Enginar
Yumru şeklinde çiçekleri olan ve 2 metreye kadar
uzayabilen bir bitki olan enginar, A ve C vitaminleri ile kalsiyum, potasyum,
demir, manganez ve fosfor mineralleri açısından zengindir.
Enginar, karaciğeri korur ve karaciğer hastalıklarının
daha çabuk iyileşmesini sağlar, sarılık geçirenler için çok yararlıdır. Böbrek
ve bağırsakların düzenli çalışmasına, böbreğin kum dökmesine yardımcı olur,
sindirimi kolaylaştırır. Kandaki şeker oranını ayarlar, kolesterolü düşürür.
Vücuda dinçlik verir. Bedeni ve zihinsel yorgunluğu giderir. Enginar kalbi,
damar sağlığını korumakta da etkilidir. Hücrelerin yıpranmasını engelleyerek
yaşlanmanın etkilerini azaltır.
Enginarın
pişirilmesi
Ülkemizde genellikle enginarın zeytinyağlısı
yapılmaktadır, ortasına havuç, patates ve bezelye konularak daha da
lezzetlendirilen bu yemeğin, sunumu da pek şık olur. Fakat enginar çorbada ve
salatada kullanıldığı gibi, pilav ve risottoya eklenebilir, bunun dışında
graten olarak da hazırlanabilir. Doğranmış enginar, içindeki asit ve klorofilin
okside olmasından dolayı çabucak kararır. Enginarı, içinde limon suyu veya
sirke bulunan suda bekleterek kararmasını önleyebilirsiniz.
Fransa’da enginarları bütün halinde tuzlu suda
haşladıktan sonra yapraklarını koparıp, mayonez, limon suyu, dövülmüş sarımsak
ile hazırlanan sosa batırıp, kemirerek yerler.
İtalya’da enginarın ortasını, pizza malzemesi olarak
ilkbaharda yağda kavurup, yazın zeytinle, sonbaharda mantarla, kışın jambonla
beraber kullanırlar.
İspanya’da enginarlar, paella malzemesi olarak ya da
yumurta ile frittata olarak pişirilir.
Semizotu
Sebzeler arasında en fazla Omega-3 içerdiği saptanan
semizotunu sık sık tüketmelisiniz. Semizotu, A, B, C vitamini ve magnezyum,
kalsiyum, potasyum ve demir gibi mineraller içerir. Köküne yakın kırmızı
pigmentli bölümünde antioksidan maddeler bulunur. Mesane ve böbrek
hastalıklarında idrar sökücü olarak etki gösterir. Mide yanmasına yani mide
asidine karşı kullanılır.
Semizotunun
pişirilmesi
Salatası, cacığı, sıcak ve soğuk yemeği, böreği,
bulgur pilavı, risottosu yapılır.
Brokoli
Brokoli memleketimize son yıllarda gelmiş ve her
insanın mutfağında pişmesi gereken bir sebzedir. Brokoli içerdiği maddeler
açısından insan sağlığı üzerinde çok faydalıdır. A, C ve E vitaminlerini
içermektedir. İçerdiği flavonoidler bağışıklık sistemini güçlendiren bir
özelliğe sahiptir. Antibiyotik özelliği de bulunan brokoli, meme, prostat,
bağırsak ve idrar kesesi kanserlerine karşı güçlü bir koruyucudur. Özellikle bu
kanser türlerine karşı brokolinin içerdiği bazı maddeler (sulforafen gibi)
zenginleştirilerek kanser tedavisinde başarıyla kullanılmaktadır.
Menopoz dönemindeki kadınlarda, östrojen hormonunun
düzenli çalışması için brokolideki bitkisel hormonlardan yararlanılmaktadır.
Brokolinin kendine özgü olan lifli yapısı bağırsaklarda oluşan toksinlerin
uzaklaştırılmasında etkilidir. İçinde bulunan sulforafen maddesinin aynı
zamanda damarların tıkanmasını önleyici ve kanın düzenli akmasını sağlayıcı
etkisi vardır.
Brokolinin
pişirilmesi
Brokoli genelde haşlanarak veya buharlanarak pişirilir fakat günümüzde
brokoliye ordövr tepsilerinde çiğ olarak da rastlamaktayız. Haşlarken sebzenin
anti-kanser maddelerini azalttığı bilinmekte ve bundan dolayı buharlama,
mikrodalgada pişirme, sotelemenin daha yararlı olduğu söylenmektedir. Brokoli
haşlarken içindeki sülfürün yaydığı koku sizi bu yararlı sebzeyi yemekten
alıkoymasın, bu sebzeyle lezzetli çorbalar, salatalar, makarnalar ve gratenler
pişirmeyi ihmal etmeyin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder