Havlıcan’ın Faydaları hakkında genel ve önemli olan bilgileri sizler ile paylaşmadan
önce havlıcan’ın ne olduğu, nerelerde yetiştiği, ne gibi alanlarda kullanıldığı
ve bunlar gibi şifalı yönlerinden bahsedeceğiz.
Öncelikle şunu belirtmemiz gerekir ise havlıcan
‘patlıcan’ın bir türü değildir. Uzaktan yakından da bir yakınlıkları yoktur
ikisinin de toprakta yetişmesi dışında. Çoğu sefer karıştırılan bu bitki türü
daha önce ismini duymamış olan kişileri bu yönde bir düşünceye sevk ettiği için
öncelikle bu anlam karmaşasına açıklık getirmek istedik.
Havlıcan
Nedir ve Nerelerde Yetişir?
Havlıcan, ana vatanı Hindistan ve Güneydoğu Asya
ülkeleri olan bir bitki olmak ile beraber aile olarak da zencefilgiller
içerisinde yer alan, güzel çiçeklere sahip, ıtırlı, çok yıllık olabilen, otsu
ve özellikle tropikal özellikler barındıran bir bitkidir.
İçeriğinde Alpinin ve Alpinol bileşenlerini barındıran
havlıcanın Güneydoğu Asya ülkelerinde sahip olduğu bir diğer ismi de Çin
Zencefili’dir. Görünüş olarak zencefile benzetilen bu bitki türü, tat olarak
ise zencefil ile uzaktan yakından bir ilgisi bulunmayan acımsı bir özelliğe
sahiptir.
Havlıcan’ın genel olarak kullanıldığı kısmı toprağın
altında kalan kısmıdır, yani gövde bölümü. Havlıcan kökü insanlar tarafından en
başta çayı olmak üzere, tentür ve natürel ilaç yapımlarında da kullanılmaktadır.
Ve yine havlıcan kökünün yağı da son derece önemli ve faydalı olmakla beraber
bu yağın elde edilmesi ise su ile damıtılma sonucu elde edilmektedir.
Günümüzde en çok Güneydoğu Asya ülkelerinde
yetiştirildiği için havlıcan, toz halinde kullanılabildiği gibi yaş veya kuru
olarak da tüketilmektedir. Özellikle de bu coğrafya ve çevre ülke mutfak
kültürlerinde oldukça yaygın bir aromadır (geçmişte de Ortaçağ Avrupa
lezzetlerinin önde gelen baharatı olarak kullanılmıştır).
Havlıcan’ın Özellikleri
Arapça karşılığı: Halendm-ı Berri, es-Sa’d, Havlencôn, Hülencôn
Farsça karşılığı: Havlecôn
Latince karşılığı: Alpinia officinaum
Yetiştiği Yer ve Çeşitleri: Doğu Asya. Özellikle Çin ve Hindistan.
Kullanılan kısmı: Bitkinin kök kısmı.
İçindeki maddeler: Nişasta, Rezin, Uçan yağ, Tanen.
Bitki görünümü: 130 cm’ye kadar büyüyebilen tropik bir bitkidir. Yaprakları 30 cm’ye
kadar ve uzun şeritlere benzemekle ile beraber 10 cm de genişliğe kadar
bulunabilmektedir. Ucu sivri ve kalındır, sert yapılı olmakla beraber açık
yeşil renklidir. Kökü yere paralel büyümekle birlikte, dallanmış ve boğumlu
seyreden bir olgunlaşma süreci izler. Kızıl kahve renkli olabilen 4-6 yıllık
bir havlıcan bitkisinin kökleri şifa deposudur. Bilinen 150’ye kadar çeşidi
bulunmakla birlikte, yükseklikleri de 3m’ye kadar varmaktadır. Çiçekleri salkım
salkım olmak ile birlikte ağırlıklı olarak pembe ya da beyaz renkli açarlar.
Baharat olarak tüketimi yaygın olan havlıcan hammade olarak uçucu yağ içeren
kök saplarına sahiptir ve toprak altı gövdeli bitkiler sınıfındandır.
İlaç yapımında kullanılan kısmı: Bitkinin kurutulmuş kökleri tercih edilmektedir.
Bileşiminde ise esans (eugenol, terpenhidrokarbon, terpenalkol), reçine,
flavonoid bulunmaktadır.
Genel tesiri: Krampları
giderici bir etkiye sahip olmak ile beraber mikrop öldürücü bir etkiye de
sahiptir. İnsan bedenine zararı olan prostaglandin üretimini karşı direnç
gösterir.
Kullanıldığı rahatsızlıklar: Hazımsızlık sonrası rahatlatıcı olduğu bilindiği gibi
iştahsızlık sorununu da çözüm getirmektedir.
Kullanım önerisi: Günlük tüketim sırasında ortalama olarak 2-4 gr arası kurutulmuş kökler
şeklinde tavsiye edilmektedir.
Kullanım şekli: Özellikler havlıcan’ın çayı önerilir. İnce kıyılmış olan veya öğütülen 1
çay bardağı kadar havlıcan kökü bir fincan aracılığı ile üzerine 150 ml kadar
kaynar su eklenerek, fincanın ağzı kapalı olacak şekilde 10 dakika boyunca
demlenmeye bırakılır, daha sonrasında süzülerek içilir ve günlük tüketimde 2-3
defa içilebilmektedir. İştahsızlık gibi durumlarda ise yemeklerden 30 dakika
önce alınması gerekirken, hazımsızlık durumunda ise yemekten sonra çay olarak
alınmalıdır.
Havlıcan’ın
Faydaları Nelerdir?
1. Romatizma
ve kulunçlara iyi gelir
Havlıcan bitkisi içerdiği zengin bileşenler sayesinde kaynatılıp
bal ilave edilip tatlandırılarak içildiği takdirde romatizmal ağrılara ve
kulunçların rahatlamasına iyi gelir.
2.
İstenmeyen idrar kaçırmalarına birebirdir
Havlıcan bitkisi, yine kaynatılıp bal ilave edilip
içildiği ve civanperçemi otunun öğütülüp karıştırılması ile istenmeye idrar
kaçırmalarında tedavi amaçlı kullanılmaktadır ayrıca incir, hurma ve balın
karıştırılması ile de macun kıvamında tüketilir ise aynı tedaviye eşdeğer
gelecektir.
3. Vücuda
kuvvet verir
Havlıcan bitkisi, yine ısırgan tohumu, keten tohumu ve
polen bitkisinin öğütülüp macun kıvamına getirilmesi ile yenildiği takdirde
insan bedeni üzerinde olumlu anlamda etkisini göstererek fiziki güç ve kuvvet
sağlamaktadır. Cinsel yönden de performans artırıcı özelliğe sahip olan havlıcan,
erkeklerde idrar söktürücü, idrar yolunu temizleyici ve erken boşalmayı
engelleyici bir etki oluştururken kadınlarda da dönemsel akıntıları
düzenlemektedir.
4. Balgam
söktürücü özelliğe sahiptir
Havlıcan bitkisinin bir diğer önemli faydası da ıhlamur
otu ile beraber kaynatılıp içerisine de bal eklendiği takdirde içilmesi halinde
balgam söktürücü özelliğe sahip olmasıdır. Bel gevşekliğini azaltmada da
birebirdir. Ayrıca tükürük salgılanmasını da artırır.
5. Mide
ekşimesi
Yine havlıcan’ın bir diğer önemli faydası ise mide
ekşimelerinde önemli ve etkisi büyük bir bitki olmasıdır. Düzenli kullanımı
esastır bu faydanın kısa zamanlı tesiri için. Ayrıca mide ve bağırsaktaki
rahatsız edici gazların ve şişkinliklerin giderilmesinde ve hazımsızlıkta da etkilidir,
mide yanmaları ve karın ağrıları üzerinde de olmazsa olmaz bir bitki türüdür.
6. Diğer
Hastalıklara İyi Gelir
- Mantar hastalıkları gibi iltihabi ve zührevi tedaviler için faydalıdır.
- Göğüs hastalılarına iyi gelir.
- Ağız kokusunu gidermede ve hoş koku yaymada etkilidir.
- Grip ve soğuk algınlığına karşı savaşır.
- Öksürük kesici olduğu aklı-zekayı da güçlendirir.
- Gut hastalığında faydalıdır. İltihabı önler ve tedavi amaçlı kullanılır.
- Sinir sistemini güçlendirir, hıçkırığı keser ve sindirim yollu enfeksiyonlardan korur.
- Ağız ağrılarında (yara, ülser) gibi hallerde kullanılır.
Havlıcan’ın
Varsa Zararları Nelerdir?
Havlıcan bitkisinin rapor edilmiş veya meydana gelmiş
herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır. Ayrıca kullanılmamasının da gerekli
olduğu herhangi bir durum yoktur. Yine herhangi bir ilaç ile etkileşimi de
bulunmadığı gibi mevcut bir zarar da doğurmamıştır.
Havlıcan
Nasıl Tüketilir?
Yukarıda saydığımız faydalarından hareket ile genel
tüketim olarak kullanılması şu uygulamalar ile tavsiye edilmektedir;
Genel tüketimde: 1 bardak dolusu kaynar suya, yarım çay kaşığı kadar öğütülerek toz haline
getirilmiş havlıcan eklenir ve 10 dk boyunca ağzı kapalı olacak şekilde
bekletilir, süzüldükten sonra günde 3-4 bardak olacak şekilde içilir.
Yatağı ıslatma durumlarında: Yarım çay kaşığı toz haline getirilmiş öğütülmüş
havlıcan bitkisi 1 çay kaşığı kadar toz şeker ile beraber yenilir veya kök olan
havlıcan bitkisi çaydanlığın içerisinde kaynatılır ve çay gibi içilir (bu
yöntem yatağını ıslatanlar için eğer yetişkin ise 10 gr, küçük ise 3 gr olacak
şekilde şeker ilaveli yenir).
Cinsel gücü artırma maksatlı: 3 gr toz haline getirilmiş öğütülmüş havlıcan otu 1
fincan süt eşliğinde her sabah aç karnına içilmeli.
Soğuk algınlığında: 1 bardak kaynar suya, yarım çay kaşığı kadar toz havlıcan bitkisi, yarım
çay kaşığı toz zencefil eşliğinde eklenir, ayrıca bu karışıma yarım çay kaşığı
kadar da ezilmiş defne tohumu konur. Karışım 10-15 dk kadar bekletilir ve günde
3 bardak olacak şekilde içilir (veya çaydanlığın içerisine koyulan kök havlıcan
otu, zencefil ve defne tohumu beraberinde eklenerek ve demlenerek çay gibi kaynatılarak
içilir).
Romatizma ağrıları için:
- 50 gr kadar toz havlıcan ile yine 50 gr kadar toz zencefil çekilmiş irmik fıstığı (50 gr.) ile yeteri kadar bal ilave edilerek macun kıvamında oluncaya dek harmanlanır. Günde 3 defa 1 ceviz büyüklüğü kadar parçalanmış boyutlar halinde yenilir.
- 50 gr. kadar ardıç tohumu ve 50 gr. kadar defne tohumu önce bir güzel toz haline getirilir. Yine 50 gr. kadar irmik fıstığı ve asıl malzememiz olan 50 gr. kadar havlıcan zencefil (50 gr.) ve yeteri kadar bal ile macun oluncaya kadar karıştırılır. Günde 3 defa olacak şekilde 1 ceviz büyüklüğü kadar yenilir.
-Uzuvların deforme olması halinde- 50 gr. kadar toz havlıcan yine 50 gr.
toz tarçın, 50 gr. zencefil, 50 gr. ardıç tohumu, 50 gr. defne tohumu, 50 gr.
havuç tohumu ve 50 gr. ısırgan tohumu ile toz haline getirilerek karıştırılır.
(İhtiyaca göre 50 gr. üzerlik veya 50 gr. kadar da çörekotu ilave edilebilir.
Bu iki madde hafif kavrularak toz haline getirilir ve 100 gr. da irmik fıstığı
eklenerek alabildiği kadar bal ile macun kıvamına getirilir). Günde 3 defa
olacak şekilde tüketilmesi tavsiye edilen bu karışım da yine 1 ceviz büyüklüğü
kadar tüketilmelidir (veya sabah 1 akşam da 1 kaşık olacak şekilde).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder