28 Ağustos 2015 Cuma

mutluluk


Mutluluk bir ağacın, bir bulutun gölgesindedir, kırların ve bayırların ortasında, dağların, tepelerin en uç noktasındadır…

Bazen engin bir denizin dibinde veya akıp durmayan bir nehrin kıyısındadır; rüzgarın fısıltısı, yağmurun ıslaklığı, şimşeğin gürültüsü mutluluktur.

Bazıları için mutluluk karların beyazında, çimlerin yeşilinde, veya okyanusun o yeşil ile maviyi karıştırdığı rengindedir; güneşin sıcaklığı, doğması, batması, aydınlatması mutluluktur.

Kimileri için yıldızların parlaklığı, yerlerinden kayıp durmaları veya ay ışığının en karanlık gecelerde yüzümüzü aydınlatması ve her gece değişik bir şekil alması mutluluktur.

Dünyanın durmadan yerinde dönmesi, günün ve gecenin birbirini takip etmesi… Her geçen saniye içinde göçüp gidenlerin yerine aramıza yeni katılanları görmek de…

Yaşamın, "anlam"ında, "amaç" ve "hedefinde" herkesi eşit kılması mutluluğun asıl kaynağıdır.

Mutluluk, sonsuzluğa doğru geçirdiğimiz "zaman"dadır, sonsuzluğu yakalamak için uğraştığımız o muazzam çabadadır, yarınlara daha büyük bir gülümseme ile girmek isteyişimizdedir… Gördüğümüz o tatlı rüyaların bir şekilde gerçeğe dönüşmesindedir…

Kimi zaman bir işi başarmak için koşuşturduğumuz ortamda, başarmanın hazzında ve başarısızlığa uğradığımızda yüzümüzde beliren buruk tebessümdedir…

Yaşama "asılmak"tadır mutluluk. Hiçbir şeyden yılmayarak, inandığın görüşler doğrultusunda güçlükleri tek tek aşarak, aşamayacağını bile bile gururla yaşayabilmektir…

Bir çocuğun gülümsemesinde, yaşlı bir insanın dudaklarından dökülen kelimelerdedir…

Mutluluk "zihin"de, "kalbinin en derin köşesinde", "ruhun bundan büyük bir şevkle beslenebileceği bir yerde"dir.

Mutluluk, duygu ve düşüncelerimize, hareketlerimize, hayata verdiğimiz değere, birini ne kadar çok sevebileceğimize yansır. Düşüncelerimize, ve düşündüklerimizi ifade biçimimize de…

Umuttur mutluluk…


Ve yaşıyor olmaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder