12 Ekim 2020 Pazartesi

Marul ve Kivili Smoothie


Smoothie, günümüzde oldukça popüler olmuş bir içecek çeşididir. Son zamanlarda oldukça sık tüketilmesiyle hemen hemen her kafenin menüsünde yer alan bir içecek olan smoothie çeşitli meyve ya da sebzelerin sularının karıştırılmasıyla elde edilen bir içecek. Smoothie yalnızca kafelerde tüketebileceğiniz değil evde de hazırlayabileceğiniz bir içecek. Soğuk servis edilmesiyle bilinen smoothieyi, içine ilave edeceğiniz sağlıklı sebze ya da meyvelerle çok sağlıklı bir içecek haline getirebilirsiniz. Uygulayacağınız tariflerle hazırlayacağınız smoothie içeceklerini içerdikleri sebze ve meyvelerle adlandırabilirsiniz. Smoothie hazırlarken kullanacağınız sağlıklı içeriklerle detoks etkisi yaratacak içecekleri rahatlıkla evinizde hazırlamanız mümkün.
Marul ve Kivili Smoothie Nasıl Hazırlanır?
Malzemeler
  • 2 adet orta boy kivi
  • 5 adet ıspanak yaprağı
  • 5 adet marul yaprağı
  • 1 yemek kaşığı kadar bal
Hazırlanışı
  1. İlk olarak kivileri, ıspanak yapraklarını ve marul yapraklarını yıkayın.
  2. Sonrasında kivilerin kabukları soyun ve ikiye bölün.
  3. Ardından bir mutfak robotunun içine balı, marul yapraklarını, ıspanak yapraklarını ve kivileri koyun.
  4. Mutfak robotundan tüm malzemeleri yüksek hızda geçirin.
  5. Hazırlamış olduğunuz smoothie’yi ister süzgeçten geçirerek isterseniz de direkt olarak bardağa koyup için.
Marul Nelere İyi Gelir?
Marul herkes için çok faydalı bir sebzedir. O yüzden her gün düzenli olarak tüketilmesinin faydası vardır. Ancak marul tüketmeden önce iyice temizlendiğinden ve tüm topraklarından arındığından emin olmak gerekir. Marul cilde çok iyi gelmektedir. Çünkü marulun içinde bol miktarda A vitamini vardır ve cilt hücrelerinin ihtiyaç duyduğu A vitamini maruldan sağlanabilir. Bu sayede cilt canlı kalır ve hücreler korunur. Aynı zamanda marul içinde bol miktarda E vitamini ve C vitamini bulundurması sebebi ile de cildin güneş ışınlarından korunabilmesine katkıda bulunur. Benzer şekilde ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan katarakt hastalığına yakalanmasını da önüne geçebilen bir etkiye sahiptir. Yani bu nedenle marulun gözlere de çok iyi geldiği söylenebilir.
Marulun cilde iyi gelen bir diğer yönü ise cildi temizlemesidir. Çünkü marul cildi toksinlerden temizler ve gözenekleri açar. O yüzden marulun kuru ciltler için fazlasıyla etkili ve önemli olduğunu söylemek mümkündür. Aynı zamanda kış aylarında ciltte oluşan kurumaya ve pul pul dökülmeye de marul bir hayli iyi gelebilmektedir. Hatta marul egzama ve alerji gibi cilt rahatsızlıkları için de etkili olabilmektedir. Elbette kesin tedavi yöntemi değildir ancak cildin bir hayli rahatlamasına yardımcı olur. Bu noktada marul direkt tüketilebileceği gibi cilde masaj ile de uygulanabilir.
Düzenli olarak marul tüketen kişilerin uyku problemleri ile de daha az karşı karşıya kaldıkları bilinmektedir. Yani daha çok bilinen hali ile idrar söktürücü olan marul aynı zamanda uykusuzluk gibi sorunlara da iyi gelir. Özellikle uykuya dalmak konusunda problem yaşayan kişiler uyumadan önce marul tüketmelidir.
Marul saçlara da çok iyi gelmektedir. Çünkü içerisinde saç için faydalı olan pek çok mineral bulunmaktadır. Düzenli marul tüketimi ile saçlar çok daha canlı ve güçlü bir hale gelirler. Benzer şekilde fazla saç dökülmesi şikayeti yaşayan ve kellik tehlikesi ile karşı karşıya olan kişilerin de mutlaka marul tüketmesi gerekir. Çünkü marulun içeriğindeki maddeler saç köklerini çok daha güçlü bir hale getirir. Aynı zamanda hem canlı bir renge kavuşmasını sağlar hem de yumuşak ve ipeksi bir görünüm kazandırır. Hatta marul tüketimi ile kepek problemleriyle baş etmek bile mümkün bir hale gelir.
Direkt olarak tedavi edici etkisi olmasa da marul pek çok farklı çeşit kanser hastalığına yakalanma riskini büyük oranda azaltabilmektedir. Bunun yanı sıra kilo vermek isteyenler için zaten ideal bir besin olmaktadır. Çünkü neredeyse hiç kalorisi ve yağı bulunmamaktadır. Bu yüzden marulun diyet menülerinin vazgeçilmezi olduğunu söylemek kolay. Hatta marul fazla tüketildiğinde tokluk hissini de beraberinde getirir. Böylece kilo vermek de çok kolay bir hale gelir.
Bilindiği üzere toksinler vücutta ve özellikle akciğerde ciddi hasarlara yol açabilmektedir. İşte marul bu probleme de iyi gelerek vücuda zararlı toksinlerin vücuttan atılmasına yardımcı olur. Düzenli bir şekilde marul tüketen kişilerin kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskleri de azalır. Marulun kayda değer ve çok faydalı etkilerinden bir tanesi de şeker ve kolesterol hastaları içindir. Çünkü marul hem kolesterolü hem de şekeri düzende tutmaya yardımcı olan bir besin olmaktadır.
Kivi Nelere İyi Gelir?
Kivinin en önemli özelliklerinden bir tanesi kalp sağlığı için vazgeçilmez bir meyve olmasıdır. Bu lezzetli ve tropikal meyve kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini büyük ölçüde azaltmaktadır. Çünkü içeriğinde bol miktarda lif ve potasyum bulundurur. Eğer ki düzenli bir şekilde ama kesinlikle aşırıya kaçmadan kivi tüketilir ise kandaki yağ miktarını da bir hayli düşürülebilir. Bu sayede damar tıkanıklığı gibi sorun ile karşılaşma oranı azalır.
Aynı şekilde kivi tansiyona da iyi gelen bir besin olmaktadır. Çünkü içeriğinde bulunan potasyum tansiyonu hep düzenli seviyede tutmaya yardımcı oluyor. Bilindiği üzere vücuttaki potasyum eksikliği tansiyon için çok tehlikeli bir durum. Sindirim sisteminin iyi bir şekilde çalışmamasından şikayet eden kişilerin de kivi tüketmesinde fayda vardır. Çünkü kivi bağırsakları çalıştırır ve hazmı çok daha kolay bir hale getirir. Bunu başarabilmesindeki en önemli neden elbette içinde bol miktarda bulundurduğu liftir. Aynı şekilde kabızlığa iyi gelen bir meyve olduğunu da söylemek mümkündür kivinin. Aslında kivi direkt olarak bağırsaklarda bulunan ve sindirime yardımcı olan yararlı bakterilere etki eder ve onların beslenmesini sağlar. Böylece sindirim sistemi de sorunsuz bir şekilde çalışmaya devam eder. Dolayısıyla kivinin kabızlık problemi çeken kişiler için de etkili bir meyve olduğu söylenebilir. Ancak çok şiddetli kabızlık yaşayan kişilerin kividen başka şeyler de tüketmesi gerekir. Kivi tek başına dışkının yumuşamasına yardımcı olur.
Aynı zamanda bağışıklık sisteminin korunması için de kivinin önemi bir hayli büyük olmaktadır. Çünkü kivinin içerisinde bulunan vitaminler, mineraller ve antioksidanlar bağışıklığın kuvvetlenmesine olanak tanırlar. Bu sayede özellikle kış aylarında havadan dolayı oluşan hastalıkların büyük ölçüde önüne geçmek mümkün bir hale gelir. Böylece vücut hastalıklara karşı kendini çok daha rahat bir şekilde koruyabilir.
Özellikle kış aylarında çok sık soğuk algınlığı yaşayan kişiler vücutlarının ihtiyaç duyduğu C vitaminini portakalın yanı sıra kividen de alabilirler. Bu noktada en az portakal kadar kiviye de güvenmek gerekir. Çünkü kivinin içinde bol miktarda E vitamini de bulunur. O yüzden en iyisi portakalı ve kiviyi birlikte ve düzenli olarak tüketmektir. Böylece soğuk algınlığı yaşama ihtimali de büyük oranda azalmış olur.
Aslında fazla bilinmemek ile birlikte kivi astım hastalarına da iyi gelen bir besindir. Çünkü kivi gibi içerisinde bol miktarda C vitamini bulunduran besinler akciğerlerin de sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Hatta yapılan bir takım araştırmalara göre kivi akciğerlerde iltihap oluşmasını önüne geçebilmektedir. Bu elbette içeriğindeki C vitamini sayesinde olmaktadır. O yüzden kivinin de düzenli bir şekilde tüketimine her daim dikkat etmek gerekir. Ancak aşırı tüketimden de uzak durulmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder