Gül,
gülgiller ailesinin rosa türünde çok güzel kokulu ve değişik renkleri bulunan,
dikenli bitki türlerine genel olarak verilen isimdir. Dünyanın çoğu yerinde çok
yaygın bir şekilde yetiştirilen gül bitkisinin ana vatanının Asya olduğu
bilinmektedir. Genellikle Anadolu, İran ve Çin ülkelerinde yoğun oranda gül
yetiştirilmektedir. Gül familyasında yer alan en güzel ve en gözde çiçektir.
Gülün çiçeklerinin görünüşü, kokusu onu eşsiz ve özel kılan bir çiçek
yapmaktadır. Gül çeşitlerinin türü, çeşidi sayılamayacak kadar çoktur.
Türkiye’de sadece yirmi beş kadar çeşidi bulunmaktadır. Gül yetiştirilmesinde
en çok tercih edilen tür kültür bitkisi çeşididir. Kültür bitkisi ilk olarak
ilkbaharda başlar ve sonbahara kadar geçen süre içerisinde sarı, kırmızı, pembe
ve beyaz renkte çiçeklerini açıp, daha sonra da döker. Gül çok güzel ve aynı
zamanda çok kıymetli bir bitkidir.
Kamusal
alanlarda, bahçe ya da park süslemelerinde en çok tercih edilen bir çiçek
türüdür. Kesme çiçekçilik sektöründe en çok tercih edilen bir çiçektir. Gül
çeşitlerinden biri olan rosa cinsinin yüz kadar türü vardır ve genel olarak
kışın yapraklarını döken, çok dikenli çalısı bulunan ve tırmanıcı bitki
grubunda yer almaktadır. Gülün yuvarlak kesitli ve aynı zamanda yeşil renkteki
gövdesinin dış yüzeyi çok yoğun bir şekilde dikenlerle kaplanmıştır. Gülün
almaşık dizili, hafif tüylü ve oval biçimli yapraklarının kenarlarının dikişli
bir görüntüsü bulunmaktadır. Gülün yaprak sapında üç ya da yedi adet yaprakçık
bulunmaktadır.
Gül Reçeli Tarifi
Gülün
çeşitleri arasında süs bitkisi olarak yetiştirilen ve renkli, katmerli özelliği
bulunan türleri de bulunmaktadır. Gül yarı gölgeli, güneşli ve aynı zamanda
rüzgarsız yerleri, suyu iyi akıntılı, killi toprakları daha çok sevmektedir.
Gülün tohumu genel olarak çok gövdeli çelikler ile çoğaltılmaktadır. Isparta
yağ ya da şam gülü adı verilen güzel kokulu gül türleri bulunmaktadır. Bazı gül
türlerinden ise gül yağı, gül suyu, gül şurubu, gül kremi, sirke ya da gül
reçeli yapılmaktadır. Bazı gül çeşitleri ise salata ya da pastalara aroma
katması açısından sık olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde çok fazla oranda
bulunan gül bitkisinden gül yağı, gül suyu ve en çok gül reçeli yapılmaktadır.
Ama her gül çeşidinin yaprakları ile gül reçeli yapılmaz, bazı gül cinsinin
yaprakları gül reçeli için çok daha uygun olmaktadır. Gül reçeli yaparken gül
yapraklarına mutlaka çok dikkat edin. Bazı yapraklar kaynama aşamasında
eriyebilmektedir. Reçelin yapılacağı gül yapraklarının erimemesi gerekmektedir.
Gül reçeli romatizma, eklem iltihabı ve aynı zamanda hafif sindirim
iltihaplarına çok iyi gelmektedir.
Malzemeler
- 15 adet kokulu gülün renkli yaprakları
- 1 kilo toz şeker
- Yarım limonun suyu
- 1/2 litre içme suyu
- 1 tatlı kaşığı limon tuzu
Hazırlanışı
- Petal adı verilen renkli gül yapraklarına sahip olan gül çeşidi ile gül reçeli yapılmaktadır. Bunun için ilk olarak birbirinden ayrılmış olan gül yapraklarının beyaz kısmını kesin. Çünkü o kısım acı olduğu için kullanılmaz.
- Sararmış, cansız bir renkte olan gül yapraklarını ayıklayın, onları reçel yapımına dahil etmeyin.
- Gül yapraklarını koparmadan dikkatli bir şekilde yıkayın. Bu yıkama işlemini birkaç kere daha yaptıktan sonra gülün yapraklarını bir süzgeç yardımı ile iyice süzün.
- Ardından süzdüğünüz gül yapraklarını, reçel yapacağınız bir kaba ya da tencereye alın.
- Gül yapraklarının üzerine şeker ilave ederek, biraz ovuşturun.
- Daha sonra üzerine limon suyu ekleyip, gül yapraklarının yumuşaması için tekrar bir süre ovun.
- Kabın ya da tencerenin kapağını kapatarak, serin bir ortamda bir ya da iki gün boyunca bekletin.
- Belirli bir süre bekleyen gül yapraklarına yarım litre içme suyu ilave edin.
- Daha sonra tencereyi orta ateşte karıştırarak kaynamasını bekleyin.
- Gül yaprakları kaynamaya başlayınca, biraz kıvamı da koyulaştıktan sonra, yaklaşık olarak kırk ya da elli dakikaya kadar pişirmeye devam edin.
- Gül yaprakları reçel kıvamı gibi koyu bir kıvama gelince ise limon tuzunu ekleyin, kısa bir süre daha kaynatın.
- Gül reçeli hazır olunca reçel kavanozlarına koyup, kapağını sıkıca kapatın.Reçel kavanozunu ters çevirerek bir gün daha bekletin.
Gül Nelere İyi Gelir?
Gül
ülkemizde hem gıda sektöründe hem de parfümeri, kozmetik endüstrisinde
kullanılmaktadır. Gülün antiseptik ve mikrop öldürücü özelliği insan vücuduna
çok fazla fayda sağlamaktadır. Gülde bulunan taç yapraklarının damıtılması ile
gül yağı elde edilir ve bu gül yağı parfümeri sektöründe genellikle
kullanılmaktadır. Aynı zamanda ülkemizde tarım alanında önemli bir ihracat
ürünüdür. Gül anjin ve boğaz iltihabına çok iyi gelmektedir. Gülün yapraklarını
belirli bir süre kaynattıktan sonra balla tatlandırabilirsiniz. Ardından
gargara yararak ağız içindeki mikropların da yok olmasını sağlayabilirsiniz.
Gül ağız
içinde bazı sebeplerden dolayı ortaya çıkan yaraların tedavisinde de etkili bir
çözüm olmaktadır. Gülün çok iyi bir şekilde kan temizleyici bir özelliği
bulunmaktadır. Gülün çiçeklerini gülün yaprağı ile kaynatın, içmeye hazır hale
geldiğinde balla tatlandırarak, düzenli olarak içebilirsiniz. İnsanların farklı
sebeplerden dolayı baş ağrısı yaşamaları durumunda gülün etkili bir
tedavisi bulunmaktadır. Baş ağrısı tedavisinde gül yapraklarını, selvi
kozalağı ile kaynatın ve yüzünüze sürün. Bu çayı aynı zamanda balla
tatlandırarak içebilirsiniz. Birtakım sebeplerden dolayı gözlerde meydana gelen
göz kızarıklığı oluştuğunda gül çiçeği kaynatılıp gözlere pansuman
yapılmaktadır. Göz kızarıklığına bu pansuman çok iyi gelmektedir ve çok etkili
olmaktadır. Gül yapraklarının kaynatılarak tedavi yapılması sonucunda aynı
zamanda insan vücudunu toksinlerden arınmaktadır. İnsan vücudunda rahatlık
hissi oluşmasına yardımcı olur. Bazı insanlar; ter bezlerinin çok fazla
çalışması sonucunda normal insanlara göre daha fazla terlerler, gül çayı
düzenli içilmesi durumunda terlemeyi azaltmaktadır. Strese de çok iyi geldiği
bilinmektedir.
Gülün antiseptik gibi bir özelliği bulunmaktadır.
Gül yapraklarından elde edilen gül suyu birtakım kozmetik ürünlerde
kullanılmaktadır. Doğal gül suyu ile gözler temizlendiğinde gözlerde meydana
gelen kaşıntı, kızarıklık ve nadiren oluşan göz nezlesi hafifleyebilir. Gül
suyu ile gargara yapılırsa bademciklere çok iyi gelmektedir. Bazı insanların
cildinin kuru olması durumunda gül suyu cildi olabildiğince nemlendirir ve
tazeler. Ciltlerde ortaya çıkan bazı yaraları da temizlemektedir. Gül suyu
vazelin ile sürüldüğünde ciltteki çatlakların geçmesine yardımcı olmaktadır.
Pembe gül çeşidinin gül suyu ise cildi besleyici, temizleyici ve canlandırıcı
birtakım özelliklere sahip olmaktadır. Pembe gül çeşidinden üretilen esans
kozmetik sektöründe parfüm ve krem olarak da kullanılmaktadır. Eski çağlardan
bugüne kadar, geleneksel olarak kullanılan gül cilt üzerinde ve cilt rahatsızlıkları
tedavisinde çok sık bir şekilde kullanılmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder