3 Şubat 2019 Pazar

Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Çorba


Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Çorba Nasıl Yapılır?
Malzemeler
  • 2 adet tavuk göğsü
  • 1 adet orta boy kuru soğan
  • 1 adet iri havuç
  • 1 adet yeşil biber
  • 1 su bardağı kırmızı mercimek
  • 1 yemek kaşığı pilavlık bulgur
  • 3 yemek kaşığı zeytinyağı
  • Maydanoz
  • Karabiber
  • Tuz
Hazırlanışı
  1. Derisi alınmış tavuk göğüslerini yeterince suyla haşlayın, bir kenarda bekletin.
  2. Derin bir tencereye zeytinyağı koyun, ısıtın ve yemeklik doğranmış soğanları kavurmaya başlayın.
  3. Tavla zarı büyüklüğünde doğradığınız havuçları ve ince ince doğranan biberi de soğanlara ekleyin ve  kavurmaya devam edin.
  4. Kenarda bekleyen tavuk suyunun yarısını kavrulan sebzelere ekleyin. Kaynamaya başladıktan sonra, ocağı kısarak yarım saat daha kaynatmaya devam edin.
  5. Mercimek ve bulguru tencereye ekleyin. Tuzunu, karabiberini ve kalan tavuk suyunu da ekleyip tencerenin kapağını kapatın.
  6. Haşlanmış tavuk göğüslerini küçük parçalar halinde doğrayın ve çorbanıza ekleyin. İnce doğranmış maydanozları da ekleyip ocağı kapatın.
Bağışıklık Sistemi Nedir?

Bir canlının vücudundaki, hastalığa neden olan her türlü organizma ve tümör hücrelerini tanıyıp onları yok eden faaliyetlerin tümü, bağışıklık sistemi (immün sistem) olarak adlandırılır. Bakteri, parazit, mantar ve virüsler gibi hastalıklara yol açan maddeler canlılarda hastalığa sebep olan organizmalardır. Vücuda giren ya da herhangi bir şekilde vücuda temas eden her türlü madde, bağışıklık sistemi tarafından yabancı kabul edilir. Bu yabancıları tespit eden bağışıklık sistemi, sağlıklı hücre ve dokuları yabancılardan ayırt ederek, yabancılarla mücadele etmeye ve onları vücuttan atmaya çalışır. Mükemmel bir işleyişi olan sistem birbirine çok benzeyen organizmaların bile hangisinin iyi hangisinin zararlı olduğunu ayırt edebilecek bir yeteneğe sahiptir. Bağışıklık sisteminin en önemli özelliği, bütün bunları yaparken sağlıklı dokulara zarar vermemesidir. Basit ya da karmaşık, doğadaki tüm canlılarda bulunan bağışıklık sistemi, her canlıyı kendisinden olmayan canlıya karşı korur. Omurgalılarda bağışıklık sistemi çok daha karmaşıktır ve her biri görevinde uzmanlaşmış çok farklı hücre ve moleküller içerir. Tüm sistemlerde olduğu gibi, bağışıklık sisteminde de aksaklıklar olabilir. Bu aksaklıklar her zaman bağışıklık sisteminin yetersizliğinden değil, bazı durumlarda da fazla çalışmasından kaynaklanır. Gereğinden fazla etkin olan bağışıklık sistemi, vücudun kendi hücre ve dokularını da yabancı kabul eder ve onlara da saldırır. Lenf, lenf bezleri, lenf düğümleri, kemik iliği, bademcikler, karaciğer, dalak, timüs ve peyer plakları, hepsi birlikte bağışıklık  sistemini oluştururlar. Bağışıklık sistemine ait hastalıklar tıbbın, immünoloji alt dalının ilgi alanına girer.
Bağışıklık Sistemi Nasıl Çalışır?
Bağışıklık sistemi mükemmel bir işbirliğiyle çalışan çok farklı organ, doku ve hücrelerden oluşur. Vücutta doğal olarak bulunan, doğuştan sahip olduğumuz bağışıklık sistemi, hastalıklara sebep olan mikropları, daha ilk görüşte tanır ve ve dakikalar içinde yok etmek için çalışmaya başlar. Doğal direnç adı verilen bu bağışıklık sisteminin başlıca organları, deri, solunum sistemi ve sindirim sistemidir. Bağışıklık sisteminin diğer çalışma prensibi ise, kazanılan direnç adı verilen sistemdir. Başlangıçta mikrobu tanımayan ama zararlı olduğunu algılayan sistem, mikrobu tanımak için çalıştığı birkaç gün sonunda faaliyete geçer. Doğal direnç ve kazanılmış direnç, çalışma prensipleri farklı olmakla beraber işbirliği içinde çalışırlar. Kişide sık aralıklarla tekrarlayan enfeksiyonlar, bağışıklık sisteminde bozukluk olduğunu düşündürür. Yaraların geç iyileşmesi, büyüme bozuklukları, yeni doğanlarda göbeğin geç düşmesi, sürekli ishal hali, karaciğer ve dalakta büyüme de, bağışıklık sistemi hastalıklarıdır.
Bağışıklık Sistemine Ne İyi Gelir?

Çevremizde bakteri ve virüs olarak adlandırdığımız milyonlarca mikrop yaşamaktadır. Mikropların tanınmasında anahtar rol oynayan antijen isimli maddeler, bu mikropların vücudumuz tarafından zararlı olarak tanınmasını sağlar. Antijenler vücuda girdiğinde, bağışıklık sistemi bunlarla mücadele etmek için antikor üretmeye başlar. Bağışıklık sisteminin uzun yıllar sağlıklı ve doğru çalışması, diğer bütün vücut sistemleri gibi beslenmeyle yakından ilgilidir. Dengeli beslenme, düzenli uyku, spor, temiz hava, sağlıklı bir bağışıklık sistemi için dikkat edilmesi gereken hususlardır.  A , E, C, B vitaminleri, karotenler, demir, çinko ve selenyum, bağışıklık sistemini destekleyen en önemli maddelerdir. Anne sütünde çok değerli antikorlar vardır ve anne sütüyle beslenen bebeklerde bağışıklık sistemi diğer bebeklere göre daha güçlüdür. Sebze ve meyveler içeriklerindeki vitamin, mineral ve antioksidan maddeler yoluyla mikroplara ve tümörlere karşı koruma sağlarlar. Domates, turunçgiller, nar, brokoli, lahana, karnabahar, sarımsak, soğan gibi sebze meyvelerin bağışıklık sistemi üzerinde çok olumlu etkileri olduğu artık bilimsel bir gerçektir.
Bitkisel östrojen içeren lignanlar, keten tohumunda bol miktarda bulunur ve başta meme ve akciğer olmak üzere pek çok kanser türüne karşı koruma sağlarlar. Tüm bu faydalı radikallerin vücutta dolaşabilmesi ve faydalı olabilmesi için suya ihtiyaç vardır. Günde en az 2 litre su içilmesi sindirim, boşaltım sistemleri kadar, bağışıklık sisteminin sağlıklı işleyişi için de çok gereklidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder