1. Albert Einstein
Tüm zamanların en büyük bilim adamı
sayılan Albert Einstein, farklı bir hayata sahipti. Çalışmalarını aksatmamak
için saçlarını kestirmeye berbere bile gitmeyen Einstein, çoraplarının eşlerini
giyip giymediğine de dikkat etmiyordu.
2. Shigeru Miyamoto
Mario ve Donkey Kong gibi ünlü oyunların
yaratıcısı Miyamoto, gördüğü her şey hakkında bir tahminde bulunuyor.
Karşısındaki insanın kilosundan yaşına kadar bir çok farklı şeyle ilgili fikir
yürütmeye çalışıyor. Bilim adamları bu yöntemin çevrenizdeki dünyayı daha iyi
algılayabilmenizi ve analiz etmenizi sağladığını söylüyor.
3. Mark Zuckerberg
Zuckerberg’i bir televizyon programına
terlikleriyle katılırken görebilirsiniz. Bunun nedeni bu tarz ufak şeylere
kafasını neredeyse hiç yormamayı tercih etmemesi. Örneğin her gün aynı tarz
kıyafetler giyerek, gerçekten önemli işler için daha fazla zaman yaratmaya
çalışıyor. Böylece asıl konsantre olması gereken şeylere odaklanıp geri kalan
ayrıntıların dikkatini dağıtmasının da önüne geçmiş oluyor.
4. Edith Sitwell
Ünlü İngiliz kadın şairin ilginç bir
sırrı vardı. Sitwell, ”Her kadın haftada bir gün her şeyi bir kenara bırakıp
gün boyu yataktan çıkmayıp, keyif yapmalı” diyordu. Sitwell, bunu yaşamı
boyunca uyguladı.
5. Agatha Christie
Polisiye romanlarının ünlü yazarı,
mesleği sorulduğunda ”ev kadını” diyordu. Kendisine ait bir yazı masası bile
bulunmayan Christie, ”iki yemek arasında yemek masası yazmak için idealdir”
diyordu.
6. Truman Capote
Tiffany’de Kahvaltı’nın tanınmış yazarı,
eserlerini yatağında sigara ve kahve içerek yazıyordu. Küllükte en fazla üç
izmarit bulunduran Capote, bu sayının üzerinde sigara içerse kalan izmaritleri
cebine atıyordu. Capote, ayrıca uğursuzluğuna inandığı rakamları telefonda
çevirmiyor, o numaranın bulunduğu otel odasında kalmıyordu.
7. Jane Austen
Gurur ve Ön yargı romanının ünlü kadın
yazarı, çalışmalarını ailesinden kimsenin görmesini istemiyordu. Austen,
çalışırken aile fertlerinden birinin yaklaştığını duyarsa hemen yazılarını
saklıyordu.
8. Alexander Graham Bell
Telefonu icat eden adam, günde sadece
2-3 saat uyuyordu. Bell, bu durumu, ”Beynim çok kalabalık. Aklıma bir düşünce
gelirse kafamdan kaybolur diye korkuyorum.”, diye açıklıyordu.
9. Mark Twain
‘Amerikan edebiyatının babası”,
insomnia-uykusuzluk hastasıydı. Geceleri bir türlü uyuyamayan Twain, bazen
yorgun düşüp bir köşede uyuyakalıyordu. Tom Sawyer’ın ünlü yazarı, birkaç kez
yakınları tarafından banyo zemini veya Missisippi’de çamurlu bir bankın
üzerinde uyuyakalmış olarak bulundu.
10. F. Scott Fitzgerald
Muhteşem Gatsby romanının yazarı, tıpkı
kendi kahramanları gibi yaşıyordu. Caz dinleyip partilerde sabaha kadar içen
Fitzgerald, ”Ben alkol olmadan yazamam” diyordu. Ne yazık ki çok sevdiği alkol
onun sonu oldu ve 44 yaşında öldü.
11. Victor Hugo
Sefiller ve Notre Dame’ın Kamburu
başyapıtlarının efsane yazarının tuhaf bir yaşam rutini vardı. Her sabah iki
çiğ yumurta içen Hugo, buzlu suyla yıkanırdı. Her gün mutlaka berbere gidip
saçını düzelttiren Hugo, bu rutin faydalı olacak ki 83 yaşına kadar yaşadı.
12. Amadeus Mozart
Mozart birçok psikolojik rahatsızlıkla
boğuşuyordu. Belki de bu yüzden her şeyi sınıflandırmak ve kategorilere
ayırmaya daha çok ihtiyaç duydu. Günlük aktivitelerini de buna uygun biçimde
sınıflandırıyor ve zaman dilimlerine ayırıyordu. Örneğin belirli saatleri ders
vermek için ayırmıştı ve bu saatlerde başka hiçbir işle meşgul olmamaya
çalışıyordu.
13. Louis Armstrong
Caz müziğin babası, adeta yollarda
yaşıyordu. Tüm hayatı turnelerde geçen Armstrong, bazen konsere 2 saat kala
orada oluyor ve prova yapmadan sahneye çıkıyordu.
14. Karl Marx
Hayatının 34 yılını Londra’da geçiren Karl
Marx, British Museum’un okuma odasına kapanır ve sabah 09.00’da geldiği salon
kapanana kadar orada kalırdı. O salon şimdi sergi salonu olarak kullanılıyor.
15. Charles Dickens
Oliver Twist, Antikacı Dükkanı, İki
Şehrin Hikayesi, Büyük Umutlar gibi dev yapıtlara imza atan Dickens’ın uğurlu
objeleri vardı. Onlar olmadan masasında çalışamayan Dickens, taze çiçeklerin
olduğu bir vazo, uğurlu kağıt açacağı, üzerinde bronz bir tavşanın bulunduğu
temiz kağıtlar ile düello eden iki kurbağa biblosu masasında yoksa
çalışamıyordu.
16. Ludwig Van Beethoven (1770-1827)
Dünya’nın en önemli bestecilerinden
biri. Newyork Times Gazetesi tarafından da klasik müzik tarihinin en önemli 10
bestecisinden biri seçilen Beethoven’ın da çok garip huyları bulunuyordu.
Beethoven etrafındaki insanlara çok kaba davranıyor ve herkesle kavga ediyordu.
Daha sonradan sağır olması da tabiki onun ve etrafındakilerin hayatını daha da
zorlaştırdı. Evinde çalışanları hırsızlıkla suçluyor ve kızdığı zaman
karşısındakilere bir şeyler fırlatarak kendini rahatlatıyordu. Sürekli pis
kıyafetler giyen ve çok aksi olan Beethoven hiç evlenmemiş.
17. Benjamin Franklin
Franklin her gün Londra’nın buz gibi
nehrinde yüzerdi. Böylece zihnini açık ve canlı tutmaya çalışıyordu. Buz gibi
suya girmenizi tavsiye etmiyoruz fakat soğuk bir duş almayı tercih etmeniz sizi
gün içinde daha canlı ve verimli kılar.
18. Thomas Edison
Edison herkesin tanıdığı bir dahi. Peki
dahi olmakla, az uyumak arasında bir bağlantı var mı acaba? Edison hayatı
boyunca kısa uykularla hayatını devam ettirmeyi başardı ve hiçbir insanın bütün
bir geceyi uyuyarak geçirmemesi gerektiğini söyledi. Edison uykudan,
sevdiklerinden, yemekten yani hayatın bütün nimetlerinden kendini uzak tutarak
bütün konsantrasyonunu sadece işine verdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder