7 Ekim 2015 Çarşamba

Bugün Benim Doğum Günüm:


Aslında tam olarak öyle değil. Yani yaşlanmak değil. Yaş almak! Aldığım her yaşla biraz daha güzelleştiğimi hissediyorum. Çünkü geçen her yılla birlikte çok daha fazla şey katıyorum kendime, hayatıma, kendimden hayata sunduklarıma. İnsanlarla, doğayla, yaşamın kendisiyle nasıl daha uyum içinde, nasıl daha mutlu yaşanır, geçen her yıl bunu biraz daha öğretiyor bana. Evet yaşımı göstermiyorum çünkü yaşım umurumda değil. Umurumda olan tek şey, yaşadığım yıllarım, yaşamışlığım. Haklısınız, acıları da var o yılların ama o kadar çok şey kattı ki o acılar bana. Ayrıca biliyor musunuz ki bazen biraz acı çekmek genç bir kadına inanılmaz bir güzellik katar. Acıların üstesinden gelebilmeyi öğrenmek ayrı bir yakışır insana. Gözlerinin içi ayrı bir parıldar hayatın her anında yaşamaya değer noktalar bulabilmeyi öğrenmişlerin. İçindeki yolculukların bazen dışarıdakilerden çok daha keyifli olduğunu keşfetmek parıldatır insanın yüzünü, ruhuyla birlikte. Her saniyesi heyecanla dolu uzun bir filmin tek başrol oyuncusu olduğunu keşfetmek ve etrafında seninle beraber bu zamanı paylaşan binlerce birbirinden farklı filmler olduğunu keşfetmek mutlu eder insanı. Ağlamak, ağlayabilmek, gülmek, kucaklamasını keşfetmek, bunu bilmeyen birine öğretebilmek, hayata hep karanlık tarafından bakanlara aydınlık bir aralık açmanın keyfini keşfedebilmek... O kadar, ama o kadar çok şey var ki bana doğum günlerimi sevdiren. Yaşadığım yılların, sevgilerin, gözyaşlarının, insanların, okunanların, gelenlerin ve gidenlerin bir bütününün toplu dansı benim için doğum günleri. Aldığım her yaşı çok seviyorum çünkü sadece yaşı değil bütün bir yılı, bütün bir yaşamı alıyorum o anda. Ve evet yaşımı hiç göstermiyorum çünkü ben hem çok yaşlıyım, hem de çok genç. Kendinize doğum günlerinizde içinizde gelerek bu şarkıyı söyleyebildiğiniz gün etrafınızdaki birçok insanın da size bunu gerçekten içlerinden gelerek söylediklerinden emin olun. Önce siz kendinizi fark ediyorsunuz, sonra onlar sizi... Ah aklınıza gelen "şımarığın teki", "kendine âşık narsist" örneklerini lütfen unutun. Çünkü bilim diyor ki kendine "âşık" veya "dev aynası şımarıklığı" da kendine olan güvensizliğin bir simgesi. Ben sadece kendini fark etmekten söz ediyorum. Hayatın yaşanmaya değer bir yer olduğunu, o hayatın içinde var olmayı hak ediyor olmanın farkındalığından.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder