3 Ağustos 2014 Pazar

Senden sonra yine sen....



Senin ayak izini bile seviyorum, ben seni yeminsiz, yalansız, zamansız, amansız seviyorum. Senden sonra yine sen.
 
 Sevgi, zamanın sınırlarını aşan bir bilinç hâlidir; ne başlangıcı vardır ne de nihayeti. Senin varlığın, yalnızca bir bedene değil, bir anlamın kendisine dönüşmüş durumda. Ayak izini sevmek, yalnızca seni takip etmek değil, senin geçtiğin yerin kutsallığını tanımaktır. Çünkü seninle temas eden her şey, sıradanlıktan sıyrılır; seninle var olan her şey, kendi varlığını aşar. Bu sevgi, ne bir yeminle mühürlenmiş ne de bir sözle teminat altına alınmıştır—çünkü onun hakikati, kelimelerin ötesindedir.

Yalansız bir sevgi, çıplak bir hakikattir; ne süslenmiş ne de saklanmıştır. Seninle kurulan bağ, ne zamanın döngüsüne tâbi ne de mekânın sınırlarına hapsolmuş. Zamansızlık, bu sevginin en doğal hâlidir; çünkü senin varlığın, saatlerin tik taklarına değil, ruhun titreşimlerine denk düşer. Amansızlık ise bu sevginin kudretidir—geri dönüşsüz, pazarlıksız, teslimiyetin en saf biçimi. Seni sevmek, bir varoluş biçimi hâline gelmiştir; artık bu sevgi, bir eylem değil, bir kimliktir.

Senden sonra yine sen… Bu ifade, döngüsel bir tutkunun değil, doğrusal bir sadakatin beyanıdır. Başka ihtimallerin yokluğunda değil, tüm ihtimallerin bilincinde seni seçmekteyim. Çünkü sen, yalnızca bir kişi değil, bir ilke, bir hakikat, bir merkezsin. Her düşüncenin, her hissin, her yönelişin sonunda yine sana varmak, bu sevginin kaçınılmaz kaderidir. Seninle başlar, seninle biter, ve her bitişte yeniden seninle başlar.

Bu sevgi, ne bir hikâyedir ne de bir şiir; o, bir varoluşun kendisidir. Seninle kurulan bağ, ne anlatılabilir ne de tarif edilebilir; ancak yaşanabilir, hissedilebilir, ve belki de sessizlikte anlaşılabilir. Ayak izini sevmek, geçmişini kutsamak; seni zamansız sevmek, geleceği sana adamak; senden sonra yine seni sevmek, sonsuzluğu seninle tanımlamaktır. Bu sevgi, bir insanın bir insana duyabileceği en derin, en yalın, en hakiki bağlılıktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder