Simgesi “P”
olan fosfor, diğer minerallere göre daha az bilinmektedir fakat bu durum,
fosfor mineralinin diğer minerallere göre daha az önemli olduğu anlamına
gelmemektedir. Çünkü fosfor, hücre sağlığı, vücuttaki sıvı dengesinin sağlanması,
RNA ve DNA yapısındaki genetik süreçlerin işlevi ile temel sağlık açısından
önemli görevleri bulunan bir mineraldir.
Fosforun Vücuttaki Görev ve İşlevleri
Fosfor, tüm
hücrelerin yapısında bulunan çekirdek kısmının içindeki RNA ve DNA gibi genetik
materyallerin içermiş olduğu bir mineraldir. Fosfor, RNA ve DNA birimlerinin
kimyasal yapısını oluşturmaktadır. Hatta fosfor, DNA’ları birbirine bağlayan,
onları bir nevi birbirlerine yapıştıran bir mineral olarak bilinmektedir. İlginç
olan ise, fosforun hücre işlevlerinde rol oynamasına rağmen, hücre zarının ve
hücre sıvılarının yapısında fosforun bulunmuyor olmasıdır. Bunun yanı sıra
fosfor, kemiklerin yapısına da katılmaktadır. Öyle ki, ana kemik kristal
yapısının yaklaşık % 80-85 kadarı, fosfor minerali ile depolanmaktadır. Böylece
kemiğin yapısal bütünlüğü sağlanmaktadır ve ayrıca fosfor olmadan kemiklerin
güçlü olması mümkün değildir. Kemik dayanıklılığı için etkili olan fosfor,
dolayısı ile diş sağlığı ve dayanıklılığı açısından da faydalı ve gerekli bir
mineraldir.
Bir de,
fosforun yoğun etkili olmadığı ama önemli bir görevi daha vardır. O da,
kalsiyum mineralinin kontrol edilmesi ve kemik metabolizmasının sağlanmasına
yardımcı olan hormonal süreçlerin yürütülmesi şeklindedir. Fosforun etkili
olduğu bu hormon ise paratiroid hormonudur ve kandaki fosfor miktarı arttıkça
paratiroid hormonu seviyesi de artmaktadır. Paratiroid hormonu, kalsiyum
seviyesinin yükselmesine yardımcı olmakta, gıdalardaki kalsiyumun emilimini
artırmakta, kemiklerin kalsiyumu dokularına çekmesine yardımcı olmakta ve
idrardaki kalsiyum seviyesini ise azaltmaktadır.
Ayrıca
fosfor, ATP (adenozin tri fosfat) nükleotitin yapısında bulunmaktadır. Zaten
ATP nükleotit ismindeki “tri fosfat” kelimesinin anlamı “üçlü fosfat”
şeklindedir. Buradan da anlaşılacağı üzere fosfor, ATP nükleotit yapısında
bulunmaktadır. ATP ise, yenilen gıdaların parçalanması sonucu açığa çıkan ve
enerji taşıyan özel bir moleküldür. Tüm bunlardan hariç olarak fosfor, vücudun
pH dengesinin sağlanmasına da yardımcı olmaktadır.
Fosfor Eksikliği
Kandaki
fosfor seviyesi azaldığında birtakım sağlık sorunları ortaya çıkabilmektedir.
Bu sağlık sorunları, iştah kaybı, kas ağrıları, raşitizm, uyuşma, anksiyete,
diş çürümesi ve bağışıklık sisteminde zayıflama gibi sağlık sorunlarıdır. Fakat
genellikle hemen her besin maddesi fosfor içerdiğinden dolayı, fosfor eksikliği
nadir olarak gözlenen bir durumdur.
Fosfor Seviyesinin Aşırı Yüksek Olması
Fosfor
eksikliğinde olduğu gibi, fosforun kan ve kemik dokularında aşırı miktarda
fazla birikmesi halinde de bazı sağlık sorunları ortaya çıkabilmektedir.
Vücutta aşırı fosfor miktarda fosfor bulunması sonucu, kemiklere ve iç
organlara kalsiyum transferi artmaktadır. Bunun sonucunda da, kalp krizi ve
diğer vasküler hastalıkların riski artmaktadır. Aşırı fosfor alımı sonucu,
böbrek sağlığı da riske girebilmekte, böbrek dokularında kalsiyum birikmesi
sonucu, böbrek taşı oluşabilmektedir.
Günlük Alınması Tavsiye Edilen Fosfor Miktarı
Sağlık
açısından ideal olan güvenli fosfor seviyesi, 2.5-4.5 mg/dL şeklindedir. Öte
yandan, günlük alınması gereken fosfor miktarı cinsiyet ve yaş faktörlerine
bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Buna göre, günlük alınması tavsiye
edilen fosfor miktarları şu şekildedir;
- 0-6 aylık bebek: 100 miligram
- 7-12 aylık bebek: 275 miligram
- 1-3 yaş: 420 miligram
- 4-8 yaş: 500 miligram
- 9-18 yaş: 1250 miligram
- 19-70 yaş kadın ve erkek: min değer →700 miligram; max sınır değer → 4000 miligram
- 70 yaş üstü kadın ve erkek: min değer →700 miligram; max sınır değer → 3000 miligram
- 19 yaş üstü gebe: min değer →700 miligram; max sınır değer → 3500 miligram
- 19 yaş üstü emziren: min değer →700 miligram; max sınır değer → 4000 miligram
Fosfor İçeren Besinler
Yapılan bazı
bilimsel araştırmalara göre, et ürünlerinde bulunan fosforun, vücut tarafından
emilimi, bitkisel besinlerde bulunan fosforun emiliminden daha kolaydır. Çünkü,
bitkisel kaynaklı besinlerden alınan fosforun sadece yarısı vücut tarafından
emilmektedir. Öte yandan, vücudun emilim yapacağı fosfor miktarı, kişiden
kişiye farklılıklar gösterebilmektedir.
Fosfor
içeren bazı besinler ise şu şekildedir;
1.Kabak Çekirdeği
Bal
kabağının iç kısmında bulunan çekirdeklerin çıkarılıp kurutulması ile elde
edilen kabak çekirdeği, sadece fosfor değil, diğer çoğu mineral ve vitamin
bakımından zengin olan bir besin maddesidir. 100 gram kabak çekirdeğinin
içerdiği fosfor miktarı 1233 miligramdır.
2.Peynir
Peynir,
özellikle de orjinalde İtalyan peyniri olan, romano peynirinin içermiş olduğu
fosfor miktarı oldukça yüksektir. 100 gram romano peynirinin içermiş olduğu
fosfor miktarı 760 miligramdır.
3.Somon Balığı
Zengin birer
protein ve omega-3 yağ asidi deposu olan somon balığı aynı zamanda iyi bir
fosfor kaynağıdır. 100 gram somon balığının içermiş olduğu fosfor miktarı 371
miligramdır.
4.Sığır ve Dana Eti
Hem sığır
hem de dana eti, besleyici değerleri yüksek olan kırmızı et türlerindendir.
Zengin bir protein kaynağı olan sığır ve dana etinin, fosfor içerikleri de iyi
derecededir. 100 gram sığır ve dana etinin içermiş olduğu fosfor miktarı 286
miligramdır.
5.Soya Ürünleri
Soya
fasulyesi, soya sütü ve soya sütünden elde edilen tofu peyniri, protein içeriği
yüksek olan besin maddeleridir. Bun ek olarak, soya ürünlerinin fosfor
içerikleri de iyidir. 100 gram tofu peynirinin içermiş olduğu fosfor miktarı
287 miligramdır.
6.Ay Çekirdeği
Besleyici
değeri yüksek olan ay çekirdeği, en çok sevilen ve en çok tüketilen çerezlerden
biridir. Fakat, yağlı bir çerez olduğu için, aşırı tüketilmesi sonucu kilo
alınmasına sebep olacağından, kontrollü şekilde tüketilmesi gerekmektedir.
Sadece, çeyrek (1/4) kase ay çekirdeğinin içermiş olduğu fosfor miktarı ise 369
miligramdır.
7.Kuru Fasulye
Vegan
beslenen kişiler için ideal bir protein kaynağı olan fasulyenin, özellikle de
beyaz kuru fasulyenin fosfor içeriği de iyidir. Buna göre, 1 kase beyaz kuru
fasulyenin içermiş olduğu fosfor miktarı ise 202 miligramdır.
8.Badem
Omega-3 yağ
asidi içeren ve oldukça besleyici bir kabuklu kuruyemiş türü olan badem,
sağlıklı atıştırmalıklardan biridir. Aynı zamanda iyi bir fosfor kaynağı da
olan badem, güçlü bir lezzete de sahiptir. Çeyrek kase bademin içermiş olduğu
fosfor miktarı ise 162 miligramdır.
9.Patates
Nişastalı
bir sebze olan patates, çok çeşitli şekillerde tüketilebilen çok yönlü bir
sebzedir. Üstelik fosfor içeriği de iyi olan patates, haşlanarak ya da
fırınlanarak tüketildiğinde saha sağlıklıdır. 1 adet orta boy patatesin içermiş
olduğu fosfor miktarı ise 121 miligramdır.
10.Brokoli
Sağlık
açısından çok faydalı bir sebze olan brokoli, birçok hastalığa karşı da
koruyucu etkiler göstermektedir. Tam bir vitamin ve mineral deposu olan
brokolinin fosfor içeriği de göz ardı edilebilir değildir. 1 kase brokolinin
içermiş olduğu fosfor miktarı ise 104 miligramdır.
11.Yumurta
Zengin bir
protein kaynağı olan yumurta, diğer vitamin ve mineraller bakımından da zengin
bir besin maddesidir. 1 adet büyük yumurtanın içermiş olduğu fosfor miktarı ise
98 miligramdır.
12.Hindi Göğüs Eti
Tavuk etine
nazaran daha az tercih edilen ama aslında besleyici değeri de yüksek olan hindi
etinin fosfor içeriği de azımsanacak derecede değildir. Buna göre, 100 gram
hindi göğüs etinin içermiş olduğu fosfor miktarı 217 miligramdır.
13.Fosfor İçeren Diğer Besinler
Fosfor
içeren diğer besinler ve içerdikleri fosfor miktarları ise şu şekildedir;
- Ton balığı → 100 gram → 219 miligram
- Esmer pirinç → 1 kase → 150 miligram
- Mercimek → 100 gram → 180 miligram
- Az yağlı yoğurt → 100 gram → 157 miligram
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder