31 Ekim 2020 Cumartesi

Karanfilin Faydaları Nelerdir?


Yemek pişirmede ve çeşitli amaçlarla kullanılan karanfil, Dünya çapında en çok kullanılan baharatlardan biridir. Ayrıca sigaranın boğucu tadını engellemek için tatlandırıcı olarak da karanfil aroması eklenir. Yağ yapımında antiseptik olarak ve hatta sağlık açısından faydalar eklemek için kullanılır. Eugenol isimli bileşikten gelen çok güçlü bir aromaya sahiptir. Tat olarak kattığı faydaların yanı sıra ek olarak da birçok hastalıkta tedavi edici olarak kullanılan ilaçlarda ve pek çok sağlık alanında yararları da vardır.
Karanfiller ufak boyutlarda olsa da besleyici ve doğal faydaları düşünülecek olduğunda devasa boyutlara ulaşmaktadır. Bu yardımların arasında sindirime yardımcı olması, antimikrobiyal etkilere karşı koruyucu özelliği, kansere karşı savaşması, karaciğeri koruması, vücudun bağışıklılık sistemini arttırması, diyabet yani şeker hastalığının kontrollü bir şekilde etkilerinin azaltılması, kemik yoğunluğunun artışı, anti mutajenik özellikleri ve baş ağrısını engellemesi ile birlikte afrodizyak özellikleri de bulunmaktadır.
Karanfilin 100 gramında 65 gram karbonhidrat, 6 gram protein, 13 gram yağ, 2 gram şeker bulunmaktadır. Ayrıca 274 kcal enerji ve 33 gram değerinde lif de bulunur. İçerisinde çeşitli mineraller, kalsiyum, sodyum, magnezyum, demir, fosfor, potasyum ve çinko mineralleri bulunur. Vitamin bakımından bakıldığında ise C vitamini, A vitamini, K vitamini, D vitamini, E vitamini, tiamin, riboflavin, niasin, folat, B6 vitamini ve B12 vitamini de bulunmaktadır. Karanfilin asıl olarak faydalı olduğu durumları yazımızın devamında alt başlıklar altında daha ayrıntılı bir şekilde inceleyeceğiz.
1.Sindirim

Karanfilin içerisinde bulunan bileşikler, sindirimi sağlayan enzimlerin salgılanmasını sağlar. Bu durumun bir sonucu olarak da şişkinlik, bulantı, dispepsi ve mide sinirlerini ayarlar. Pudra olarak, kavrulmuş olarak ve bal ile alımı sindirim bozukluklarına karşı faydalı olmaktadır. Ayrıca kusma ve ishal gibi midesel rahatsızlıklara olan etkileri de göz ardı edilemez. Tek dikkatli olmanız gereken konu ise karanfilin çok kuvvetli bir baharat olmasından dolayı midenizi tahriş edebilme olasılığıdır.
2.Antibakteriyel

Karanfilin zararlı bakterileri durdurucu etkileri de bulunmaktadır. Bu baharatın birtakım insan patojenlerine karşı antibakteriyel özelliklerini test etmek amacı ile çeşitli deneyler yapılmıştır. Sonuç olarak karanfilin bu patojenleri durdurup, öldürebilme kabiliyeti elde edilmiştir. Ayrıca kolera bakterilerinin yayılması ve büyüyerek çoğalmalarını engellemek amacı ile karanfil ek bir ilaç olarak kullanılabilmektedir.
3.Diyabet Kontrolü

Birçok hastalığın tedavisinde çeşitli geleneksel ilaçlar kullanılmıştır. Bu hastalıklardan biri de diyabettir. Diyabet hastalığına sahip olan kişilerin vücutlarında metabolizmaları gereği ya insülin hormonu az miktarlarda üretilir ya da hiç üretilmez. Bu durumda diyabet hastalığına sebebiyet verir. Tedavi olarak karanfil tüketiminde yapılan araştırmalara göre, karanfil insülin hormonunu taklit eden bir hormon üretir. Bu da kan şekeri seviyenizi kontrol etmede inanılmaz etkiler bırakır. Böylece diyabet hastalığını engelleyebilir ya da hastalığa çoktan sahipseniz etkilerini azaltacak önlemleri de alabilirsiniz.
4.Bağışıklık Sistemi

Karanfilin bir diğer faydası da bağışıklık sistemini geliştirmek üzerinedir. Böylece vücudunuzun direncini arttırıp hastalıklara karşı koruyacaktır. Karanfilin kurutulmuş çiçek tomurcuğu da beyaz kan hücrelerinizin üretiminin artmasını ve doğal olarak bu hücrelerin sayılarının artmasını sağlar. Böylece gelişmiş tıp ekstra hassasiyeti geliştirir. Sonuç olarak bağışıklık sisteminizde belirgin bir artışa sebep olacaktır.
5.Karaciğer

Karanfilde yüksek miktarlarda antioksidan bulunmaktadır. Antioksidanlar vücudumuzda bulunan toksin ve serbest radikaller gibi zararlı etkiler bırakan maddeleri durdurmakla görevlidir. Bu yüzden karaciğerinizi korumak için en ideal besinlerden biri de karanfildir. Uzun vadede metabolizmada serbest radikal üretimi ve lipid profili artacaktır. Bu da karaciğerinizde bulunan antioksidan miktarını azaltıcı bir etki yapacaktır. Bu durumu önlemek adına karanfil tüketimine gereken önemin verilmesi ve düzenli olarak tüketilmesi gerekmektedir.
6.Kemik Sağlığı

Karanfildeki hidro-alkolik ekstralar, eugenol ve türevleri gibi fenolik bileşikleri içermektedir. Bu bileşiklere örnek olarak flavanoller, flavonlar ve izoflavonlar verilebilir. Bu yararlı maddelerin faydaları arasında kemik sağlığının korunmasını sağlamak vardır. Ayrıca kemik hastalıkları ile ilgili rahatsızlıkları da engeller. Bu durumlara örnek olarak kemik yoğunluğunun artması, kemik mineral içeriğinin artması ve osteoporoz yani kemik kırılganlığı gibi durumlara iyi geldiği bilinmektedir.
7.Cilt Sağlığı

Karanfil yağının akneleri ortadan kaldırdığı bilimsel araştırmalar sonucu ortaya çıkmıştır. Bu kullanımlar genel olarak yüz maskesi ya da masaj kremi şeklinde gerçekleşmektedir. Cilde sürüldüğü zaman ufak bir sızlama hissinin oluşmasına sebep olabilir. Bu his karanfil yağının doğasında bulunan güçlü etkisinden kaynaklanır. Karanfil yağının, etkilenmemiş alanlara yayılması da o bölgede bulunan bakterilerin ve mikropların öldürülmesine sebep olur. Bu tür siyah nokta, akne, yara izi, sivilce ve pullu deri gibi çeşitli cilt hastalıklarının tedavisinde karanfil yağından oldukça sık bir şekilde faydalanılmaktadır.
Karanfil yağının diğer etkileri arasında ise lekeler ve yara izleri tedavisi yer almaktadır. Kimyasal bir içeriğe sahip olan karanfil yağı, profesyonel bir kişi tarafından cildinize uygulanır ise, cildinize doğrudan etki edecek ve yara izleri ile lekelerin tedavisinde etkili bir şekilde kullanılabilecektir. Ölü deriyi temizler ve çok daha pırıltılı bir cilde sahip olmanızı sağlar.
Karanfilin sağlıklı bir cilt için tavsiye edilmesinin bir diğer sebebi de yüksek antioksidan içeriğidir. Sağlıklı cilt ve vücut bakımı için antioksidan olmazsa olmazlardandır. Karanfil yağı potasyum, sodyum, fosfor, demir, A vitamini ve C vitamini bakımından zengindir. Bu saydıklarımız ise cilt sağlığının düzeltilmesi anlamında oldukça önemli bir role sahiptir.
Genel olarak vermiş olduğumuz bilgilerin ardından karanfilin ve karanfil yağının faydalarını alt başlıklar altında daha ayrıntılı olarak inceledik. Bu incelediğimiz kısımlar karanfilin asıl olarak faydalı olduğu durumlardır. Dolaylı yollardan karanfilin faydaları ise baş ağrısını kesmesi, sabah bulantısını azaltması, kusma engelleyici etkisi, öksürük ve daha rahat bir nefese sahip olunması, diş ağrısını kesmesi ve stresi azaltması olarak ifade edilebilir. Şimdi de fazla karanfil tüketimi durumunda vücudunuzda oluşabilecek zararlı etkilerden bahsedeceğiz. Son olarak da karanfilin besin değerlerine ait bir tabloyu sizler ile paylaşıp yazımızı noktalayacağız.
Fazla Karanfil Tüketmenin Bir Zararı Var Mıdır?
Karanfil genel olarak sağlıklı bir besindir. Ancak bazı durumlarda ya da fazla tüketildiğinde çeşitli yan etkilere neden olabilir. Bu da kişilerin metabolizmalarına göre değişiklik gösterir.
Örnek olarak herhangi bir aşının içerisinde yer alan karanfil yağı konsentresinin derinin altına enjekte edilmesi solunum problemlerine ve akciğer enfeksiyonlarına sebep olabilir.
Karanfilin aşırı miktarda tüketimi kanınızın pıhtılaşmasını geciktirecek ve kanama hızınızı arttıracaktır. Bu da karanfilin içerisinde bulunan eugenol maddesinin kanı inceltici etkileri sayesinde gerçekleşir. Sonuç olarak fazla karanfil tüketimi kanama düzensizliklerine sebep olabilir.
Cilt problemlerinizde kullandığınız karanfil ya da karanfil yağının direk olarak derinize etki etmesi cildinizin daha hassas bir hale gelmesine sebep olabilir. Bu da bazen cilt hücrelerinizin hasara uğrayabileceği anlamına gelmektedir.
Ayrıca karanfilin ağız yolu ile tüketimi de birtakım diş ve ağız tahrişlerine sebep olabilir. Bu yüzden tüketimi esnasında gerekli önlemleri alınız ve karanfil tüketiminden sonra dişlerinizi fırçalayınız ya da ağzınızı çalkalayınız.
Sonuç olarak karanfilin fazla tüketilmesi durumunda oluşabilecek yan etkileri de incelemiş bulunmaktayız. Şimdi de son olarak karanfilin besin değerleri tablosunu siz değerli okurlarımız ile paylaşıp yazımızı noktalayacağız. Umarız vermiş olduğumuz bilgiler ile karanfil hakkında daha detaylı bir bilgi birikimi elde etmiş olursunuz.
Toz Karanfilin Besin Değerleri
Porsiyon Miktarı: 100 g
  • Kalori (kcal): 273
  • Toplam yağ: 13 g
  • Trans yağ: 0,3 g
  • Kolesterol: 0 mg
  • Sodyum: 277 mg
  • Potasyum: 1.020 mg
  • Karbonhidrat: 66 g
  • Diyet lifi: 34 g
  • Şeker: 2,4 g
  • Protein: 6 g
  • A vitamini: 160 IU
  • C vitamini: 0,2 mg
  • Kalsiyum: 632 mg
  • Demir: 11,8 mg
  • D vitamini: 0 IU
  • Piridoksin: 0,4 mg
  • B12 vitamini: 0 µg
Magnezyum: 259 mg


 
Karanfilin Faydaları arasında ne yokki, uygun miktarlarda tüketildiğinde hem bir lezzet kaynağı hemde iyi bir zihin ve iştah açıcı.
Karanfilin faydaları nelerdir sorusunu cevaplayarak ayrıca karanfil çayı tarifi ile sizi bu mucizevi bitki hakkında bilgilendirmek istiyoruz.
Karanfiller renk renk, alımlı ve baharatı andıran hoş kokulu çiçekleri ile sevilen süs bitkilerindendir. Daha çok saksılarda, bahçelerde ve çiçekçilerin vitrinlerinde görmeye alıştığımız bu bitkilerin doğada 300’ü aşkın türü vardır. 
Karanfilin Faydaları  Nelerdir?
  • Antiseptiktir. Bakteri ve mikropları kırar.
  • Diş ağrılarına iyi gelir.
  • Ağız kokusu ve mide hastalıklarına iyi gelir.
  • Gaz söktürücü özelliği vardır.
  • Uyarıcıdır.
  • Beden ve zihin yorgunluğuna iyi gelir..
  • İştah açıcı özelliği vardır.
  • Öksürüğe iyi gelir ve bağışıklığı güçlendirir.
  • Cilt üzerinde kullanımında böcek ısırmalarına, romatizma, eklem ağrılarına ve kas ağrılarına iyi gelir.
  • Kan dolaşımını rahatlatır. Kandaki şekeri düzenler.
  • Cinsel uyarıcı etkisiyle performans arttırıcıdır.
Anayurdu Moluk Adaları olan tropik bir ağacın karanfil adı verilen kurutulmuş çiçek tomurcukları baharat olarak kullanılır. Yılda 2 kez tomurcuklanir ve 75 yaşına kadar yaşayabilir.
Karanfil Çayı Nasıl Hazırlanır?
Kurutulmuş 7 diş karanfili havanda iyice toz haline gelinceye kadar dövün. İçeceğiniz bardak kadar suyu kaynattıktan sonra ocağı kapatın ve karanfil tozunu suya atın. Demliğin kapağı kapalı halde 10 dakika demlenmesini bekledikten sonra içebilirsiniz. Çayın güçlü olması için 20 dakika demleyebilirsiniz. Eğer bir seferde daha çok karanfil çayı hazırlayarak depolamak isterseniz buzdolabında 2-3 gün dayanır.
Karanfil tomurcukları doğrudan güneşte ya da yakılan bir odun ateşinin çevresinde kurutulur. Kurutulduğunda kökü kahverengiye dönen tomurcukların oldukça keskin, baharlı bir kokusu ve yakıcı bir tadı vardır.  Bu özgün tat koku bileşiminde ki ucucu yağdan kaynaklanır. Karanfil tanelerinden damitilarak çıkarılan bu uçucu yağ karanfil esansı adı altında satılır. Karanfil tane yada toz halinde tatlılar da, kompostolarda ve bazı alkolsüz içeceklerde tat verici olarak kullanılır. Bunun yanı sıra kafanfilin faydaları arasında, böcek kovucu etkiside mevcut.

 

30 Ekim 2020 Cuma

Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak… Aslına bakarsan tüm canlılar hür olmalıdır…

Pesimist (Karamsar): Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak… Dönerse senindir; beklediğin üzere dönmezse zaten hiç senin olmamıştır.
 
Optimist (İyimser): Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak… Üzülme, dönecektir!..

Suspicious (Şüpheci): Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak… Dönerse bu işte bir bit yeniği var demektir…
 
Impatient (Sabırsız): Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak… Bir müddet bekle, dönmezse unut gitsin!..
 
Playful (Muzip): Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak… Dönerse bir daha serbest bırak. Gene dönerse gene bırak.
 
Greenpeace: Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak… Aslına bakarsan tüm canlılar hür olmalıdır…
 
Biologist (Biyolog): Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak ki, evrimini tamamlaması mümkün olsun…
 
Statisticions (İstatistikçi): Eğer birini seviyosan; O’nu serbest bırak… Seviyorsa dönme ihtimali çok yüksektir… Sevmiyorsa ilişkiniz zaten muhtemel değildir.
 
Over possessive persan (Aşırı sahiplenici tip): Eğer birini seviyorsan; O’nu kesinlikle serbest bırakma…
 
Psychologist: Eğer birini seviyorsan; O’nu serbest bırak… Dönerse kendine güveniyor demektir. Dönmezse süperegosu baskın demektir. Gitmiyorsa manyak demektir…
 
Tasasız: Eğer birini seviyorsan; Kendini serbest bırak… Niye diye sorarsa,seni hiç alakadar etmez de!..
 
(Mali eksper): Eğer birini seviyorsan; O’nu serbest bırak… Dönerse borç almaya devam edebilirsin, dönmezse ara ve borçlarının üstüne yattığını söyle…

29 Ekim 2020 Perşembe

Cranberrynin Faydaları


Bilim adamları tarafından ispatlanmış faydalarını saymadan önce cranberry nedir, hangi bileşenleri içerir ve nasıl tüketilir kısaca göz atalım. Cranbeerry, turna yemişi diye de bilinen hafif ekşi bir tada sahip çekirdeksiz bir meyvedir. Görüntü olarak ise kızılcık meyvesine benzemektedir. Cranberry yani diğer adıyla turna yemişi, yaban mersini ve Concord üzümü gibi Kuzey Amerika kökenli bir meyvedir. Ülkemizde ise daha çok Karadeniz Bölgesinde üretilir. Dünyadaki üretimi Amerikanın yanı sıra Kanada ve Şili gibi ülkelerdedir. Cranberry bizdeki adıyla turna yemişi, taze meyve olarak tüketildiğinde beklenenin aksine acı bir tat veriyor. Tabii bu tadın da seveni çok fazla!
İster kek ve kurabiyelerinizde kullanabileceğiniz, ister yalın olarak tüketebileceğiniz cranberyy meyvesini isterseniz de yoğurdunuza koyup ya da suyunu sıkıp tüketebilirsiniz. Yapılan araştırmalar sonucunda birçok faydasının olduğu da kanıtlanan turna yemişi (cranberry) içinde, kalsiyum, C-K-E ve B6 vitaminlerini, potasyum, demir, magnezyum gibi bileşenlerden barındırır. Çok zengin bu içeriğiyle vücuda faydası olmayacağı düşünülemeyen bu meyvenin sağladığı faydalar bakalım nelermiş?
Cranberrynin Faydaları Nelerdir?
1. Kanser Oluşumunu Engeller
Cranberry yani turna yemişinin içinde bulunan fitokimyasalların akciğer, meme gibi kanser türlerini ve tümörlerin oluşumunu engeller. Ayrıca bağışıklık sisteminizin de güçlenmesini de sağlar.
2. Şeker Hastalığını Engeller
Meyve şeklinde tüketilen cranberry kişinin kan şekerini düzenler. Böylelikle de şeker hastalığının oluşumunu engeller. Ayrıca kan şekerini düzenlediği için de şeker hastalarına cranberry uzmanlar tarafından tavsiye ediliyor.
3. Kemik Sistemini Korur
İçinde bulunan yoğun kalsiyum oranı ile kemik sistemini koruyan cranberry kemik gelişimini de olumlu yönde etkiler. Aynı zamanda vücuttaki eklem sıvısını da dengeleyen turna yemişi iskelet ve kemik sisteminin sağlıklı bir şekilde oluşmasını sağlar.
4. İltihap Kurutur
Cranberry yani diğer adıyla turna yemişi içinde yoğun olarak A1 ve C vitaminlerini bulundurmasından dolayı özellikle ağız içi iltihaplarını ve vücuttaki diğer iltihaplanmaları da kurutarak yok eder. Ayrıca cranberrynin yaraların iyileşmesinde de çok fazla desteği vardır. Özünde barındırdığı vitaminler sayesinde yaraların
iyileşme sürelerini de hızlandırır.
5. Böbreklerin Çalışmasını Destekler
Böbreklerin daha sağlıklı çalışmasında büyük etkisi olan cranberry aynı zamanda böbreklerde kum oluşmasını da önler. Bu yüzden de böbrek taşı oluşumunu engellemiş olur.
6. İdrar Yollarını Açar
Böbreklerin daha sağlıklı çalışmasını sağladıktan sonra idrar yolları enfeksiyonunu da önler. Hatta araştırmalara göre idrar yollarında oluşabilecek kistleri de önler. İdrar yollarının daha sağlıklı çalışmasını sağlaması için uzmanlar kuru meyve olarak tüketilmesini önerir. Ayrıca uzmanlar tarafından günde bir bardak cranberry suyunun tüketilmesi halinde idrar yolu enfeksiyonunun tekrarlanmasının önlenebileceği söyleniyor.
7. Kalp Rahatsızlıklarını Önler
Damar tıkanıklarını engellemesi ve kalp kaslarının daha iyi çalışmasını sağlayarak kalbin daha az yorulmasını sağlayan cranberry meyvesinin taze meyve şeklinde tüketildiğinde kalp rahatsızlıklarını azalttığı uzmanlar tarafından söylenir.
8. Sindirimi Destekler
Turna yemişi yani cranberry lifli bir yapıya sahiptir. Hazımsızlık çeken, sindirimde problem yaşayan kişilere ise uzmanlar lifli ürünleri önerir. Bu yüzden cranberry hazımsızlık ve sindirim sistemi problemlerine çok iyi gelir. Yeterli miktarda tüketildiğinde sindirim enzimlerinin daha sağlıklı çalışmasını ve işlevini daha sağlıklı bir şekilde yerine getirmesini kolaylaştırıyor.
9. Antibiyotik Kullanımını Azaltır
Yapılan araştırmalara göre turna yemişi yani cranberry tüketimi antibiyotik tüketimini azaltır. Doğal antibiyotik yerine geçen bu meyve özellikle taze meyve olarak tüketildiğinde bu etkisini daha fazla gösterir.
10. Yaşlanmayı Geciktirir
Yüzyıllardır aranan bir şey olsa gerek geç yaşlanmak. Cranberry de içinde %95 oranında antioksidan barındırması sebebiyle yaşlanmayı geciktiriyor. Aynı zamanda da yaşlanmanın vücuda olan olumsuz etkilerini azaltıyor.
11. Hafızayı Güçlendirir
İçinde yoğun miktarda Omega 3 bulunduran cranberry vücudun Omega 3 ihtiyacını doğal yollardan karşılaması ile çok önemlidir. Omega 3’ün vücuda yararı da hepimizin bildiği gibi hafızayı güçlendirmesi. Bu yüzden doktorların da tavsiyesi hafızayı güçlendirme için turna yemişinin tüketilmesi.
12. Diş Eti Hastalıklarını Önler
Yapılan araştırmalara göre cranberrynin diş eti hastalıklarını önlediği kanıtlanmıştır. Diş etine yapışabilecek bakterilerin yapışmasını önleyerek bu korumayı sağlayan cranberry yeterli miktarda tüketildiğinde diş eti rahatsızlıklarınızı giderecek ve oluşumunu engelleyecek.
13. Ülser Rahatsızlığına İyi Gelir
Cranberry yani turna yemişinin suyu tüketilmesi mideye yapışacak zararların bakterilerin yapışmasını engeller. Güçlü bir antioksidan olmasından kaynaklı bu özelliği ile mide ülserine sebep olan bakterinin mideye yapışmasını engelleyerek ülser rahatsızlığına iyi gelir ve oluşumunu engeller.
 14. İyi Kolesterolü Artırır
Her ne kadar kimi uzmanlar tarafından kolesterolün iyisi ya da kötüsü olmaz denilse de yapılan araştırmalar sonucunda iyi kolesterolün varlığı ortaya konulmuş bir gerçek. Durum böyle olunca da iyi kolesterolün artırılması için uzmanlar birçok şeye de başvurulabileceğini söylüyor. İşte başvurulabilecek yöntemlerden biri de cranberry diğer bir adıyla turna yemişi tüketimi. Cranberry yapılan araştırmalara göre iyi kolesterolü artırmakta ve kalp sağlığını desteklemektedir.
15. Bağışıklığı Güçlendirir
Cranberry için en iyi antioksidan diye bahsetmemiz görüldüğü üzere pek de boşuna değil. İçinde bulundurduğu C vitamini ve zengin yapısıyla kişiyi hastalıklardan korur. Bağışıklığı da güçlendiren cranberry bağışıklık sisteminin sağlıklı işlemesini sağlar. Günde bir bardak cranberry suyu tüketerek bağışıklık sisteminizi hem koruyabilir hem de güçlendirebilirsiniz.
16. Tok Tutar
Diyet listelerinde de yer tutan cranberry tok tutan bir meyvedir. Bir çorba kaşığı cranberry kurusu bir porsiyona eşittir. Bu yüzden diyet yapan, zayıflamak isteyen kişilerde ara öğün olarak cranberry tüketimi diğer kırmızı meyveler gibi oldukça yaygındır. Fakat siz yine de cranberryi zayıflamak için kullanmadan önce bir uzmana danışmalısınız.
Cranberry Nasıl Tüketilmeli?

Cranberryi taze alıp meyve olarak tüketebilirsiniz. Şekli itibariyle üzüme benzemesinden dolayı denemeden önce tatlı bir tat vermesi beklense de sanılanın aksine turna yemişi acı bir meyvedir. Ama tabi ki bu acımsı tat sizi rahatsız etmezse eminiz ki çok seveceksiniz.
Taze meyve olarak tüketmek istemiyor iseniz kuru yemiş olarak da cranberryi tüketebilirsiniz. İsterseniz kendiniz kurutarak isterseniz de aktarlarda ya da marketlerden kurutulmuş halini alabilirsiniz. Kuru yemiş olarak tüketilmesi durumunda içine tatlandırıcılar konulacağı için taze meyve halindeki acı tadından ziyaden daha tatlı bir tat olarak tüketebilirsiniz.
İsterseniz cranberrynin suyunu hazırlayarak sıcak yaz günlerinde kendinizi ve yakınlarınızı serinletecek bir meyve suyu elde edebilirsiniz. Peki turna yemişinin suyu nasıl elde edilir? Yaklaşık yarım kilo cranberry meyvesine iki su bardağı su eklenerek kaynatılır. Cranberry kaynadıkça kırmızı rengini suya verecektir. Su tamamen kırmızı rengini alıncaya kadar kaynatılır ardından süzülerek soğumaya bırakılır. Turna yemişi suyunuz hazır, dilediğiniz soğukluğa geldikten sonra tüketebilirsiniz.

Meyveli yoğurt tüketmeyi seviyorsanız yoğurdunuzun içine bir de cranberry eklemeyi deneyin. İster kuru halini ister de taze meyve halini yoğurdunuza ekleyerek çok güzel bir tat elde edebilirsiniz.
Kek ya da kurabiye yapmayı ve meyveli tatları çok seviyorsanız karışımlarınızın içine ekleyeceğiniz cranberry eminiz ki çok hoşunuza gidecek. Yine ister kurutulmuş halini ister de taze meyve halini kek ve kurabiyelerinizde kullanarak meyveli ve hoş tatlar elde edebilirsiniz. Kek ve kurabiyelerinizi yiyen kişiler mutlaka tarifini isteyeceklerdir.

28 Ekim 2020 Çarşamba

Guacamole


(4 kişilik)
  • 2 olgun avokado
  • 1/2 çay kaşığı tuz
  • 1 limon veya lime suyu
  • 1 küçük kırmızı soğan
  • 2 adet acı Serrano biberi
  • 1 sırık domatesi
  • 1 tutam taze kişniş
  • Karabiber



Yapılışı
Avokado bir bıçakla uzunlamasına ortadan bölünür ve dikkatlice ortasından çekirdeği çıkarılır. Bir kaşıkla avokadonun içi oyulur ve meyvesi bir kabın içinde lime suyu ve tuz eklenerek çatal yardımıyla ezilir. Çekirdekleri çıkarılmış domates küp küp doğranır, soğan yemeklik kesilir, kişniş kıyılır ve acı biber ince halkalar halinde dilimlenir. Avokado püresi ve doğranmış bütün malzemeler karıştırılır, üzerine taze çekilmiş karabiber ekilir ve servis edilir.

27 Ekim 2020 Salı

Türk kahveli çikolatalı milkshake




4 kişilik

4 çorba kaşığı (60 ml) çikolata sosu
2 su bardağı (500 ml) kaymaklı dondurma
½ su bardağı (125 ml) süt
4 tatlı kaşığı (20 ml) Türk kahvesi
½ su bardağı (120 ml) krema

Süslemek için
4 adet oreo bisküvi

Hazırlanışı

Dört adet su bardağına birer kaşık çikolata sosu dökün. Kremayı derin bir kaseye alın. Mikser yardımıyla katılaşana kadar çırpın. Krema torbasına aktarıp buzdolabında bekletin. Dondurma, süt ve Türk kahvesini blender hazinesine alın ve homojen bir kıvam alana dek, otuz saniye kadar karıştırın. Türk Kahveli&Çikolatalı “Milkshake”i hazırladığınız dört bardağa bölüştürün. Üzerine çırpılmış kremadan sıkıp Oreo bisküviler ile süsleyin. Türk kahvesi serpiştirip hemen servis edin.

26 Ekim 2020 Pazartesi

Dağ Nohutunun Faydaları


Mayıs ayının sonlarında, yöresel olarak Haziran ayı boyunca köylü pazarlarında, sokaklarda satılan bir demet mutluluk, dağ nohutu. Pek çoğumuz için çocukluğumuzda kalan bir anı, şanslı olanlarımız içinse çocukluğumuzdan beri devam eden lezzetli bir eğlencelik. Gerçekten de dağ nohutu hem lezzetli hem yemesi eğlenceli bir yiyecek. Peki ama nedir bu dağ nohutu? Gerçekten de dağlarda mı yetişir? Atıştırmalık mıdır sadece, başka şekilde tüketemez miyiz? Ya sağlığımıza kattıkları? Biz de sizin gibi merak ettik ve araştırdık. Şimdi öğrendiklerimizi paylaşma zamanı.
Dağ Nohutu Nedir?
Ülkemizde taze nohut, yeşil nohut, deli nohut, delice nohut gibi isimlerle bilinen dağ nohutu, yemeklik kuru nohutun tam olgunlaşmamış halidir. Bu yöresel isimler bazen çok kafa karıştırıcı olabiliyor. Örneğin Mersin’de dağ nohutuna firik diyorlar oysa Gaziantep’te firik bir bulgur çeşidinin adı. Bazı yörelerde de buğday ve mısırın henüz olgunlaşmamış tohumlarının közde pişirilmesiyle elde edilen atıştırmalığa da firik denir. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Hatta hakkında sayfalar dolusu yazı yazılabilir ama şimdi değil. Biz konumuza, dağ nohutuna dönelim.
Bildiğiniz gibi nohut ülkemizde en çok tüketilen kuru baklagiller arasında ve kuru fasulyeden sonra 2. sırada yer alıyor. Bilinen en eski tarım bitkilerinden olan nohut, binlerce yıldır üzerinde en çok araştırma ve iyileştirme çalışması yapılan bitki muhtemelen. Ne toprak ne de iklim konusunda hiç seçici bir bitki olmayan nohut, hemen her toprakta ve hava şartında yetişebiliyor. Senede sadece 1 defa ürün veren bu değerli besin maddesi için yapılan bilimsel araştırmalar, daha kaliteli ürün elde etmek ve daha çok verim alınmasını sağlamaya yönelik. Ülkemizde yetişen türleri en fazla 1 metre yüksekliğinde ve otsu bir bitki olan nohut, bakla denen çiçekleri içinde tohumlarını taşıyor ve bizim besin olarak tükettiğimiz kısmı da işte bu tohumlar. Yetiştiği bölgeye ve cinsine göre her bir baklanın içinde en fazla 2 tohum, yani nohut tanesi bulunur. Bahar aylarında ekimi yapılan nohut, kısa zaman içinde filizlenir ve 1 ay içinde ürün vermeye başlar. Nohutların olgunlaşmaya başladığı günlerde yeşil olan rengi, günler geçtikçe sararır. Yaprakları ve bakla denen kapsülleri tamamen sararan nohutlar toplanır ve uygun şartlarda nemini tamamen kaybedene kadar kurutulur böylece yemeklik nohut olarak adlandırılan bakliyat elde edilir. İşte bu aşamaya gelmeden, yapraklar ve baklalar yeşil, nohut taneleri körpeyken, köküyle birlikte tarlalardan toplanarak, demetler halinde satışa çıkan nohuta da dağ nohutu diyoruz. Büyük şehirlerde koca koca adamların, süslü püslü kadınların, amcaların, teyzelerin, ellerindeki bir demet çalının arasından bulup kopararak, sokak ortasında hiç çekinmeden dağ nohutu yediklerine siz de şahit olmuşsunuzdur. Hatta büyük ihtimalle siz de onlardan birisinizdir. Bu taptaze ve biraz da çocuksu eylemin tadını çıkarmak için en fazla 1 ay zamanımız var. Bir daha kavuşmak için 1 sene beklememiz gerekecek.

Her geçen gün daha da artan dünya nüfusunun beslenme sorunu da giderek artıyor. Protein yönünden zengin ve dengeli bir beslenme ise sağlıklı bireyler yetişmesi için çok önemli. Proteine dayalı bir beslenme modeli de ancak protein yönünden zengin hayvansal gıdalar ve bitkisel proteinler yönünden zengin baklagillerin dengeli biçimde tüketilmesiyle mümkün olabilir. Hayvansal gıdaların özellikle kırmızı etin, şu ya da bu sebeplerden herkes tarafından yeterince tüketilemediği dikkate alınacak olursa, protein yönünden zengin ve ulaşılması daha kolay olan bitkisel besinlerin önemi daha da belirgin biçimde karşımıza çıkar.
Dağ Nohutunun Faydaları Nelerdir?
Nohut bitkisinin faydalarını sadece insan sağlığı yönünden ele almak haksızlık olur. Nohut, yetişmesi için ihtiyacı olan azotu, köklerindeki nodüller sayesinde havadan kendi kendine alabilir. Yani, yetiştiği toprağı değerli hale getirir.
Tüm dünyada neredeyse sadece beslenme için kullanılan nohut ortalama olarak % 25 protein içerir ki bu miktar diğer baklagillerle kıyaslanacak olursa en yüksek protein içeriği. Bunun dışında % 50 karbonhidrat, % 15 diyet lifi, % 5 yağ ile fosfor ve kalsiyum, çinko, folik asit, manganez içeriğiyle de çok değerli bir besin maddesi.
1- Kalp – Damar Hastalıklarından Korur

Yüksek ve kaliteli posa içeriği ile birlikte, dolaşım sistemi için çok gerekli olan aminoasit içeriği sayesinde damar sağlığını koruyarak daha iyi bir dolaşım sağlar ve bu da kalp sağlığını korur.
2. Kan Şekerini ve Kolesterolü Dengeler

Hem yüksek lif içeriği hem düşük glisemik endeksi sayesinde kan şekerini dengeler. Dağ nohutunda bulunan, suda çözünmeyen lif bileşenleri, glikozun emilimini geciktirerek nişastanın hidrolizini yavaşlatır. Böylece kandaki şekerin hızla düşmesini engeller. Diyabet hastalarının diyetlerinde mutlaka yer vermeleri gereken bir besindir. Dağ nohutu yılda 1-2 defa da olsa tüketilmelidir.
3. Süt Yapar
Yağ oranı diğer baklagillere nazaran biraz daha yüksek olduğu için, emziren annelerde süt yapımını artırır. Dağ nohutu, emzirme dönemi Mayıs, Haziran aylarına denk gelen anneler için bulunmaz bir fırsat.
4. Kemik Sağlığı İçin Faydalı
İçeriğindeki yüksek kalsiyum sayesinde hem gelişme çağındaki çocuklar için hem de menopoz dönemindeki kadınlar için faydalıdır. Kemik ve diş gelişimine katkıda bulunduğu gibi, kemikleri güçlendirerek kayıpları önler.
5. Kilo Kontrolüne Yardımcı

Dağ nohutu, yüksek posa içeriğiyle mide ve bağırsakta daha fazla doluluk hissi yaratır. Üstelik daha fazla su içerdiği için halsizlik, yorgunluk gibi şikayetleri de ortadan kaldırır. Diyet yaptığınız döneme denk gelirse, dağ nohutu çok faydalı bir ara öğün ve atıştırmalık olabilir. Ama eğer mevsimi değilse, leblebi olarak da tüketebilirsiniz. Leblebi, nohutun kavrulmasıyla elde edildiği için biraz vitamin kaybına uğrayabilir ama verdiği tokluk hissi değişmez. 4 kaşık pişmiş nohut ve 1 dilim esmer ekmeğin kalorileri eşittir. Fakat nohut daha yüksek posa içeriğine sahip olduğu için daha uzun süre tok tutar.
6. İdrar Söktürücü

Dağ nohutu da, tüm taze meyve ve sebzelerde olduğu gibi yüksek oranda su içerir. Ve yeterince sıvı almak da vücutta biriken fazla suyu atmanın en sağlıklı yoludur.
7. Bağırsakları Yumuşatır

Yüksek diyet lifi sayesinde besinlerin bağırsakları daha çabuk terk etmesini sağlar. Selüloz, lignin ve hemisellüloz gibi suda çözünmeyen lif bileşenleri içeren dağ nohutu, dışkının miktarını artırır ve kalın bağırsaklarda kalma süresini kısaltır.
8. Zihinsel Yorgunluğu Azaltır
Bazen hepimiz kendimizi yorgun, bitkin hatta depresif hissederiz. Bunun sebebi bazen sosyal ilişkilerimiz ama çoğu zaman da vitamin, mineral eksikliği ya da kan şekerinin düşüklüğüdür. Dağ nohutu özellikle magnezyum minerali içeriği sayesinde hem bedensel hem de zihinsel yorgunluk şikayetine birebirdir.
9. Kan Yapar

Kan yapımında büyük katkısı olan demir minerali, dağ nohutunda oldukça önemli bir miktarda bulunur.
Dağ Nohutu Nerelerde Kullanılır?
Baklagillerin ve nohutun Türk mutfak kültüründe de önemli bir yeri var. Dünya nohut üretiminde 4. sırada yer alan ülkemizde nohut, tek başına ya da başka sebzelerle birlikte sulu yemeklerde, çorbalarda, salatalarda, pilavlarda; un, beyaz ve sarı leblebi yapımında kullanılır. Dağ nohutu tarımı yapılan yerlerde, etli yemeği yapılır. Bazı yörelerde taze nohut ezilerek macun kıvamına getirilir ve yaraların iyileştirilmesi için kullanılır.
Dağ nohutunun mevsimi ne yazık ki çok kısa. Taze olarak saklamak da mümkün değil. Ancak dondurularak saklanabilir fakat bu durumda çözülmesini beklemeden pişirmek gerekir, çiğ olarak kullanılamaz. Büyük şehirlerde, semt pazarlarında, köylü tezgahlarında görüldüğü an alınmalı, hızla tüketmeli. Salatalara taze olarak eklenebilir. Sarmısaklı ya da sade yoğurtla da lezzetli bir salata yapmak mümkün. Dağ nohutunun zengin besleyici içeriğinden faydalanmak için tazeyken tüketmek en iyisi ama mümkün olmadığı durumlarda leblebi olarak da tüketmek sağlıklı bir seçenektir.

24 Ekim 2020 Cumartesi

Mandalina Maskesi


Mandalina özellikle kış meyvelerinin vazgeçilmezi arasında yer alır. Mandalina cilt için çok faydalı bir meyve. Özellikle yüksek miktarda C vitamini içeriği için cilt sorunlarını onarıcı bir etkisi var. Cildin her mevsim, havanın sıcaklığına göre farklı bir bakım uygulamak gerekir. Cilt bakımını kozmetik ürünlerle sağlayabilirsiniz. Kozmetik ürünlerin yanı sıra, doğal malzemelerle yapılan maskeler de birçok kişinin tek tercihi.
Mandalina Maskesi Nedir?
Kış mevsimin C vitamini çok fazla olan meyvesinden biri mandalina. Mandalinanın içi vücuda yarar sağlarken, kabuğu ve suyu cilde çok fazla yarar sağlar. Farklı malzemelere sahip ancak ana malzemesi mandalina olan birçok mandalina maskesi yapabilirsiniz. Mandalina maskesi ile cildinizde oluşan sorunlara çözüm bulabilirsiniz. Sonbahar ve kış aylarında hava sıcaklığının düşmesiyle birlikte cilt nem kaybeder. Mandalina maskesi ile cildinizde oluşan problemleri onarabilirsiniz.
Mandalina Maskesi Nasıl Yapılır?
Mandalina maskesi ile kış ve sonbahar aylarında cildinize doğal yollardan fayda oluşmasını sağlayabilirsiniz. Mandalinanın içinde çok sayıda vitamin ve mineral olduğu için cildinizin farklı problemlerine cevap verir. Mandalina maskesi ile yıpranan ve sağlıksız görünen cildiniz yeniden onarılır. Kuru cildi olan insanların cildinin nemlenmesine yardımcı olur. Mandalina maskesi için,
Malzemeler:
  • 2 çorba kaşığı mandalina suyu
  • 1 adet yumurtanın beyazı
Hazırlanışı:
Küçük bir kaba mandalinanın suyunu sıkın. Ardından yumurta beyazını üzerine ilave edin. Kap içerisinde olan bütün malzemeleri tahta bir kaşık yardımıyla iyice çırpın. Daha sonra cildinize sürün. Yaklaşık olarak mandalina maskesini cildinizde 20 dakika boyunca bekletin. Bu bekleme süresi sonunda ise cildinizi bol su ile yıkayın. Mandalina maskesini her hafta 3 ya da 4 kere yapabilirsiniz. Bir süreden sonra cilt problemlerinizin iyileşmeye başladığını göreceksiniz.
1. Cildi Canlandırıcı Mandalina Kabuğu Maskesi Tarifi
Özellikle hava sıcaklığının düşmesiyle birlikte ciltte bazı problemler oluşur. Bu cilt problemlerini onarmak için mandalina maskesini düzenli olarak yapabilirsiniz.
Malzemeler:
  • 1 tatlı kaşığı mandalina kabuğu rendesi
  • 1 tatlı kaşığı portakal kabuğu rendesi
  • 1 tatlı kaşığı greyfurt kabuğu rendesi
  • 2 yemek kaşığı bal
Hazırlanışı:
Uygun bir kasenin içerisine bütün malzemeleri koyun ve iyice karıştırın. Bütün malzemeleri iyice karıştırdıktan sonra cildinize sürün. Mandalina maskesini cildinizde yaklaşık 20 dakika bekletin. Bekleme süresinin ardından cildinizi bol su ile temizleyin. Bu maskeyi her hafta 3-4 kere yapın. Belirli bir süre tekrarladıktan sonra cildiniz yeniden beslenir ve canlı bir görünüm elde eder.
2. Gözenekleri Sıkılaştırmak İçin Mandalina Maskesi Tarifi
Gözenekler, özellikle yağlı ciltlerde daha belirgin bir şekilde görüldüğü ve kişiyi rahatsız edici bir cilt problemi. Yağlı cildi olan kişilerin gözenekleri daha geniş ve belirgin olur. Bu rahatsız edici cilt sorununu gidermek için mandalina maskesini düzenli olarak yapabilirsiniz.
Malzemeler:
  • Yarım mandalina suyu
  • Bir tatlı kaşığı karbonat
Hazırlanışı:
Bir kabın içerisine mandalina suyunu koyun ve içerisine karbonatı ilave edin. Bütün malzemeleri cildinize sürün. Göz çevresine mandalina maskesini sürmeyin. Mandalina maskesini cildinize sürdükten sonra 15 dakika boyunca bekletin. Maskesi cildinizden temizlerken, özellikle gözeneklerin bulunduğu yerleri peeling şeklinde çıkarın. Mandalina maskesini bol su ile temizleyin. Düzenli olarak her hafta 3 gün boyunca uygulayın. Her hafta 3 kere cildinize uygulayacağınız mandalina maskesi ile cildinizdeki gözeneklerin daha dar bir hale geldiğini fark edersiniz.
3. Leke Giderici ve Cilt Beyazlatıcı Etkili Mandalina Maskesi Tarifi
Herkesin ortak cilt sorunlarından biri cilt lekesi. Cilt lekesi cilt tonunun bütünlüğünü bozan rahatsız edici bir cilt problemi. Cilt lekesini gidermek için mandalina maskesinden yararlanabilirsiniz.
Malzemeler:
  • Yarım çay bardağı mandalina suyu
  • 4 çorba kaşığı limon suyu
Hazırlanışı:
Karıştırma kabının içine mandalina suyu ve limon suyunu ilave edin. İkisini iyice karıştırın ve bir pamuğun üzerine biraz dökün. Ardından cildinize sürün. Cilt lekesinin daha çok olduğu yere uzun süre kompres şeklinde mandalina maskesini uygulayın. Mandalina maskesinin içinde limon suyu olduğu için göz çevresine sürmeyin ve uzun süre cildinizde maskeyi bekletmeyin. Mandalina maskesini cildinize sürdükten sonra 10 kadar bekletin. Daha sonra cildinizi bol su ile temizleyin. Bu maskeyi her hafta 3 kere yapın. Cilt lekesinden kurtuluncaya kadar mandalina maskesini her hafta yapın.
4. Cilt Nemlendirici Mandalina Maskesi Tarif
Kış ve sonbahar aylarında, hava soğuk olduğu için cilt nemini kaybeder. Kışın cildinizin nemini tekrar geri kazanması için cilt nemlendirici özelliği olan mandalina maskesini yapabilirsiniz.
Malzemeler:
  • Yarım çay bardağı mandalina suyu
  • 3 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 3 yemek kaşığı badem yağı
Hazırlanışı:
Kabın içerisine mandalina suyunu koyun ve içine zeytinyağını, badem yağını ilave edin. Bütün malzemeleri iyice çırpın. Bir pamuğa bu maskeden biraz dökün ve cildinizin her kısmına uygulayın. Nemlendirici özelliği olan mandalina maskesini göz çevresine de sürebilirsiniz. 15 dakika boyunca mandalina maskesi cildinizde kalsın. Bu süre sonrasında cildinizi bol suyla temizleyin. Kışın cildin çok fazla neme ihtiyacı olduğu zamanlarda mandalina maskesi size çözüm sunar. Mandalina maskesini her hafta 3 kere olmak üzere yapın.
5. Sivilce ve Akne İçin Mandalina Maskesi Tarifi
Sivilce ve akne oluşumuna meyilli ciltler herkesin en büyük sorunu haline gelir. Çünkü sürekli sivilce ve akne oluşumunu engellemek için cildinize müdahale etmek zorunda kalırsınız. Cildiniz çok yağlı ve bundan dolayı sivilce, akne oluşumuna çok meyilliyse mandalina maskesini cildinize yapabilirsiniz. Mandalina maskesini her hafta yaptığınız zaman, cildinizdeki fazla yağ arınır ve sivilce oluşumu önler.
Malzemeler:
  • 4 yemek kaşığı mandalina suyu
  • 4 yemek kaşığı maden suyu
Hazırlanışı:
Eşit ölçüde olan bütün malzemeleri bir kaba alın ve karıştırın. Maden suyu sivilce önlemede çok etkili. Mandalinada bulunan C vitamini ve asit sayesinde cildinizin nemini, pH oranını dengede tutar. Mandalina maskesini cildinize bir pamukla ya da fırçayla sürün. Cildinizde 15 dakika kadar bekletin. Bu süre sonunda cildinizi bol su ile temizleyin. Haftada 3 kere olmak üzere sürekli tekrarlayabileceğiniz bir cilt maskesi. Her hafta mandalina maskesini uyguladığınız zaman sivilce ve akne oluşumu zamanla önlenir.
Mandalina Maskesinin Kullanımı
Çok sıcak ya da soğuk havalarda, daha yoğun olarak yıpranan, kuruyan cildimiz için mandalina maskesi fayda gösterir. Özellikle bakımı zor olan yağlı ciltler için mandalina maskesi cildinizi hem nemlendirir hem de uzun süre canlı kalmasını sağlar. Her hafta periyodik olarak yapmanız gereken mandalina maskesini cildinize sürerken dikkat etmeniz gereken bazı faktörler var. Mesela,
  • Mandalina maskesini cildinize sürmeden önce, cildinizi doğal sabunla ya da cilt temizleme ürünleriyle kirden arındırın. Maskeyi cildinize uygulamadan önce herhangi bir kir ya da makyajın bulunmaması gerekir.
  • Mandalina maskesinin yoğun bir C vitamini ve asit oranı olduğu için göz çevresine uyguladığınızda uzun süre bekletmeyin. Asit oranı yüksek olduğu için cildinizin tahriş olmasına neden olabilir.
  • Cildiniz için yapacağınız mandalina maskesini her hafta en fazla 4 kere olacak şekilde devamlı yapın. Cildinizin nemini kaybettiği kış aylarında mandalina maskesine daha çok ihtiyacı olur.
Mandalina Maskesinin Faydaları
Mandalina, kış meyveleri arasında çok tercih edilen bir meyve. Tadının güzel olmasıyla herkesin sürekli tükettiği ve cildine sürdüğü mandalinanın birçok faydası var. Mandalina maskesinin cilde faydaları şöyledir,
  • Mandalinanın içerisinde olan vitaminler sayesinde ciltte ilerleyen zamanlarda ortaya çıkan mikropları temizler.
  • Sivilce ve akneleri kurutma özelliği var. Sivilce ve aknenin ciltte tekrar oluşmasını önler.
  • Gözaltında bulunan morlukları zamanla giderir.
  • Cildi ölü deriden arındırır. Cilde güzellik ve canlılık katar.
Ciltteki kan akışını hızlandırarak, maskeden daha fazla yarar kazanmanızı sağlar.