiziksel yararları olduğunu, hep beraber gülmenin, insanlarda birbirine bağlanma ve destek olma hissiyatı yarattığını ve zor durumdayken insanların dikkatlerini dağıttığını belirtiyorlar. Kahkaha Kulübü’nden çıktıktan sonra ”Nerdeyse bir saattir kanserimi düşünmüyordum.’’ diyen hastalar olduğunu da ekliyorlar.
Mizah, mutluluk hormonlarını arttırıp, bağışıklığı güçlendirir
Uzmanlara göre, fiziksel olarak, kahkaha atmak (neşelenmek ve bunu göstermek), daha iyi hissetmeyi sağlayıp, fiziksel acıyı düşüren ve ruh halini düzelten hormonu, endorfini, yükseltiyor. Bundan dolayı, kahkaha terapisi, ağrıları çok fazla olan kanser hastaları için özel bir ilgi alanı. Neşe ve kahkahanın bağışıklık sistemini güçlendirdiğinin de bir ön kanıtı.
Uzun bir ömür için, aşk!
Yabancı kaynaklara göre, aşk ve samimiyetin azlığı bizi hasta eden etkenlerin oluşmasına sebep olabiliyor (aynı şekilde, fazlalığı da bizi iyi hissettirir). Diğer insanlarla olan bağlantılar sadece hayatınızın kalitesini değil, aynı zamanda uzun yaşama ve hayatta kalma süremizi de arttırıyor.
Sağlık bir ruh halidir
Vücutlarımız zihnimizden işaretler alır ve akabinde fiziksel durumumuzu etkileyebilir. İster inanın ister inanmayın! Metafiziği çok dikkate almayanlar için de bu durum geçerlidir: zihin ile vücut daimi olarak birbirine bağlıdır.
İyileşme psikolojisi hayatınızı kurtarabilir
İyileşme psikolojisi, zihninize koyduğunuz sağlık, mutluluk ve başarılı bir onarma fikirlerinin altında yatıyor! Kim bilir? Bu belki de hayatınızı kurtarabilir!

Her zaman iyi ve olumlu düşünmeye ve huzurlu olmaya çalışın. Kendinizi mutlu hissettiğiniz sürece, sağlığınızın da iyi gittiğini fark edeceksiniz. Büyüklerimiz ne demiş? İyi düşünün, iyi olsun!

29 Mayıs 2018 Salı

pestolu domates çorbası


Domateslerin tatlanmaya başladığı bugünlerde iftar sofralarında herkesin çok beğeneceği pestolu çorbayı deneyin derim.

Servis: 6 kişilik
Hazırlama pişirme süresi: 20 - 25 dakika

Malzemeler:
  • 1 kg domates
  • 3 çorba kaşığı zeytinyağı
  • 1 çorba kaşığı dolusu un, (tam buğday unu kullandım)
  • 1 tatlı kaşığı biber salçası
  • 1 litre su, 5 su bardağı
  • Yarım çay kaşığı pul biber
  • Yarım çay kaşığı karabiber
  • 1 çay kaşığı tuz
  • 1 çorba kaşığı dolusu pesto

Servis esnasında;
  • Rendelenmiş parmesan
  • Kruton (ekmekleri minik doğrayıp fırında kurutarak elde edebilirsiniz)
  • Fesleğen yaprakları

Yapılışı:
Domatesleri yıkayıp rondoda püre haline getirin.

Zeytinyağını derin bir çorba tenceresine alın, orta ateşte ısınmaya başlayınca unu ekleyip un kokusu çıkana kadar 2-3 dakika kavurun.

Domates püresi ve biber salçasını kavrulmuş una yavaş yavaş ilave ederek bir yandan karıştırın. Suyunu da ekleyip kaynayana kadar sürekli karıştırarak pişirin.



Pişen çorbaya pul biber, karabiber, tuz ve pestoyu ilave edip bir taşım daha kaynattıktan sonra ocağı kapatıp blendırdan geçirin.

Kaselere pay edip fesleğen yapraklarıyla süsleyin, parmesan ve kruton ile servis edin.

28 Mayıs 2018 Pazartesi

Önümüzdeki 40 yıl boyunca mutluluğu yakalamanın anahtarı

Hepimiz yaşlanıyoruz ve yaşlandıkça da zamanın, gerçek ilişkilerin, anlamlı çalışmaların, huzurun ve daha birçok şeyin kıymetini anlıyoruz. Gerçekten de öyle mi peki? Bunu kendimize söylüyoruz ama gerçekten de bunların anlamının, öneminin farkında mıyız?
Birçoğumuz, bambaşka şeylere dikkatimizi veriyoruz. Zamanını boşa harcayan, anlamsız şeylerle vakit kaybediyoruz. Hayatta bizim için önemli olan insanları, ilişkileri garanti gözüyle görüyoruz. İşe giderken içten içe bir direniş, şüphe taşıyoruz. Elimizden gelenin en iyisini yapmak için bitmek bilmeyen bir stres çarkına giriyoruz. Peki neden? Çünkü hepimiz insanız ve insan denilen yaratık düzenli olarak yanlış yargılarda bulunan, mükemmel olmayan bir varlık. Kendi kendimizi kafamızın içine hapsediyoruz ve zihnimiz burada takılıp kaldığında dikkatimizi dağıtacak, gerilimi azaltacak şeyler arıyoruz. Oysa bunu yaparak, aynı zamanda en önemli olan şeylerden kopup yine dikkatimizi dağıtmış oluyoruz.
İnsan yaş aldıkça sakinleşiyor, hayatın içindeki anlamsız dramalara, meşguliyetlere, dikkat dağıtıcı unsurlara daha az vakit ayırıyor. Büyüdükçe, hayat hepimizi daha alçakgönüllü hale getiriyor. Anlamsız şeylerle ne kadar çok vakit kaybettiğimizi fark etmeye başlıyoruz ve gerçekten önemli olan şeylere dikkatimizi yoğunlaştırıyoruz.
Derler ki; öğlen ve akşam, sabahın hiçbir zaman şüphelenmediği şeyin farkına varır. Ama, öğlen ve akşamı planlayan da sabahın ta kendisidir. Siz de daha hayatınızın sabahını yaşarken, öğlen ve akşam vakitlerini planlayın. İşte önümüzdeki 40 yılınızı planlamanın anahtarı:
1. Zamanınız kısıtlı, her günün kıymetini bilin.
Zaman geçtikçe, geçmişte kalan günlerin sayısı artıyor gelecekteki günlerin sayısı azalıyor. O uzak sandığınız gelecek, bir anda gelmiş oluyor. Hayatınızı geleceği bekleyerek geçirmeyin. Bazı insanlar tüm gün saatin 6 olmasını bekliyor, tüm hafta cuma gününün gelmesini bekliyor, tüm yıl tatili iple çekiyor. Siz onlardan biri olmayın. Hayatı beklemeyin çünkü siz beklerken o elinizden akıp gidiyor. Zamanınızı verimli kullanmak için, gerekli olmayan şeylere odaklanmayın. Hayatta tek bir şeye odaklanın; o da yaşadığınız an.
2. Gerçek ilişkileri önemseyin.
Eş dostlarınızın olması, arkadaş canlısı olmak güzel bir şey. Ancak çevrenizle çok fazla vakit geçirip etrafa yayılırken, sizin için gerçekten önemli olan kişilere de yeterince vakit ayırın. Zamanınız kısıtlı ve er ya da geç hayatta sadece sevdiğiniz insanların etrafınızda olmasını ve size iyi niyetle gülümsemesini istediğiniz bir noktaya geleceksiniz. Aslında hepimiz bunu biliyoruz ancak hayatın koşuşturmacası içinde bir sürü insanla tanışıyoruz, bazen dostluklarımızı sürdürüyoruz, bazen kısıtlı şeyler paylaşıp zamanla kopuyoruz. Eğer hayatınızdaki önemli kişilerin kıymetini bilmek istiyorsanız, onlara sunacağınız en değerli şey samimi ilginiz olur. Gerçekten sevdiğiniz kişinin yanında olmak, zaman kısıtlaması olmadan onu dinlemek ve hislerini anlamaya çalışmak, sevdiğiniz birine sunabileceğiniz en değerli şey.
3. Yapmak istediğiniz şeylere tutkuyla yaklaşın.
Tutku çok güçlü bir duygudur. İçinizde, en derinlerde durur ve sizin duygularınızı, seçimlerinizi, eylemlerinizi yöneten şey aslında tutkunun ta kendisidir. Tutkuyu görmezden gelemezsiniz, görmezden gelmemelisiniz. Hayattaki en önemli kazanımlarınızın ve en güzel anlarınızın kökünde, her zaman tutkularınız yatar. Aşk için duyduğunuz heyecan, işinizden aldığınız keyif, hayattaki amacınızın ne kadar net olduğu, içinde bulunduğunuz anı yaşama arzusu, hepsi tutkularınızı feyz alır. Tutkusuz bir hayat, yaşanmamış bir hayattır. Tüm bunlar size biraz melodram gibi gelebilir ancak doğrusu bu. 40 yıl sonra geriye dönüp baktığınızda, hayatınızın her bir gününü tutkulu ve dolu dolu yaşadığınız için şükredeceksiniz. Bu yüzden derinlere inip tutkularınızın neler olduğunu keşfetmelisiniz.
4. Huzurlu bir zihniniz olsun.
Hayat bir dizi değişimlerden ibarettir. Bu değişimlere direnmeyin, hayatın özünde yatan değişime direnmek, size sadece gereksiz stres yaratır. Değişimin gerçekliği bırakın yolunu bulsun, aksın. İnsan yaş aldıkça, bir şeyleri kabul etmenin gücünün farkına varır. Kabul etmek, aslında bir şeylerin kendi yolunu bulmasına izin vermektir. Kabul etmek; hayatınızdaki gerçekleri önemsememek değil, hayatta kontrol edebileceğiniz tek şeyin kendiniz olduğunu fark etmektir. Hepimizin içinde sonsuz bir kabul etme ve huzuru bulma gücü yatıyor. İçinizdeki huzuru bulmak için çevresel koşullara ihtiyacınız yok. O her zaman orada, sadece sizin onu keşfetmenizi bekliyor. Onu bulmak için tek yapmanız gereken, kabullenme gücünüzün farkına varmak ve zihninizde olup bitenleri sessizce kabul etmek.

27 Mayıs 2018 Pazar

Pakistan Usulü Kuzu Biryani Pilavı



Özet:
4 Kişilik
Tüm tarif: 1260 Kalori / 1 Porsiyon: 316 Kalori
Tüm tarif: 21.0 Bodypuan (BP) / 1 Porsiyon: 1.0 Bodypuan (BP)
Hazırlanma ve pişirme süresi: 30 dakika
Malzemeler:
400gr yağsız kuzu kuşbaşı
12.0 BP
175gr basmati pirinci
9.0 BP
2 diş sarımsak, ezilmiş
0.0 BP
1 kuru soğan, ince dilim kesilmiş
0.0 BP
½ tatlı kaşığı rezene
0.0 BP
1 tatlı kaşığı toz kişniş
0.0 BP
1 tatlı kaşığı mercanköşk
0.0 BP
½ tatlı kaşığı zerdeçal
0.0 BP
3 kakule tohumu
0.0 BP
½ tatlı kaşığı köri tozu
0.0 BP
100ml sıcak suda erimiş sebze bulyon
0.0 BP
Tuz, taze çekilmiş karabiber
0.0 BP
Yapılışı:
1. Fırını 190 derecede ısıtın.
2. Pirinci tencereye koyun ve üzerini örtecek kadar sıcak suda yumuşayana kadar pişirin.
3. Bu sırada kapaklı, ateşe dayanıklı ve fırına da girebilen bir kapta etleri 3-4 dakika kızarana kadar soteleyin.
4. Soteye, rezene, toz kişniş, mercanköşk ve zerdeçalı katın.
5. Etleri, çok kısık ateşte pişirmeye devam edin.
6. Pirinci süzün ve sebze bulyonlu suyla beraber, etli karışıma ekleyin.
7. Bu karışım kaynayınca, tencerenin kapağını sıkıca kapayın ve 10 dakika fırınlayın.
8. Bu sırada bir tavayı sprey yağlayın ve soğanları katıp kızarana kadar soteleyin.
9. Yemeği fırından alın, karıştırın ve üzerine soğanı yayıp hemen servise sunun.

26 Mayıs 2018 Cumartesi

Kadınların Ortak Sorunu: Demir Eksikliği


Hayatta kalmak için beslenmemiz gerekir. Beslenirken ise sağlığımızı korumamız gerekir. Kimi zaman yediğimiz besinler her ne kadar doyurucu olsa da vitamin ihtiyacımızı karşılayamayabiliyor. Vitamin eksikliği ise birçok hastalığa davetiye çıkarıyor. Kadınlarda en çok görülen ise B-12 vitaminin yol açtığı demir eksikliğidir. Demir eksikliği her ne kadar kansızlıkla da bağdaştırılsa da kadınların yüzde 65’inin kansızlık olmadan da demir eksikliği sorununu yaşadıkları tespit edilmiştir. Kadınların ortak sorunu demir eksikliğini ele alalım;
DEMİR EKSİKLİĞİNİN NEDENLERİ
Günlük alınması gereken demir miktarı, yaşa, cinsiyete ve sağlık durumuna göre değişiklik göstermektedir. Erkeklere günlük 8 mg demir yeterli olurken kadınlar için daha fazlası gerekmektedir. Kadınlar arasında adet dönemi olarak da bilinen regl döneminde kan ve sıvı kaybından dolayı demir eksikliği olmaktadır.
DEMİR EKSİKLİĞİ BELİRTİLERİ
Çoğu belirti sıradanlaştığı için birçok kişi bunun demir eksikliği olduğunu fark etmez. Bu yüzden bu belirtileri küçümsemeyip ihmal etmemek gerekir. Nefes darlığı, halsizlik, ellerin ayakların ısınmaması, baş ağrısı, soluk cilt, çabuk kırılan tırnaklar, saç dökülmesi, ağızda yaralar ve kalpte ritim bozukluğu demir eksikliği belirtilerindendir.
DEMİR İÇEREN BESİNLER
Demir içeren birçok besin vardır. Bunlardan bazıları; Tavuk ciğeri, istiridye, kuzu eti, ton balığı, yengeç, karides, sığır ciğeri, ördek eti, soya, yulaf, sardalye, ton balığı, tahıl, yulaf, Fasulye, barbunya, bezelye, patates, barbunya, ıspanak, sakatat, üzüm, irmik, pekmez, kepekli ekmek, kepekli ekmek, kabak, mercimek, nohut, kuru erik, börülce, domates, kaju, maydanoz, roka ve susam.
DEMİR EMİLİMİNİ ENGELLEYEN YİYECEKLER
Demir ihtiyacını karşılayan yiyeceklerin yanında bir de demir emilimine engel olan yiyecekler vardır. Bunlar arasında; Çay, kahve, kuruyemiş, süt ve süt ürünleri, bakla, kekik, çikolata, turunçgiller, kivi, çilek, brokoli, karnabahar, biber sayılabilir.
DEMİR EKSİKLİĞİ TEDAVİSİ
Demir eksikliği her zaman demir içeren besinleri tüketmeyle giderilemeyebilir. Bu yüzden ilaç takviyesi almak gerekebilir. İlaç ile tedavi ise süresi 6 ile 12 ay arasındadır. Emziren annelerde ve hamilelerde demir takviyesi kullanmak sakıncalı olabilir. Bunun yerine demir içeren besinler tüketmeleri daha uygundur.

25 Mayıs 2018 Cuma

İlkbaharda Ne Yemelisiniz?


Birçoğumuz her mevsim, bütün meyve ve sebzeleri bulamadığımız günleri hatırlamaz. Mevsimlik taze ürünlerle beslendiğinizde, vücudunuz ihtiyacı olan bütün besinleri alabilir. Siz de bu ilkbaharda siz de sadece mevsimlik yerel sebze ve meyvelerle beslenin ve aradaki farkı görün.
İlkbahar İçin İpuçları
Yerli üretilen yiyecekler genellikle daha ucuz olur ve daha yüksek besin değeri içerir çünkü daha taze olurlar, yine de besin değerlerini düşürmemek için dikkatli bir şekilde hazırlamalı ve pişirmelisiniz (Sebzeleri fazla pişirmeyin). Bu yiyeceklerin, bazı ithal ve sezon dışı ürünlerde olduğu gibi, görüntüleri ve dayanıklılıkları değil, sağlıklı ve lezzetli olmaları ön plandadır.
Marketinizde yerel meyve ve sebzelerin en iyisini bulabilirsiniz. Şehrimizdeki birçok semt pazarınızda ise çeşitli taze ve yerel ürüne ulaşabilmeniz mümkün. Marketinizde satılan mevsimlik ürünlerin nerede üretildiklerini kontrol edin.
Peki ya Meyveler?
Meyvelerin bazıları ithal edilmektedir, örneğin ananas, muz… Bu ürünler ülkemize gemi yolu ile gelir (uçak pahalı olduğu için). Bu meyveler erken toplanır ve yolda olgunlaştırılır, bu yüzden ne kadar taze olduklarını, ne kadar zamandır seyahat ettiklerini bilemeyiz. Ülkemizde de artık birçok çeşit tropikal meyve üretilmektedir, meyveleri alırken üretim yerini ve fiyatını kontrol edin, fiyatı düşükse genelde mevsimlik bir meyvedir.
Orijin ülke bilgileri için bizim tropikal meyve kitapçığımızı edinebilirsiniz.
Bazı Lezzetli Öneriler
Çorbalar
Havuç, zencefil ve kimyon çorbası  / 0.0 Bodypuan  / 4 kişilik
500g havuç doğrayın ve 1 büyük doğranmış soğan, 2 diş sarımsakla ve ½ tatlı kaşığı kimyonla beraber bir tencereye alın. 1 litre sebze suyu ekleyin, sebzeler yumuşayana kadar pişirin ve 1 tatlı kaşığı rende taze zencefil ilave edin. Blenderden geçirip servis yapın.
Ispanak ve patates çorbası / 5.0 Bodypuan / 4 kişilik
100g yıkanmış ıspanak ve 50g rokayı bir tencereye alın. 1 orta boy soğan, 1 diş sarımsak ve 1 orta boy doğranmış patatesi ilave edin. 1 litre sebze suyu ekleyin. Pişince blenderdan geçirin ve 100g light labne peyniri katın ve tekrar ısıttıktan sonra servis yapın.
Salatalar
Kereviz, havuç ve lahana salatası / 2.0 Bodypuan / 1 kişilik
İstediğiniz kadar rende kereviz, rende havuç ve ince ince doğranmış lahanayı karıştırın. Üzerine 200g light yoğurdu sos olarak dökün. İsterseniz kuru üzüm ve turp da katabilirsiniz.
Ispanak, roka ve portakal salatası / 1.0 Bodypuan / 1 kişilik
Ispanak ve rokaları ince ince doğrayın. Derisi çıkmış portakal dilimleri ve biraz kavrulmuş dolmalık fıstık ekleyin. Sos olarak da, kuru otlar kattığınız pirinç sirkesi ilave edin.
Elma ve kerevizli salata / 1.0 Bodypuan / 1 kişilik
Elmaları doğrayın ve kerevizleri dilimleyin. Üzerine light yoğurt dökerek servis yapın. Bu, çok serinletici bir tariftir. Daha fazla demir için bu salatayı ıspanak ve roka yatağında da servis yapabilirsiniz.
Ana Yemekler
Kuzu biftek
Kuzu biftekleri,  limon kabuğu rendesi ve taze biberiyeyle ovarak ızgarada pişirin. Sebze suyunda pişmiş kuskusla beraber nefis olur.
Ördek
Bütün bir ördeği, pişirmeden önce şişle birkaç yerinden delin ve üzerine kaynar su dökün. Bunu 2-3 kere daha tekrarlayın. Bir ızgara telinin üzerinde pişirerek yağının akmasını sağlayın. 180 derece veya fanlı fırınınız varsa 160 derecede gayet yavaş, 2 saatte pişirin. Dilimleyip derisiz olarak taze sebzelerle servis yapın. Ördek yukarıdaki ıspanak, roka ve portakal salatasıyla da çok yakışır.
Ördeğin göğüs etini parçalara ayırıp (derisiz) salatanın üzerine koyup da yiyebilirsiniz.
Somon
Fileto somonun her bir yüzünü 3-4 dakika ızgara da pişirin. Limon dilimleri ile patates ve kereviz püresi üzerinde servis yapın. Somonu kurutmamak için fazla pişirmemeye dikkat edin.
Levrek
Levreği, folyonun içinde domates, limon dilimleri ve biberiye ile pişirin. 15-20 dakika 180 derece veya fanlı fırınınız varsa 160 derecede pişirin. Çatal ile pişip pişmediğini kontrol edin.
Sebze Yemekleri
Havuç
Havucu birkaç kimyon tohumu, biraz rende zencefil ve portakal suyuyla fırınlayın. Kuzu etinin yanında çok lezzetli olur.
Karışık mevsim sebzeleri
Lahanayı, kerevizi, brokoliyi, soğanı, havucu, pırasayı ve taze fasulyeyi soteleyin. Lezzetli bir bahar kutlaması yapın.
Brokoli
Buharlanmış brokoliyi, üzerine rende muskat ekip, limon suyu sıkarak yiyin.
Kuşkonmaz
Kuşkonmazın sezonu çok kısadır, Nisan ortasından, Haziran ortasına kadar bu sebzeyi bulabilirsiniz. Tazeliğinin ve nefis tadının keyfini çıkarın. Sık sık pişirin. Özel bir yemekte ızgara somonun yanına çok yakışacaktır.
Pratik Tatlılar
Pişmiş meyvenin verdiği tadı hiçbir zaman küçümsemeyin. Dilimlenmiş elmayı, az suda limon kabuklarıyla pişirmeyi denediniz mi? İsteseniz biraz tatlandırıcı da katabilirsiniz. Pişmiş elmaları, yağsız yoğurtla servis yapın. Aynı tarifi armutla da deneyin, bu sefer limon kabuğu yerine portakal kabuğu koyun.